0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Mehmet Akif Ersoy

”Tarihi tekerrür diye tarif ediyorlar

Hiç ibret alınsaydı, tekerrür mü ederdi?” Demişti…

Türkiye’de, siyaset tarihinde yapılan yanlışlıklar günümüzde de tekrar yaşanıyor.

1950 de, yapılan Genel Seçimlerde arada büyük bir oy farkı olmamasına karşın CHP’nin yanlış seçim sistemi sayesinde DP iktidara geldi.

Ordu’nun karşı çıkmasına rağmen İnönü; ”Seçim yenilgim benim demokrasi zaferimdir!” Diyerek iktidarı DP’ye teslim etti.

DP ikinci iktidar döneminden sonra, iktidarı bırakmamak için Anayasayı hiçe saydı, muhalefete baskı uygulamaya başladı.

DP’ye iktidarı gönüllü veren İsmet İnönü’yü TBMM ye girmesini yasakladı.27 Mayıs İhtilali oldu.

1971 de ”Bulun 229’u” diyen Demirel 12 Mart Muhtırası ile iktidardan indirildi.

14 Ekim 1979 ara seçimlerinde, DİSK‘ in uyarılarına rağmen bazı sorumsuz sol fraksiyonların boykotu nedeniyle Milliyetçi Cephe 5-0 kazanınca Ecevit Hükümeti istifa etti.

Sol Fraksiyonların yardımıyla kurulan Milliyetçi Cephe 12 Eylül Faşist Darbesiyle yıkıldı.

1994 Yerel Seçimlerinde Sosyal Demokrat Partiler bölünerek SHP (%20)- DSP (%12-CHP (%1,4) toplamda %34, almalarına rağmen Refah adayı Tayyip Erdoğan %23 ile kazandı.

Aynı yanlış bölünme Ankara’da yaşanınca İ Melih Gökçek kazandı…

31 Mart seçimleri bir yerel yönetim seçimleri olmasına rağmen Erdoğan ve Bahçeli’nin BEKA ‘sorununa dönüştürüldü.

Erdoğan, Cumhurbaşkanı olarak tarafsız olması gerekirken, Tarafsızlık yemini etmesine rağmen Millet İttifakına ZİLLET İTTİFAKI diyerek anayasayı çiğnemektedir.

Medya’nın %95′ i AKP’nin yayın organı konumunda kalemlerini satarak, basın ahlakını yok ettiler.

Ülkemiz bir korku karanlığına sokulmaktadır.

Ecevit’in partisi DSP, koltuk sevdalısı ne kadar dönek varsa Millet İttifakı‘na karşı Erdoğan ve Bahçeli’ye destek verme yarışında olmaları mutlaka Merhum Ecevit’in kemiklerini sızlatmaktadırlar.

DSP, seçim araçları ile AKP’nin ”Gönül İşi” başlıklı broşürlerini taşıyan videosu ile amaçlarını ortaya koymuşlardır.

AKP, Kürt Açılımı diye oy kaygısıyla Oslo Görüşmelerinde PKK’ya verdiği ödünler, Diyarbakır’da Barzani ile elele APO’nun mektubunu okutmasına, Doğuda ve Güneydoğuda PKK’nın kimlik kontrolü yapmasına, tüneller, dehlizler kazmasına dokunmayan, PYD Başkanı, Salih Müslüm’ü kırmızı hali ile karşılayarak, Kürdistan Bayrağını Ankara’da dalgalandırmalarına rağmen CHP’yi, PKK yandaşı iftirasını atmaktadırlar.

İşçi Partisi adını değiştirerek Vatan Partisi olarak sol çizgiden vaz geçip, MHP çizgisine kayan ve CHP’ yi AKP ve Bahçeli gibi PKK yandaşı diye suçlayan yönetime rağmen tabanının çoğunluğu bu görüşe katılmamaktadırlar.

Ulusal Kanal ve Aydınlık gazetesinde de bu ayrışma görülmektedir.

Önemli kalemlerinden Sabahattin Önkibar, Rıza Zelyurt ve daha başka yazar ve yöneticileri AKP’yi eleştirirken, CHP adaylarına yapılan haksızlıklara karşı yazılar yazmaktalar. Yönetime yakın Utku Reyhan bu yazarları PKK/HDP yandaşı olarak suçlamaktadırlar.

Bir Partili; ”Vatan Partisinin bu AKP yanlısı olmasının nedeni olarak IŞİD’e gönderilen silah ve mühimmat yüklü TIR’ların haberini ilk önce 21 Ocak 2014’te Aydınlık Gazetesinin vermesidir”. Demişti. Ergenekon kumpasının Erdoğan’ın onayı ve desteği olmadan FETÖ’nün gücü yetmeyeceğini en iyi Doğu Perinçek bilir…

TIR haberini 24 Mayıs 1914 da Cumhuriyet Gazetesinde Can Dündar tarafından yazılınca Dündar ve ve Erdem Gül tutuklandı.

Erdoğan; ”Bu TIR’lar Türkmenlere gidiyordu.” Derken daha sonra AKP Genel Başkan Yardımcısı olan Tuğrul Türkeş; ”Vallahi ‘de, billahi de TIR’ lar Türkmenlere gitmedi!” Demesi örtbas edildi.

Vatan Partisi yönetimine rağmen taban 31 Mart seçimlerinde oylarını Millet İttifakına verecek. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Perinçek için imza verilmesini isteyen Kılıçdaroğlu’nu dinleyen CHP’liler imza vererek yüz bin imzayı geçmesine rağmen seçimlerde imza sayısından daha az oy almıştı.

Yerel seçimlerde sonuçlar alındığında da göreceğiz.

2023 yılında Laik cumhuriyet Türkiye’sinin yerine Dinci bir kabile devleti getirmek istediklerini en iyi Vatan Partililer bilmektedir.

Bu nedenle tarihin yanlışlarından ders çıkararak yanlışları tekrarlamadan;

Yurtta ve Dünyada Barış, Çağdaş, Laik, Demokrat bir Hukuk Devleti Türkiye için;

Bir olalım, diri olalım….

Yıldız AKALIN