SEÇİM HİLELERİ

ABONE OL
18:14 - 01/10/2020 18:14
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

SEÇİM HİLELERİ

 
Demokrasiyi özümseyemeyen toplumlarda yapılan seçimleri, tam anlamıyla demokratik saymak olanaksızdır. Çünkü demokrasi bilinci gelişmediği için seçimlere her türlü yolsuzluk ve hile karıştırılmaktadır. Türk demokrasi tarihine bakınca bunun örneklerini görmek mümkündür. Demokrat Parti iktidarı, genel seçimi yedi ay önceye almış ve 27 Ekim 1957 tarihinde seçim yapılmıştı. 1954 seçimlerine göre %9 oy kaybederek, %47 oy almıştı. 1957 seçiminde yapılan yolsuzluk ve hileler Demokrat Parti’nin sonunu hazırlayan olgulardandı.
 
Yasal olarak seçim saat 17.00’de bitecekti ancak saat 14.30’da henüz oy verme işlemi devam ederken, devletin radyosundan DP’nin kazandığı iller açıklanmaya başlanmıştı. CHP Genel Başkanı İsmet İnönü, Devlet Bakanı Fatin Rüştü Zorlu’yu arayarak; “bu suçun işlenmesine engel olmanızı rica ediyorum” demiş. Bakan Zorlu, Başbakan Adnan Menderes’e durumu iletmiş ve radyo yayınının durdurulmasını istemiştir. Ancak Menderes kararlıydı ve şunları söyledi;  “radyo sonuçları açıklamaya devam etsin.”
 
Bunun üzerine CHP Yüksek Seçim Kurulu’na başvurmuş ve radyo yayını durdurulmuştur. Ancak DP istediğini almıştı, bazı CHP’liler nasıl olsa DP kazandı diye sandığa gitmemişti. Bu arada radyoevinden yabancı gazetecilere, İsmet İnönü’nün yazılı açıklaması olarak, “seçimi kaybettik; en fazla 120 milletvekili çıkarabiliriz” diye bir kağıt verilmiştir. Birçok yabancı gazeteci haberi doğrulatmak için İnönü’nün yanına gidince gerçek ortaya çıkmıştır: DP iktidarı, yalan söylemenin yanında, yalan belge de düzenlemekteydi…
 
27 Ekim gecesi Gaziantep seçimlerini CHP’nin 700 oy farkla kazandığı ilan edilmiştir. Ancak ertesi gün köylerden sayılmamış ve unutulmuş olduğu söylenen oylar getirilmiş, bu kez 1000 oyla seçimi DP’nin kazandığı açıklanmıştır. CHP’liler il seçim kuruluna itiraz etmiş ve itirazları kabul edilmiştir. Oylar, tutanaklar, gerekli belgeler adliye binasına götürülmüş ve pazartesi günü yeniden inceleme yapılacağı söylenmiştir. O gece adliye binası yanmış, bütün oylar yok olmuş ve DP’nin galibiyeti kesinlik kazanmıştır.
 
Kentte gergin bir hava oluşmuştur. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı töreninde Gaziantepliler belediyeye yürüyüp seçimleri protesto etmiştir. Vali, halkın üzerine itfaiye araçlarıyla su sıktırınca olaylar çıkmış, polisin halkı dağıtmak için ateş açmasıyla birlikte, DP binasından da halka ateş açılmıştır. Olaylarda bir komiser yardımcısı ve bir çocuk yaşamını yitirmiş, çok sayıda kişi yaralanmıştır. Askeri birliklerin kente girmesiyle olaylar yatışmıştır. İldeki CHP’liler halkı isyana teşvik iddiasıyla Yozgat Cezaevi’nde beş buçuk ay hapis yatmıştır.
 
Mersin’de yapılan seçim hileleri de olaylara neden olmuştur. DP’nin seçim hilelerinin ortaya çıkması üzerine, halk sokağa dökülmüş, olayları silahlı kuvvetler bastırmıştır. CHP’li Mahmut Boytunç, DP’liler tarafından öldürülmüştür. Katilin DP Mersin Milletvekili  Hüseyin Fırat olduğu yolunda söylentiler çıkmış, cinayetle ilgili haberlere yayın yasağı getirilmiştir.
 
Ankara, Çanakkale, Giresun, İstanbul, Kayseri,  Kütahya, Samsun, Sivas, Tokat gibi birçok kentte yapılan seçim hileleri, halkı sokağa dökmüştür. İşte bu yüzden 1 Kasım 1957 tarihinde TBMM’nin açılışında Ankara’da olağanüstü güvenlik önlemleri alınmıştır.
 
Türkiye’nin 27 Mayıs 1960 İhtilaline, böyle seçim hileleriyle sürüklendiğini birçok insan bilmesine karşılık, bu konulara hiç kimse değinmemektedir. Demokrasinin olmadığı bir dönemdeki başbakana “demokrasi yıldızı” demek, havadaki oksijenin varlığını yok saymak anlamındadır.  Havadaki oksijeni yok sayanlar, ülkemize çağdaş bir anayasa getirerek, aydınlık saçan 27 Mayıs 1960 Devrimi’ne saldırmaktadırlar.
 
Toplumda henüz heyecan ve umut yaratmayan 7 Haziran 2015 tarihinde yapılacak seçim sürecinde, cumhurbaşkanının parti lideri gibi propaganda yapması, yargı organlarının tarafsızlığıyla, bağımsızlığıyla ilgili kuşkular, İç Güvenlik Paketi ile vali, kaymakam ve emniyet amirlerine verilen yetkilerin yeterince sorgulanmadığı açıktır. Bütün bunların yanında seçim güvenliğinin, seçmen kütüklerinden başlayan ve seçimin yürütülmesini, bilgisayar ortamındaki yazılımını içine alan çok geniş ve kapsamlı bir anlamı vardır. Ancak özellikle 2007 genel seçimleriyle birlikte seçim güvenliği de yok edilmiştir. Seçim Kontrol Sistem Yazılımı adı verilen SEÇSİS ile yapılan seçimler, toplum üzerinde büyük kuşkulara neden olmaktadır.
 
Bugün anketlerde %38 dolaylarında görülen AKP’nin oyu, haftaya %45 dolaylarında çıkarsa hiç şaşırmamak gerekir. İktidarı yalan üzerine kurarsanız, yolsuzlukların üzerine oturursanız, hukuktan saparsanız ve seçim hileleri yaparsanız sonunuz gelmiş demektir. Dün böyleydi, bugün de böyle olacağı kesindir. Gerekli dersleri çıkaramadığınız için, tarih hep tekrarlanmaktadır…

Suay Karaman

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.