0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Çok uzun ve haklı bir uğraşın sonucudur yeni düzenleme.
Eskiden, ancak; gümrük kapılarında oy kullanabilecek biçimde yapılmıştı yasal düzenleme.
Bu düzenlemede kullandığımız oyların, eski deyimle, hiçbir kıymet-i harbiyesi yoktu.
Bana göre Türkiye’deki partiler ve yönetimler bizi; vazgeçilmez ve tartışılmaz bir yurttaşlık hakkı olan seçme hakkımızı, siz buna oy hakkı da diyebilirsiniz, seçimlerin sonuçlarına herhangibir etkisi ya da katkısı olacak biçimde kullan(a)madığımız için olsa gerek, deyim yerindeyse, hiç de adam yerine koymuyorlardı.
Bir olumsusuzluk da, çifte vatandaşlık taşıyanlarımız, dalgınlıktan mı, konu hakkında yeterli olarak bilgileri olmadığından ya da bilgilendirilmediklerinden mi bilmem, Türkiye Cumhuriyeti pasaportlarıyla giriş-çıkış yapmazlarsa bu haklarını da kullanamamalarıydı.
Burada bir anıma yer vermeme izin verin lütfen!
Doğruyol Partisi ve Cumhuriyet Halk Partisi koalisyon çalışmalarını yürütürlerken CHP milletvekili olan arkadaşlarımıza bu fırsattan yararlanarak anlaşmaya seçim yasasında ve yurtdışında yaşayan yurttaşlarımızın seçme haklarını bulundukları ülkelerde kullanabilmelerini düzenleyen yasada beklediğimiz değişikliklerin yapılmasını da aldırmaları dileklerimizi ilettik. Zamanın CHP Genel Başkanı’ndan bu isteklerimizden seçim yasasınna ilişkin olarak aldığımız yanıt; “Bu yasayla bir seçim de bir kazanalım da sonra düşünürüz!” oldu. İkinci istemimiz için aldığımız yanıtsa daha inciticiydi: “Bırakın Allah aşkına! Bunlar giderler, oylarını 5 Mark’a satarlar oralarda.” demişti genel başkan.
Sonunda yasa değişti.
Bundan sonra; genel seçimlerde oylarımızı konsolosluklarda kurulacak sandıklarda kullanacağız. Burada önemli olan oylarımızın seçim sonuçlarına doğrudan etkileyecek olmalarıdır.
2014 yılında yapılacak genel seçimlerde oy kullanacağımız için siyasi partiler şimdiden harekete geçtiler.
Bilineceği gibi MHP nin yurtdışı örgütlenmesi Türk Federasyon’dur. Bu parti, gerek duyduğu desteği bu örgütten bekleyecektir.
AKP nin yurtdışı örgütünün Avrupa Türk Demokratlar Birliği (UTED) olduğunu da biliyoruz. Son genel kurullarında konuşmacı, çiçeği burnunda Kültür Bakanı Ömer Çelik’ti örgütün. Genel Kurula bakan düzeyinde verilen bu önemin ne anlam taşıdığını siz de biliyorsunuz.
CHP`nin son günlerde başlattığı örgütlenme girişiminin ardında yatan düşünce de budur.
Oy kullanma hakkının bu biçimde kullanılacak olmasından olacak, partiler, Türkiye’nin dışında yaşayan ve oy kullanma hakkı olan yurttaşlarımızın öneminin farkına vardılar birden.
“Sabah şerifler hayrola!” deme de dur!
Burada beni kişi olarak üzen bir durum var:
O da CHP nin, özelde Almanya’da, genelde Avrupa’da, zaman zaman en üst düzeyde konuğu olduğu sosyademokrat örgütlerden hiç haberi yokmuş gibi bir tutum sergilemesidir.
Böyle bir örgütlenme girişiminde lokomotif görevini bu örgütlerin üslenmesini istemek ve önce onlarla ilişki kurarak, örgütlenmeyi eşgüdüm içinde gerçekleştirmek en doğru yoldu(r).
CHP içinde Almanya’yı ve Avrupa’yı avcunun içi gibi tanıyan eski bir milletvekili, bakan ve parti meclisi üyesi varken görevi siyaseti pek de bilmeyen emekli bir Büyükelçiye vermek acemilikten de öte bir aymazlıktır.
Kendilerine verilen görevleri verildiği gibi yorumlamayan, amacı ve niyeti ortada olan kimilerinin bu girişime verdikleri zarar da cabası…
Sözün özü: Bu girişim doğmadan ölecekmiş gibi görünüyor.
Özün özü: Bu girişim CHP`ye yarardan çok zarar verecektir.
Bizden söylemesi!..

Hasan Arslan
Türkçe Öğretmeni