KURTULUŞ GÜNÜ: 30 AĞUSTOS

ABONE OL
11:26 - 23/10/2020 11:26
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Kahramanlar yaratarak Dünyayı uzaylılardan kurtaran filmlerden oldum olası hoşlanmamışımdır.

Herkes nefeslerini tutarak izler, sonra da bu hayali kahramanları alkışlarlar…

Cahil toplumları uyuşturmak, onlara; kendilerini güçlü göstermek için devlet kasasından yardımlarla çekilen bu tür filmlerin gizli bir amacı vardır.

Tarihi olmayanlar yapay bir tarih yaratmak veya bazı tarihsel gerçekleri saptırmak, ya da kendi kültürlerini, örf ve ananelerini, dinlerini yaymak, toplumsal yaşamlarını özendirmek için bu tür propaganda filmleri üretirler.

Örneğin Hollywood’un yaşatılma amacı budur.

***

Bizde ise kendi kültürümüze sahip çıkmak, dönüp geriye bakmak, yaşadığımız muhteşem olayları incelemek ve onlardan dersler çıkarmak alışkanlığını kazanamadığımız için; başka milletlerin kültürlerini ve tarihlerini bizimkilerden daha iyi biliriz.

Oysa,

Anadolu’nun var olma veya yok olma çizgisindeki savaşlarını; her dem bir düşmanla uğraştığımızı, bunların çoğunlukla bize dost kılığında yaklaştıklarını bilmeyiz. Çünkü bunlar yeni nesillere kalıcı bir dil ile aktarılmaz. Ya masal niteliğindedir, ya da sıkıcı ders notları ve tarihler dizisi olarak aktarılır.

Yeni nesil bütün bunların uzağında sanal bir biçimde, telefon ekranında internet dünyasının sanal gerçeklikleri ile dolu bir yaşam sürdürmeye devam ediyorlar.

Tarihe dönüp baktığınızda; dünkü düşmanların bugünde ayni düşmanlar olduğunu, çıkar hesaplarının dünden farklı olmadığını, sadece varlığımıza son vermek için var güçleri ile yeni planlar ürettiklerini, Osmanlıyı nasıl alt etmeye çalıştılar ise, ayni şekilde Türkiye’yi de hasta adam ilan etmeye uğraştıklarını görebiliyoruz.

Bir ülkenin işgali sadece topla, tüfekle yapılmaz. İstila etmek için paranın gücü yeterlidir. Bugün ülkenin önemli kurumları yabancılara ticaret adı altında satılmış, Toprakları üzerinde yabancı sermayenin yatırımları almış yürümüş, sayılı güzellikteki kıyıları yok edilmek üzere Hes’lere ve Nükleer enerji santrallerine tahsis edilmiş, yerli tohum ve üretime engel konulmuş ise o ülkeyi hasta kılmak için gerekli aşılar yapılmış demektir.

***

30 Ağustos bir Kurtuluş Günü’dür. Ayasofya’nın ibadete açılmasından çok daha önemli bir var olma kavgasında ölüm kalım savaşının simgesidir. Tüm cephelerde kaybedilen şehitlerin,  yaralanan ve gazilik mertebesine ulaşanların topluca anılması gereken bir gündür.

Yasaklamak yolu ile bu günleri unutturmak, Milli bayramları anmaktan vaz geçmek, Atatürk’ün heykellerine saldırmak, onu yok etmeye çalışmak tam anlamı ile bir safdilliktir. Türk milletinin zekasını hafife almaktır.

Bu öylesine bir kurtuluş günüdür ki, Anadolu topraklarının her karışında bir kahramanın, bir şehidin, bir gazinin öyküsü vardır.

Bu öylesine bir kurtuluş günüdür ki, Türk vatanının kurtuluşu için çoluk çocuk seferber olmuş bir milletin, anaların, dedelerin,  çocukların cephe gerisinde aç kaldığı ama askerini doyurduğu, elindeki son çarığı ve çorabı verdiği, kendi döşeği yerine askerin giysisini düşündüğü, atının nallarını bile çıkarıp kurşun yapılsın diye tek bir demir parçasını bile heba etmeyip bağışladığı günlerin öyküsüdür.

Bu öylesine bir kurtuluş günüdür ki, yıllarca cepheden cepheye koşmuş, koynunda yarinin yemenisi, oğlunun bir tutam saçı ile şehitlik mertebesine ulaşmış Ahmetlerin, Mehmetlerin, Hasanların, Hüseyinlerin, Ramazanların, Abbasların öyküsüdür.

O nedenle Türkün kurtuluş günü yasaklanamaz.

Yasaklansa da içten içe kutlanır ve içten içe bilenen bir millet yaratılır.

Dikkat edilmez ise bugün ki yağmurlar yarın sele dönüşür, önünde durulamaz.

Bu Milleti tanıyanlar bunu çok iyi bilirler, bilmeyenlerde öğrenir.

Benden söylemesi…

30 Ağustos Türkün ve Türkiye’nin Kurtuluş günüdür, sağ oldukça kutlanacaktır…

Taner TÜMERDİRİM

[email protected]

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.