SURİYELİLER

ABONE OL
11:53 - 23/10/2020 11:53
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

SURİYELİLER

Peşinen bir noktayı açıklığa kavuşturmam gerekiyor: İnsanların ülkelerinde şu veya bu nedenle zorda kaldıklarında, yani can ve malları tehlikeye düştüğünde, kurtulmak için güvenli yerlere kaçmaları meşru bir haktır ve bu hak uluslararası hukukla korunmuştur. Dolayısıyla ülkelerinde üç yılı aşkın zamandan beri süren trajik iç çatışma nedeniyle komşu ülkelere, bu arada Türkiye’ye de kaçan Suriyelileri canlarını kurtarmak için zorunlu göç ettikleri için yargılamak doğru değildir. İnsanlar, en temel insan hakkı olan yaşam hakkı için pek tabii ki göç edeceklerdir. Nitekim Türkiye bu mazlum insanlara sınırlarını açtı, onları bağrına bastı. Suriye sınırındaki bölgelerimizde sığınmacı kampları kuruldu. Maliyeti yüksek olmasına karşın Türkiye bu külfeti neredeyse tek başına üstlendi. Buraya kadar tamam, bir itirazımız olamaz.  
 
Fakat işin bir de farklı yönü var. Türkiye’yi yolgeçen hanına çeviren ve terör örgütlerine mensup oldukları ileri sürülen bir takım uzun kara sakallı ve şalvarlı, karanlık tipleri hepimiz medyada görüyoruz. Bunlar bu ara İstanbul’da Fatih’te stand açıp yardım topluyorlarmış! Kısa süre önce Niğde’de bir şoför ve iki güvenlik görevlisini şehit eden şeytani bakışlı IŞİD militanını hatırlayalım. Veya geçen yılki büyük Reyhanlı faciasını düşünelim. Ciddi bir güvenlik sorunu ile karşı karşıya kaldığımız kesin.
 
Terörist veya değil, kamplarda barındırılanların neredeyse üç misli Suriye vatandaşı Türkiye’nin dört bir tarafına dağıldı. Gelen Suriyelilerin çoğunluğu çok yoksul insanlar. Kentlerimizin kalabalık yerlerinde iç parçalayıcı manzaralarla karşılaşılıyor. Çoluk çocuk perişan haldeler. Benim oturduğum Ankara’nın Çankaya ilçesi Yıldız semtinde sokakta yürünmüyor. Kavşaklarda küçücük çocukları dilendiriyorlar. Boğaz tokluğuna kaçak olarak çalıştırılan Suriyeli işçiler, kuma olarak ailelerince satılan genç kızlar. Bunlar günümüz Türkiye’sinin gerçeği artık.  


Hacettepe Üniversitesi Göç ve Siyaset Araştırmaları Merkezi’nin Doç. Dr. Murat Erdoğan başkanlığında yaptığı çok yeni bir araştırmaya göre gelenlerin en az % 50’si Türkiye’de kalma eğiliminde. Sadece İstanbul’da 300 bin Suriyeli yaşıyor. Çoğunluğu çocuk ve genç. Çok yakında hiçbir eğitim görmeyen bu çocukların her türlü suça karışmaya hazır olacağını tahmin etmek zor değil. Çok yakında polisimizin “Suriyeli çeteleriyle” başa çıkmaya çalıştığını okuruz gazetelerde. Yakında Türkiye’de “Suriyelilerin topluma entegrasyonunu” tartışmaya başlarsak şaşırmayalım. Bir de yavaş yavaş Türk kamuoyunda yükselmeye başlayan yabancı düşmanlığını hesaba katarsak, başımızın ne denli dertte olduğu anlaşılacaktır. 


Her ülke böyle durumlarda topraklarına kabul ettiği sığınmacıları belli bir yerde tutar, ülkenin her tarafına elini kolunu sallaya sallaya gitmelerine izin vermez. Türkiye tam bir izansızlık örneği sergileyerek sayısı resmi açıklamalara göre bir milyon elli bini bulan Suriyeli sığınmacılar üzerindeki kontrolünü kaybetmiş görünüyor. Böylesine önemli bir güvenlik sorununun altından nasıl kalkılacağını çok merak ediyor ve buna ek olarak şimdilerde Irak’taki durumun da başımıza yeni işler açacağını düşünüyorum. Fakat bir dakika, Irak’ta zulme uğrayanlar Türkmenler. Malumunuz, Türkiye soydaşlarına Suriyeli İslamcılara verdiği kadar önem vermiyor! Türkmenlerin Türkiye’ye göç edebileceklerini sanmıyorum. Gelseler bir sorun yaratmaz soydaşlarımız. Başımızın üstünde yerleri var. Ama maalesef onlar bel bağladıkları anavatandan bekledikleri ilgiyi görmüyorlar pek. 


Ülkemiz coğrafi konumu itibariyle çok sorunlu bir bölgede. Dolayısıyla her zaman göçmen akımlarına hedef olabiliriz. Bundan şikâyetçi olmaya hakkımız yok. Fakat ilgili kurumlar arasındaki yönetişim eksikliği, zamanında verilmeyen veya yanlış değerlendirmelere dayanan siyasal kararlar karşılaşılan sıkıntıların artmasına neden olmakta. İşte Türkiye’de Suriyeli sığınmacılarla ilgili durum bu ve yakın gelecekte bir çözüm de görünmüyor.

 Dr. Can Ünver

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.