KURULTAY GÜNDEMİ

ABONE OL
18:12 - 01/10/2020 18:12
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

KURULTAY GÜNDEMİ


Cumartesi başlayan CHP Kurultayını değişik kanallardan izlerken Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı yemininde geçen ”Namus ve Şeref” sözünü vurgulamasıyla yandaş NTV başta olmak üzere pısmış medya yayınlarını kesiverdi.
NTV, ATV, KANAL D, STAR TV, SHOV TV, TRT Türk, SAMAN YOLU, KANAL 7 Kanallarından başka kanal izleme olanağımız yok. 
Daha çok İnternetten izlemeye çalışıyorum.. 
Ekranın sıkça donması,bazan da bağlantıların kesilmesiyle kopuk,kopuk izleniyor.
Hoş, diğer kanalların yokluğu pek o kadar ”olsaydı daha iyi olurdu”  denemez.
Bir-iki kanal dışında hepsi AKP’den daha çok kayıtsız şartsız; ”Kifayetsiz Muktedirin Sesi” durumundadır.
Sadece HALK TV teknik olanaksızlıklarına rağmen, ekonomik sıkıntılarına rağmen tek başına özellikle ana muhalefet partisi CHP’nin görüşlerini kamuoyuna yansıtmaya çalışıyor.
Zaten her iktidarın neden olduğu kötü sonuçlar, duyulmasın, öğrenilmesin diye parti savcılarının önerisi, parti hakiminin kararıyla yayınlanması anında yasaklanıyor.
Yani bugün Türkiye’de Goebbels kuralları geçerlidir.
TRT, Laik Cumhuriyetin, Atatürk’ün kurduğu bir kurum olmasına rağmen bugün laiklik karşıtı güçlerin odağı durumundaki AKP’nin parti yayın organı olarak; CHP’ye, Atatürk’e, laikliğe ahlaksızlığa, ihanete varan iftiralara, hakaretlere  varan bir saldırı durumundadır.
Kurtuluş Savaşında Yunan uçaklarıyla Osmanlı Padişahı ve Halifesi ve Sarayın Şeyhülislamı tarafından işgal güçleriyle savaşan Mehmetçiklerin ve Anadolu halkının üzerine atılan fetvalarla aynı içerikte olması Türkiye’nin hangi ihanet kıskacında olduğunun göstergesidir.
Şeyhülislam Durrizade Abdullah Efendinin fetvası olarak;
Padişah Efendimiz ve Halifemiz Vahdettin Hazretlerinin emirlerine aykırı olarak Mustafa Kemal etrafında toplanan asilerin Yunan ve İngilizlerle savaşırken ölenler asla şehit, sağ kalanlarda gazi sayılamaz.”
Teali İslam üyesi ve İngiliz mandasını savunan İngiliz Muhipleri Cemiyetinin kurucu başkanı olarak bilinen İskilipli Atıf Hoca, Milli Mücadele’ye ve Mustafa Kemal’e bakın neler söylemiş:
”Mustafa Kemal’e düşman isen “İngiliz’e muhip, Yunan’a dost” olabilirsin!”
İşte Başta TRT ve onlarca yandaş medya ve ”pısmış medya” aynı ihanet saflarında yer alırken;
Halkı, gerçek dini bilgilerle aydınlatmak için kurulan Diyanet İşleri Başkanlığına bugün Durrizade Abdullah Efendi ve İskilipli Atıf Hoca’nın amaçlarını bünyesinde taşıyan Görmez yönetimindeki Diyanetin ihanetini yaşamaktayız.
Yargı, yasama, yürütme AKP parti kurumları durumunda tek kişinin ihtiraslarına göre karar veriyor, yasa çıkartıyor, yürütme işini her anlamda yerine getiriyor.
Bu olumsuzluklara karşı AKP ve Kifayetsiz Muktedire karşı mücadele verecek meclisteki tek siyasi kurum olarak Cumhuriyet Halk Partisi olması nedeniyle bu kurultay Türkiye’nin geleceği açısından önemlidir.
Siyasi partiler içerisinde parti içi demokrasiyi yeterli olmasa da en iyi uygulayan tek parti CHP’dir.
Değişik düşüncelerin söylenmesi, üretilmesi, eleştirilerin olması gereklidir.
Ama eleştiri ile-yıkıcılığı, rekabetle-kavgayı karıştırmamak gerekir.
