SONUÇ

ABONE OL
18:23 - 01/10/2020 18:23
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

SONUÇ

Eşit olmayan ve sonucu önceden bilinen cumhurbaşkanlığı seçimini Başbakan Tayyip Erdoğan, seçime katılanların %52’sinin oyuyla kazandı. Tüm seçmenler göz önüne alındığında ise, bu oran %37 olmaktadır.
 
Bu seçim, Tayyip Erdoğan için şimdilik başarı sayılsa da, gelecekte işinin çok zor olduğu bellidir. 12 yıldır başbakan olarak ülkeyi yöneten, hakkında açılmış birçok dava bulunan, her türlü yolsuzluğa ve talana bulaşan, toplumu kin ve nefretle yöneten, PKK terör örgütü militanlarıyla ve İslamcı teröristlerle kolkola giren, ülkemizi bölmeye çalışan, Fethullah Gülen ile anlaşarak suçsuz olan yurtsever aydınlara ve komutanlara yıllarca Silivri’de zulüm yapan, Taksim Gezi Parkı olaylarında ve sonrasında gençlerin ölümlerine olanak sağlayan, Atatürk ilke ve devrimlerine savaş açan birinin cumhurbaşkanı olması demokrasiyle açıklanamaz.
 
Çankaya’nın noteri, “Kayıp Trilyon” davasının sanıkları arasında yer alan Abdullah Gül, benim cumhurbaşkanım değildi ve hiç olmadı. Aynı şekilde Tayyip Erdoğan da benim cumhurbaşkanım değildir ve olamayacaktır. Emperyalist devletlerin büyük işgal projelerinin eş başkanı olan biri, asla benim cumhurbaşkanım olamaz. Mustafa Kemal Atatürk, İsmet İnönü, Cemal Gürsel, Fahri Korutürk, Ahmet Necdet Sezer gibi onurlu cumhurbaşkanlarından sonra, Çankaya Köşkü’ne çıkartılan Tayyip Erdoğan, o makamı dolduramayacaktır ve hakkında birçok iddia varken, orada oturamayacaktır. Sandıktan hangi sonucun çıktığının önemi yoktur, Tayyip Erdoğan’ın asıl oturacağı yer, eninde sonunda Yüce Divan olacaktır.
 
Tayyip Erdoğan’ın bu oy oranıyla cumhurbaşkanı olabilmesinin yolunu açan sahte muhalefet partileri CHP ve MHP yönetimleridir. Çatı adayını açıkladıkları gün, seçimin sonucu belli olmuştu. CHP yönetiminin, partiyi Atatürk ilkelerinden saptırarak oyunu artırma stratejisi, bir kez daha iflas etmiştir. MHP yönetiminin milliyetçiliğinin, yeni mandacılık olduğu kanıtlanmıştır. Bu partiler ağır bir yenilgiye uğramışlardır ve tüm yöneticileri istifa ettiği zaman, ülkemizin önünün açılacağı görülecektir.
 
Türkiye genelinde seçime katılım oranı düşük olmuştur. Bu düşük oran, CHP tabanının gösterilen adaya tepkisi ve MHP tabanının ilgisizliği yüzünden kaynaklanmıştır. Yaklaşık 14 milyon oyun kullanılmadığı ve geçersiz olduğu cumhurbaşkanlığı seçiminde, bu yüzden Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı olmasına yol açtığını söyleyen “aydın insan taklitleri”, kendilerini kandırmaktadırlar. Nedense bu kitle, öfkelerini bir AKP’liyi aday göstererek toplumu ve CHP tabanını sıkıntıya sokan CHP yönetimine ve 20 tane onurlu milletvekili çıkaramayan TBMM grubuna gösterememektedirler.
 
Bu sonuçlarla ortaya güçlü başbakandan, zayıf cumhurbaşkanı olgusu çıkmıştır. Eğer muhalefet partilerinde gerekli ve olumlu değişiklikler yapılabilirse, ortaya yeni seçenekler çıkabilecek ve AKP iktidarından kurtulma şansı doğabilecektir.
 
Vatandaşlık görevi sadece seçimlerde oy kullanmak değildir. Esas görev, “Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.” Bu görevin nasıl yapılacağı büyük önderimiz Atatürk tarafından Gençliğe Hitabe ve Bursa Nutku’nda açıklanmıştır. Bu görev emperyalizmi tanımadan yapılamaz, biat ederek de yapılamaz. Seçimde oy kullanmayana, geçersiz oy verenlere, tatilden dönmeyenlere, makarna ve kömür alanlara söverek de yapılmaz. Atatürk’ü ve ilkelerini özümseyenler için onurlu bir görevdir vatandaşlık görevi.
 
Sonuç ne olursa olsun, Namık Kemal’den, Tevfik Fikret’ten gelen aydınlanma birikimimiz, devrimci geleneğimiz Mustafa Kemal’in kurduğu doksan yılı aşan laik ve demokratik cumhuriyetimiz tasfiye edilemeyecektir. Aydınlanma için, çağdaşlaşma için bilinçli ve örgütlü insanlarımızın mücadelesi sürecektir; umutsuzluğa yer yoktur..

Suay Karaman

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.