”NEFRET SUÇU” NEDİR?

ABONE OL
18:51 - 01/10/2020 18:51
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

20 Ekim 2012, Elazığ, havaalanı açılış töreni.
İlgili haberin başlığı:
”Başbakan Erdoğan kürsüden Zerdüşt ve Yezidilere nefret saçtı!”
Başbakan Erdoğan; havaalanını açış konuşmasının bir bölümünde aşağıdaki sözleri sarf ettiği için konulmuş habere bu başlık.
”Eğer Güneydoğu Anadolu bölgesinde işsizlik daha fazlaysa bunun tek sebebi terördür. Onlar buralarda yatırım yapılmasını dahi istemiyorlar. Biz iş makinalarının yakılmasına rağmen yapacağız. Terörle demokrasi bir arada yaşayamaz. Şırnak’ta havalimanı yapıyoruz istemiyoruz, hastane olacak istemiyoruz. Sevgili Kürt kardeşim bu terör örgütüne tepkini koy ki bölgede abad olmasın. Bu teröristlerin yeri belli. Bunlar zerdüşt. Bunlar Yezidilikten bahsediyorlar. Bu tür ayinleri yapıyorlar. Biz yezidi de olsa teröre bulaşmamışsa onlara insanca yaklaşan bir zihniyeti taşıyoruz.”
Başbakanın son tümcesi için bizim Adana’da ”g..ünü yediğim ayağı” derler.
Siz, isterseniz ”Bu ne pehriz? Bu ne lahana turşusu?” da diyebilirsiniz ya da ne bileyim, belki de ”Dam üstünde saksağan, vur beline kazmayı!” daha uygun olur.
Kendisi gibi inanmayanlara damlacık kadar saygısı yok bu arkadaşın.
Ana muhalefetin genel başkanı için, yerli yersiz, ”Arkadaş, kendisi alevidir. Bilirsiniz.” diyen de odur.
”Al ananı da git!” de onundur, ”Sor bakalım şu sahtekâra elinde ne belgesi varmış Ali!” de. ”Ali”, burada ekonomiden sorumlu devlet bakanı ”Ali Babacan” oluyor. Bir çocukla falan karıştırılmasın.
Sinop’ta işler istediği gibi yürümediğinde de görevlilere ”Şimdi bana küfrettireceksiniz.” diyen de odur.
Başbakanın ”yezidi” dediklerinden bir açıklama geldi basına.
”Biz; yezidi değiliz. Ezidiyiz.” dediler.
Aleviler; Kerbela’daki katliamı yapanlara ”yezid” derler. Kim bilir, belki de onlarla karıştırılmak istemiyorlardır.
Vikipedi’de şu açıklama var zerdüşlük için:
”Zerdüştlük, Zerdüştçülük, Zerdüştilik, Mecusilik, Mazdayasna, dünyanın eski tek tanrılı dinlerinden birdir. Zerdüştlüğü dualist bir din olarak algılayan batılı bilim adamları da olmuştur. Bu dine inanlar beden öldükten sonra dirilip Ahura Mazda’nın huzuruna çıkacaklarına ve orada sorgulanacaklarına inanırlar. Yaklaşık 3.500 yıl önce Zerdüşt tarafından İran’da kurulmuştur. M.Ö 600 ve M.S 650 yılları arası Med ve Pers İmparatorluğu’nun resmi dini olmuştur. Farslar, Kürtler ve bir kısım Ermeniler’in Müslümanlık’tan veya Hristiyanlık’tan önceki dini olarak bilinir. Günümüzde Zerdüştlüğe dünya çapında inananların sayısının 250 000 civarında olduğu tahmin edilmektedir.
Zerdüştlüğün temelinde iyilik ve kötülüğün savaşı yatar. Zerdüşt, yeryüzündeki kavganın tanrının ruhu Spenta Mainyu ile şeytanın ruhu arasında olduğuna inanır, ona göre her inananın iyilik için savaşması gerekir. Zerdüştlükteki şeytan inancı ile batı dinlerindeki melek anlayışı arasında benzerlikler vardır.
Geleneksel olarak Zerdüştler; yeryüzünün insan kalıntısıyla bozulmaması gerektiğine inanırlar. Bu yüzden ölülerin cesetlerini defnetmek yerine üstü açık kulelerin çatılarında akbabalara ve doğal etkenlere karşı korumasız bir şekilde bırakırlar.
