0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

SORGULA VE BOYUN EĞME

Orta çağın bitimi aynı zamanda Roma İmparatorluğunun da kesin olarak tarihe gömülmesi demek. Oluşan otorite boşluğuna tamamıyla kilise hâkim olmak ister. 18. YY. Sanayi Devrimi ile birlikte kilise, bu katı otoriter dayatma savaşını kaybeder ve evine dönmek zorunda kalır ama uslu uslu da oturmaz yerinde… Civitler, bir Hristiyan tarikatı olarak orta çağın kapandığı dönemde ortaya çıkar. Tarikat yapılanması ve hedefi, temel eğitimden başlayıp toplumun tüm kademelerine sızarak, büyük bir sabırla menzile erişmek. Civitler Bir insanın beyninin çocuk yaşta yıkana bilineceğinin önemini ve övünmesini şöyle açıklıyorlar: ’Çocuğu yedi yaşında verin, size bir adam vereyim (Adam’ dan kasıt, istedikleri şekilde eğitilmiş tarikat muriti).’’  

Türk Toplumu da her dönemde dini tarikatlardan çok çekti, hala da çekiyor. Dinlerde ortaya çıkan tarikatların yapılanmaları, her toplumun kendi sosyolojik yapısına göre belirginleşse de aynı temel anlayışa dayanıyor. Daha çocukken itaatkâr, sormanın men edildiği bir eğitimle başlayan insan, ömrü boyunca komut edile bilinir ve güdümlene bilinir olmakta. Böyle bir profil itaatkarına rahatlıkla; ,,…öl de, ölelim!’’ diyebiliyor. Türkiye’ de yıllardan beri böyle bir nesil yaratma eğitimi veriliyor. Son yıllarda dini eğitimin kreşlere kadar inmesi boşuna değil, ilerisi için en verimli yatırım.  Atatürk bu yüzden demiştir ki, Eğitim bir ulusu ya tutsak ve köle eder ya da uygar ve özgür bir ulus yapar.

Bir İtalya’da bilim insanı Umberto Eco, İtalyan Başbakanı Berlusconı’nin yeni nesli zehirlediğini, doğru birey yetiştirmenin uzun yıllar alacağını söylüyordu…

Avrupa’ da Amerika’ da ırkçılık yükseliyor…Hangi dönem yükselmedi ki? Almanya’da aşırı ırkçı partilerden biri kapanır, diğeri kurulur. Şimdiki aşırı ırkçı örgütler, Pegida ve parti olarak AfD. Pegida uzun zamandır gelenekselleşen Pazartesi-Demo’larını gerçekleştiriyor. Bu örgütlerin ilk hedefi yabancılar. Pegida’nın gösterilerine karşı yabancıların çoğunluğunu oluşturan Türk Toplumu`nun demokratik hakkını kullanıp karşı durması gerekmez mi?  Ama ortada yok Türk Toplumu. Ne yazık ki, ırkçılığa karşı mücadele yine demokrat Alman Toplumu’ndan geliyor. 

Türkiye’ de 16 Nisan referandum yolunda, HAYIR’’ çağrısı yapanlara günlerdir baskı yapılıyor, gözaltına alınıyor, vatan haini ilan ediliyor. Dünyanın en çok gazeteci tutuklayıp hapse atan ülkesiyiz. Baskılar faşizm değil de nedir? Türkiye’de demokrasiden bahsedilmez oldu. Bırakalım, Türk’ün Türk’ ten başka dostu yoktur, dünya bizi kıskanıyor gibi ucuz saçma lafları… Dünyada hiçbir ülke diğer ülkeyi istemez. Bir alman, bir Fransız’ı veya bir İngiliz’i, bir Türk’ten ne fazla ne az sever. Bu bütün ülkeler için böyledir. Laik eğitimle demokratik bir ülke yoluna girsin iktidar, o zaman görelim kim kimi istemiyor. 

Ama maalesef Avrupa’nın çifte standart politikası, Türkiye’nin dikta rejim dayatması halkları oyuna getiriyor. Türk halkı bu oyunu bozmalı ve dikta rejime boyun eğmemeli…
 

Zekeriye Uçar