CHP kurultayında tartışmalar , eleştiriler, hatta genel başkanın bile eleştirildiği bir kurultay başka hiçbir partide olmamıştır. Bu CHP için övünülecek bir ayrıcalıktır.
Yeni bir CHP’ye değil, gelişmiş, çağın koşullarına göre kendi özünü koruyarak devrimci kimliğinden ödün vermeyen laik, demokrat, hukuk devletinden yana bir CHP’ye gereksinim olduğunu tüm yöneticilerin bilmesi ve bu ilkeler doğrultusunda mücadele etmesi gerekir.
Kurultay tüzük değişiklikleriyle, seçimlerle daraltılmış iki güne sıkıştırılmamalıydı.
En az beş gün sürecek bir kapsamlı kurultayda eleştiriler, öneriler, hedefler tartışılarak Türkiye’ye güven ve heyecan verecek bir sonuçla tamamlamalıydı.
Genel Merkez, Parti Meclisi seçimlerinde gençleştirme yanında birikime de önem verilerek geniş bir kadrolarla uzman kişilere de yer verilerek halka güven vermek zorundadır.
Yöneticiler partinin ilkelerine bağlı, çağdaş, Altı Ok’u içselleştirmiş kişilerden oluşması gerekir.
Birkaç görevi bir kişide toplamak yerine daha değişik ve daha çok kişilere görev vererek sorumluluğu 
daha geniş kitlelere vermek gerekir.
Daha önceki seçimlerde ilan edilen belediye başkanlığı listesinde adı olmayan bazı kişilerin bir gün sonra  ilan edilen adayın yerine etnik ve inanç kökeninden dolayı  başka bir isimin getirilmesi yanlışlığı umarız bu dönemde yapılmaz.
Çünkü bu kişi zamanında Sosyal Demokrat karşıtı ve daha başka kulvarda siyaset yapmış kişidir.
Asıl önemli bir konu; eğer doğruysa odasındaki Atatürk resmini kaldıran kişinin kimliği ve ne tür bir yaptırım uygulandığı açıklıkla açıklanmalıdır.
Atatürk karşıtı bir kişinin ve onu koruyan bir kişinin de konumu ne olursa olsun, CHP’de yeri olmamalı.
Bu hafta kurultay sonuçları açığa çıktığında düşüncelerimizi yapıcı veya eleştirisel olarak açıklarız.
Diğer bir konu CHP Genel Başkanının Kurultayda Cumhurbaşkanının yeminine rağmen tutumunu eleştirmesine yandaş basının saldırıları, AKP kapı kullarının kendi sıfatlarını Kılıçdaroğlu’na yamamaya çalışmalarını tiksinerek izledim.Kuzu’yu hiç önemsemiyorum. O  öyle biri ki; cehaletini mektepler bile alamamış!
Cumhurbaşkanı seçildiğinde RTE, (aşağıya olduğu gibi aldığım) yemini ederek göreve başladı.
O yemini namusu ve şerefi üzerine etmişti.
Her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı ülkesinin cumhurbaşkanından o yemine sadık olmasını bekler.
Etmiş olduğu yeminin arkasına cumhurbaşkanlığı dokunulmazlığının arkasına sığınamaz.
Yerine getiremeyeceği yemini etmemesi gerekirdi.
Kılıçdaroğlu’nu eleştirebilirsiniz, sevmeyebilirsiniz. Ama hakaret edemezsiniz.
Okuyun bu yemini, bakın RTE’nin yaptıklarına, söylediklerine. 
Haksızsak kabulümüzdür.
Değilse, bakın aynaya o sıfatları katmer katmer görürsünüz.

Yıldız AKALIN




CUMHURBAŞKANI YEMİNİ

Cumhurbaşkanı sıfatıyla, Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma, Anayasaya, hukukun üstünlüğüne, demokrasiye, Atatürk ilke ve inkılâplarına ve lâik Cumhuriyet ilkesine bağlı kalacağıma, milletin huzur ve refahı, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerinden yararlanması ülküsünden ayrılmayacağıma, Türkiye Cumhuriyetinin şan ve şerefini korumak, yüceltmek ve üzerime aldığım görevi tarafsızlıkla yerine getirmek için bütün gücümle çalışacağıma Büyük Türk Milleti ve tarih huzurunda, namusum ve şerefim üzerine and içerim.”

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.