Baktım ki ikinci “Sarı Kart” malum kırmızı yapar, gelmek üzere, toparlanıp tekrar yazmaya çalışıyorum… Yaklaşık bir yıla varan zorunlu aradan sonra, neler yazarak bu dönüşü değerli okurlara aktarabilirim diye düşünürken, ha-ber.com Genel Yayın Yönetmeni sevgili Sefa Doğanay bu aklı verdi… Yani yazan ben ama yazdıran Sefa Doğanay… Neyse… Hepinize tekrar ve kocaman bir MERHABA..

Omurgamda meydana gelen ve seyrek görülen bir rahatsızlıktan dolayı yaklaşık on ay ne doğru dürüst oturabildim, ne doğru dürüst yürüyebildim.. Hele bilgisayarın başında masada oturmak, başlı başına bir ızdıraptı.. Tabii sürekli korsalarla yaşıyordum.. Kasım ayının başlarından itibaren, önce günde onbeş dakika, daha sonraları ise yarım saat ızdırap çekmeden oturabiliyorum artık..

Son ODTÜ olaylarından sonra, siyasi görüş, daha doğrusu öngörülerine değer verdiğim genç bir meslektaş Türkiye’den şöyle yazmış ” Nihayet Türkiye’de alttan alta bir kıpırdanış başladı galiba..! ” 60’lı ve hele 70’li yıllarda, üniversitelerle, bu iktidarın oynadığının dörtte biri kadar oynayanların hepsi şöyle veya böyle, iktidardan gittiler ve bu iktidar on yıldır üniversitelerle çok oynadı..

Özellikle çalınan sınav sorularının sırrı hala çözülemedi.. Deniz Feneri davası ise bildiğiniz gibi.. Buna benzer neler oldu ve daha neler olacak..! Şimdi biraz da bazı karşılaştırmalar yapalım.. Almanya’da sosyal yardım alanların bile eline ( kira + elektrik gibi giderler çıktıktan sonra) yaklaşık 350,- Euro net kalıyor.. Türk dükkânlarında 1 kg. sığır kıyma 4 veya 5 Euro (Yaklaşık 8 ile 10 TL arası)..Yani aylığı ile yaklaşık 87.5 kg. – 70 kg. arası kıyma alabiliyor.. Türkiye’de, Başşehir Ankara’da marketlerde aynı kıyma 30,-TL civarında.. Asgari ücreti yazamıyorum, vicdanım elvermiyor.. Ve iktidar bu gidişi çok olumlu buluyor..

Çiftçi büyük baş hayvanlarına verecek OT bulamıyor OT…! Ama bu iktidar ülkenin iyi yönetildiğini iddia ediyor.. Ne Ergenekon ne Balyoz..! Bu iddiaların ciddiye alınabilir hiç bir yönü olmadığı, uzun süredir açığa çıkmasına rağmen, eski Genel Kurmay Başkanı, sorgulanabilmesi için tutuklanıyor..30 yıldır süren terör mücadelesinde, çeşitli rütbelerde, gerektiğinde elde silah dağlarda terörist kovalamış, o üniformayı şerefle taşımış insanlar tutuklanıp hapse atılıyorlar.. Tutuksuz yargılanmaları için verilen dilekçeler reddediliyor.. Gerekçe..? Serbest kalırlarsa kaçaklar.. Bu gerekçeyi öne süren savcılar ve uygulayan hâkimler hiç kendilerinden utanmıyorlar.. Eski Genel Kurmay Başkanlarından birisi dala tutuklu.. Siz hiç bu kişinin kaçacağına ihtimal verebiliyor musunuz..?

Ama asıl neden o değil ki.. Türk ordusu mensupları itibar kaybetsin, onurlarından kaybetsin ve halk dediğin zaten ” Koyun ” nasıl olsa esas amacı fark etmez.. Bu iktidarı eleştirebiliriz, uygulamalarını beğenmeyebiliriz ama haklarını da teslim etmek gerekir.. Başta Başbakan olmak üzere çok iyi çobanlık yapıyorlar ve sürüyü bir arada tutmayı başarıyorlar..

Bugünlük bu kadar.. Bilgisayarın başında oturma sürem çoktan doldu..

Kalın sağlıcakla efendim..

 

M. Deniz Olcayto