Bu inancın tanrısı Ahura Mazda’dır. Zerdüşt Espantaman bu dinin peygamberidir ve dünyada ilk kez doğaüstü bir tanrının varlığından bahseden kişidir.
İnanç türleri arasında felsefi yönü de ön plana çıkan inançlar arasında yer alır. Tarihte en eski tek tanrılı inanç olan Zerdüşlük; Farsların İslamiyet’ten önceki inançları olarak kabul edilmektedir. Doğal elementleri kutsal sayarlar ve bu elementler (su, toprak, hava, ateş) kirletilmekten korunurlar. Bununla ilişkili olarak ateşe, aydınlığa veya güneşe bakılarak ibadet edilir. Bu inanç Zerdüşt Espenteman tarafından getirilmiştir.”
Meraklısı için ezidilik:
”Yezidilik ya da Ezidilik; Babası El-Hakem bin Ebu el-‘As ile birlikte, Hazreti Muhammed’in emriyle Mekke’nin güneyindeki Taif kentine sürülen ve daha sonra da Emevilerin dördüncü halifesi olan Mervan bin El-Hakem ile ayni soydan gelen Adi bin Musafir tarafından, Zerdüştlük ilkeleri üzerine kurulan; evrenin ve insanların Azda adında bir tanrının görevlendirmiş olduğu Melek Tavus tarafından yaratıldığına inanan, fakat İbrahim, Musa, İsa ve Muhammed bin Abdullah’ın peygamberliklerini tanımayan, “Mushafa Reş” ve “Kitab el Celve” adlı kitapları dinî öğretilerinin ana kaynağı olarak kabullenen inançtır.
Ülkemizdeki ezidilik; Yezitliğin bir kolu olarak 12. yüzyılda Şeyh Adi bin Musafir tarafından kurulmuş, Zerdüştlük içeren, farklı mahâllî dinî Kürt inançları ile İslâm Sufiliğinin kaynaştırılması neticesinde oluşan bir dinî inanç sistemidir.”
Şeyh Adi tarafından kurumlaştırılan bu dinde inananların çoğunluğu Kürt olup, ağırlıklı olarak Irak’ın Musul kentinde yaşıyorlarmış.
Rivayet bileşik zamanını kullanıyorum, çünkü ben de yeni öğrendim.
Suriye, Türkiye, İran, Gürcistan ve Ermenistan’da da cemaatleri bulunan Yezidilerin bugünkü toplam sayısının 1 000 000 civarında olduğu tahmin ediliyor. Yurttaşlarımız olan ezidilerin büyük bölümü Almanya ve İsveç olmak üzere Avrupa ülkelerinde göçmen olarak yaşamaktadırlar.
(Çocuklarına Türkçe öğretmenliği yaptım bu yurttaşlarımızın. HA)
1970 li yıllara kadar, özellikle, Urfa-Viranşehir’de yoğun olarak yaşayan ve sayıları 80 000 i bulan Türkiye Ezidileri, 1980 den sonra yurtdışına göç etmeye başlamışlar. 1985 yılında 23 000 e inen sayıları, 2007 yılında 37 ye kadar (Urfa’da 243, Batman’da 72, Mardin’de 51, Diyarbakır’da 11 kişi) gerilemiş. Türkiye Ezidilerinin büyük bir kısmı bugün Almanya’da yaşıyorlarmış, Avrupa Parlamentosu üyesi Feleknas Uca bunlardan biriymiş.
Başbakana göre, bu yurttaşlarımızın değeri nedir ki; teröristleri zerdüşt ya da yezidi olarak damgalıyor. O tümceleri kurarken onu, ben de izledim televizyonlardan birinin ana haber programında.
Suratında tiksintiyi çağrıştıran bir ifade vardı.
Nefret suçu işledi.
Yazık! Çok yazık!
Zerdüştlere ya da ezidilere değil bu yazık.
Ona. Herkesin, 70 000 000 nun başbakanı olduğunu savunana.
At da kazlar da yesinler…

Hasan Arslan
Türkçe Öğretmeni

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.