SEÇİM 2015

ABONE OL
18:13 - 01/10/2020 18:13
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best
SEÇİM 2015

Türkiye’de bir senede iki kez milletvekili genel seçimleri yapılıyor. 4 sene müddetle Türkiye’yi yönetecek bir hükümet aranıyor. 12 sene Türkiye’yi yöneten Ak Parti iktidarına halka rağmen son verilmek isteniyor. AK Parti’nin tek başına hükümet olması istenmiyor. 

Bu istek Türkiye seçmeninin isteği gibi görünüyor veya öyle gösterilmeye çalışılıyor. Seçmen manipüle edilmemişse bu isteğe saygılı olmak demokrasi açısından önemlidir. Halkın, kendisinin nasıl yönetilmesi gerektiğine karar vermesi demokratik hakkıdır.
7 Hazirandan beri olup bitenlere bakılırsa, Ak Parti’nin  tek başına iktidar olmasını asıl istemeyenler halk değil, dış güçler ve onların içerdeki işbirlikçileri gibi görünüyor. HDP’nin Kürt seçmenin dışında hem sağdan, hem soldan oy almasına bakılırsa, seçimler o kadar da demokratik bir ortamda yapılmıyor gibi. Halkın ne istediğinden çok ideologlar ne istiyor, çıkar çevreleri ne istiyor ona bakılıyor. Partilerin, güçlü olan başka bir partiye karşı gizli veya açık olarak blok oluşturmaları demokrasilerde olmaması gereken oluşumlar.

Türkiye’nin bir diktatör tarafından yönetildiği ve yolsuzluk yapıldığı algısını yaymak için yazılı ve sözlü basın, sosyal medya çok iyi kullanılıyor. Yürüyüşler yapılıyor, provokasyonlar düzenleniyor, canlı bombalar sahaya sürülüyor. Olayların Müslümanlar tarafından düzenleniyor olduğu konusunda halkı inandırmak için, sürekli IŞİD üzerinden olaylar değerlendiriliyor. IŞİD’in nasıl bir kuruluş olduğu, kimler tarafından kurulduğu ve yönlendirildiği ise yorumcular ve medya tarafından fazla gündeme getirilmiyor, özellikle böyle yapılıyor gibi bir düşünce akla gelmiyor da değil.

Amaç kargaşa yaratmak, halkı kamplara ayırmak ve sonunda Suriye, Irak ve Afganistan’da olduğu gibi iç savaş çıkarmak olsa gerek.
Türkiye stratejik açıdan çok önemli bir coğrafyada bulunuyor. Kaynakları bakir. Bu yüzden de düşmanı oldukça fazla.
Türkiye’yi korumak Türkiye’yi vatan bilen herkesin görevi olmalıdır. Önümüze sandığı koymuşlar. Gelin vatandaşlık hakkını kullanınız diyorlar. Bu sese kulak vermek lazımdır. Eğer bu sese kulak vermez de duyarsız kalırsak, istenen olacaktır.

O zaman, kucağında çocuğuyla ülke ülke dolaşarak vatan aramaya kalkan babalar gibi, gazetecilerin ayağına takılabiliriz. Bir gün vatan arama derdine düşmek istenilmiyorsa bu seçimde oyların mutlaka kullanılması gerekiyor. Hem de kullanılması gereken yere kullanılması gerekiyor. Gerçek vatanseverlerle, vatanımızı bölmeye çalışanları ayırmamız gerekiyor. Türk halkının değerlerine saygılı olanlarla, Türk halkının değerlerinden utananları, onları küçümseyenleri ve o değerlerle alay edenleri ayırmamız gerekiyor.  Din istismarcılarıyla, İslâm dinini yaşam biçimi olarak seçenleri ayırmamız gerekiyor.

Bir tane Türkiye var, iki tane Türkiye yok. 

Ülkesindeki iç savaş yüzünden, 13 yaşında ülke aramaya çıkan Suriyeli Mülteci Kenan’ın feryadını unutmayalım: “Ülkemizdeki savaşı durdurun da, biz ülkemize geri dönelim, Avrupa’nız sizin olsun.”

Rüştü Kam

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.