SEÇİMİN GALİBİ KİM?

ABONE OL
18:57 - 01/10/2020 18:57
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

12 Haziran seçimlerinin sonuçları belli oldu. Sonuçlar benim için sürpriz olmadı. Kimi siyasetçiler sevinirken kimileri de hayal kırıklığına uğradı. Hayal kırıklığından doğan üzüntü seçmenlerin önemli bir bölümünde de egemen. Parti liderlerinin seçim gecesi yaptıkları açıklamalara bakıldığında seçimin kaybedeni yok. Herkes kendine göre bir başarı öyküsü yazmakta. Oysa her mücadelede olduğu gibi bu seçimin de galibi olduğu gibi mağlubu da var. Peki, galipler ve mağluplar kimler?

Her yarışmada bir birinci ve bir de diğerleri olur. Seçim yarışının birincisi AKP. Yani, seçimin tartışmasız galibi. Tüm yengiler, bir yenilginin başlangıcı olduğu düşünülürse AKP, bundan sonra gerileme sürecine girecektir. Her partinin amacı, seçimleri kazanarak iktidara gelmektir. Bunu başaramıyorsanız kaybetmiş sayılırsınız.

1973’ten beri seçimleri bilinçli olarak izlerim; bugüne kadar kaybettiğini kabul eden siyasetçiye çok az rastladım. Onların da bir bölümü siyaseti bıraktıklarını kamuoyuna açıklayıp istifa ettikten kısa süre sonra geri döndü. Her kaybeden parti lideri istatistikî rakamları evirip çevirerek kendini başarılı kılıyor sonunda. Bir de başarısızlığı kendi dışındaki etkenlere yükleyerek kenara çekiliyorlar. Böylece de sorumluluktan sıyrılıveriyor siyasetin şark kurnazları. Her işimiz böyle değil mi? Futbol takımımız maçı kaybeder, suçlu hakemdir. İşimizde başarısız oluruz, sorumlusu patron ya da müdürdür. Trafik kurallarını ihlal ederiz, sorumlusu ya kadın sürücüler ya da bizce yanlış olan kurallardır.

Seçimin galibi AKP’dir, dedim. Çünkü oylarını bir önceki seçime göre daha çok artırarak iktidara gelmek istiyordu, bunu başardı. Başka başarılı parti var mı bu seçimlerde? Bence yok. Kimi yorumcular BDP’li bağımsızların seçilmesini başarı olarak görse de bence değil. Neden mi? Çünkü geçen seçime göre Türkiye genelindeki oy oranlarında düşüş var. Bu seçimde bazı sol gruplarla ittifak yapmış olup milletvekili sayısını artırsa da tamamen bir etnik grubun dar siyaseti içine hapsolmuştur.

MHP, tüm komplolara karşı barajı aşmıştır. TBMM’deki siyasal çeşitlilik bakımından olumludur.

Seçmenleri üzerinde en büyük hayal kırıklığını CHP yaratmıştır. CHP’nin yeni yöneticileri bir kısım medyanın desteğiyle seçmeninde yüksek beklentiler yarattı. Seçim sonuçları ise bunun tersi oldu. (CHP’nin seçimdeki başarısızlığının nedenlerini başka bir yazıda ayrıntılı olarak ele alacağım.)

Seçimlerde milliyetçilik söylemi halk nezdinde kabul gördü. Seçim kampanyası sırasında RTE, Güneydoğu’da oy yitireceğini bile bile “açılım” politikasının tersi bir söylemi geliştirdi. Bu da özellikle kıyı illerimizde oy artışına neden oldu. AKP; MHP milliyetçi; BDP ise ırkçı, ayrımcı söylemleri dillendiren partilerdi. CHP ise birtakım sözde aydınların telkinleriyle amblemindeki milliyetçilik okunu bile inkâra yeltendi. Oysa Atatürk milliyetçiliği ulusu bir arada tutan en önemli etken. Kuruluş felsefemizin yapı taşı. Genel merkez yöneticilerinin birbiriyle çelişkili ve partinin tarihsel misyonuyla uyumsuz açıklamaları seçmende güven kaybına neden oldu. Medyanın şişirmesiyle parti vitrinine yerleştirilen isimlerin bir balon olduğu da böylece anlaşıldı. Asıl çizgisini terk ederek AKP’yi taklit etmesi oy kayıplarının nedeni sayılabilir. Çünkü insanlar bir şeyin aslı dururken suretine neden oy versin ki?

TBMM’nin önünde çok önemli işler bulunmakta. Bunların en yaşamsalı da anayasa değişikliği. Bu değişikliklerle Cumhuriyet’imizin kurucu anlayışından vazgeçmek söz konusu. Bu konuda AKP ve BDP hemfikir. Ancak ikisinin milletvekili sayısı bunun için yeterli değil. CHP’ye yön vermek isteyen kimi yazarlar vakit geçirmeden bu konuda yönlendirme işine başlayacaklar. Süslü laflar ve demokrasicilik oyunlarıyla CHP’nin bu değişikliklere destek vermesini sağlamaya çalışacaklar. Parti yönetimi tabanının tepkisinden çekinip geri dursa da yeni seçilen bazı CHP’lilerin, iktidar partisine bu desteği vereceğini düşünüyoruz. Atatürk’le kavga etmeyi ilericilik sanan bir kısım aydın görünümlü “evet”çilerin anayasanın değiştirilemez maddeleriyle de kavgalarının olduğu bilinmekte. Bu nedenledir ki CHP yönetimi şimdiden bu konuda gerekli önlemleri almalı.

Seçimlerin galipleri ve mağlupları tartışıladursun. Bu seçimin asıl mağlubu Türkiye’dir. Çünkü önümüzdeki dönemde çok ağır sorunlarla boğuşacağız. Bunları, bu siyasal yapıyla aşmamız olanaksız. Bu nedenle önümüzdeki günlerde hızlı siyasal değişikler yaşayabiliriz.

Adil Hacıömeroğlu

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.