KİMİ KİME ŞİKÂYET EDECEKSİNİZ

ABONE OL
11:32 - 23/10/2020 11:32
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Bir izleyicinin, okullarca istenen kayıt paralarıyla ilgili şikâyet mesajı üzerine, sunucu, “Milli Eğitim Bakanlığına şikayet edin, Bakanlık her yıl, kayıt parası alınmaması için okullara talimat gönderiyor” diyor!..

 

İktidarın her konuda olduğu gibi, bu konuda da tavşana kaç, tazıya tut dediğini de, Milli Eğitim Bakanlarının, iktidarın bakanları olduğunu da unutuyor sanırım!..

 

 

 

Hangisi bakan olursa olsun, hep aynısı sergileniyor yıllardır! Suçlusu da okullar, okul müdürleri gibi görülüyor!..

 

 

 

Sürekli de İmam Hatip Liseleri açılıyor, mevcut okullar, İHL’ye dönüştürülüyor ve de çocukların evlerine en yakın okula gönderilmesi dayatılıyor. Öyle ki bu İHL’rin okul öncesi sınıfları dahi var ve bu yıl bu okul öncesi eğitim yaşı daha da düşürüldü. Daha doğru dürüst tuvaletini söyleyemeyen çocuklar bile, eğitim hayatlarına bu okulların ana sınıflarında başlamaya zorlanıyor!..

 

 

 

Çok da aman aman olmasa bile, mecburen eve uzak, başka bir semtteki normal okulları tercih edip bir şekilde temin edilebildiğinde de, kayıt parası ya da bağış isteniyor. Öyle ki öğretmen konusunda bir tercihiniz varsa, talebin yoğunluğuna göre, öğretmenin fiyatı, yani kayıt parası da artıyor.

 

 

 

Zaten binbir zorlukla, içinizden, “İnşallah bir sorun çıkmaz, inşallah kabul ederler…” diyerek yine binbir duayla giderek kayıt yaptırmaya çalıştığınız okulun talebine itiraz cesaret istiyor. Cesaret edebilip de, bakanlığın açıklamasını hatırlattığınızda ise, aldığınız yanıt hep aynı oluyor: Bakanlık öyle diyor ama tahsisat da vermiyor; biz bu paraları kendimiz için değil, yine çocuklarınızın ihtiyaçlarına harcamak için talep ediyoruz deniliyor. Cesaret edip ya da o kadarına bütçeniz uygun değilse, pazarlık ederek, biraz fiyat indirimi elde edebliyorsunuz ancak.

 

 

 

Hak da veriyorsunuz, madem Bakanlık tahsisat vermiyor, müdür de haklı, cebinden karşılayacak değil ya onca masrafı diyerek kendi kendinizi teselli ve iknaya çalışıyorsunuz!..

 

 

 

Lakin ardından, elinize yine çocuklar için denilerek,  bir ihtiyaç listesi tutuşturuluyor. Çamaşır suyundan, deterjanına, temizlik bezleri, bulaşık süngeri, süpürge, paspas, tuvalet kağıdı, peçete ve sabununa  kadar; hem de markaları da belirterek ki hepsi de pahalı ürünler!..

 

 

 

İster istemez düşünüyorsunuz: Tamam tahsisat yok, bunlar da ihtiyaç, feda olsun çocuğum için; yemez, içmez, kendi ihtiyaçlarımdan kısar, karşılarım, yeter ki çocuğum doğru dürüst okulda, doğru dürüst eğitim görsün ama o kayıt parası da neydi peki?!

 

 

 

Buna da kendinizi teselli adına, aklınıza yatırmaya çalıştığınız bir yanıt buluyorsunuz: Her halde okulun başkaca ihtiyaçları, tadilat ya da boya badana ihtiyaçlarına kullanılacaktır diyerek…

 

 

 

Bu kadarla da bitmiyor, okul kıyafetleri için de, alınabilecek mağazanın adres kartı ya da broşürü de tutuşturuluyor elinize… Gezip dolaşıyorsunuz, çok daha güzel ve kaliteli, hem de daha ucuza da satılan yerler var lakin onlarda okul arması yok, mecbursunuz oradan daha pahalı da olsa almaya!..

 

 

 

Okul başlıyor, hem okulun, hem de çocuğun ihtiyaçlarını gidermiş olmanın huzuruyla rahatsınız artık ama bu rahatlık uzun sürmüyor. Başlıyor yeni talepler, önce öğretmenin istekleri: Şu ders için şu ebatta, şu şekilde defter, şu ders için şu ve şu defter, şu marka şu şu kalemlerden ikişer adet, şu marka boya kalemlerinden, şu kadarlı olanı,  şu marka ve şu kadar yazı tahtası kalemi, 3-4 paket A4 kağıt, koli halinde yardımcı kitap, test kağıdı parası, vs…

 

 

 

Hah diyorsunuz tamam, artık bitti, daha ne parası istenecek ve de artık bütçenizi ona güre düzenliyorsunuz ki çocuğunuz bir akşam eve elinde bir kağıtla geliyor. Sınıfa dolap yaptırılacakmış, dolap parası… Bir süre sonra perde yenilenecek, perde parası, masa örtüsü değiştirilecek, örtü parası vb…

 

 

 

Bu arada, çocuğun spor kıyafetleriyle ayakkabısını, normal ayakkabı ve çantasını, her yıl artan servis ve yemek ücretlerini saymadım bile ve de bunlar daha ana okulu ya da ilkokullarda olan!..

 

 

 

Sonra da ya iktidarın başı, ya eğitimin bakanı ya da diğerlerinden biri çıkıyor, “Artık kitaplara da para vermiyorsunuz, ücretsiz dağıtıyoruz” diyerek bu büyük hizmetlerini büyük övünçle ve daha ne istiyorsunuz, Allahtan belanızı mı dercesine söyleyip duruyorlar ekranlarda!..

 

 

 

Şimdi, bu düşünce ve tıynetteki adamlara ulaşın da, “Siz kayıt parası alınmayacak diyorsunuz ama okul kayıt parası istiyor” diyerek, okulu ve müdürünü şikâyet edin bakalım!..

 

 

 

Hadi onlar der, diyecek de; çıkıp, “Biz tahsisat vermiyoruz, sizi bir iki kitapla kandırıyoruz, gerisini kendiniz düşünün, ne haliniz varsa görün” diyecek halleri yok!

 

 

 

Peki seçmeni olan velilere ne oluyor, onlar nasıl bu durumun arkasında durup da, savunuyor ve de, “Adam daha ne yapsın, size de yaranılmıyor, Allahtan belanızı mı istiyorsunuz, adam kitaplarınızı bile bedava veriyor, nankörsünüz siz, nankör” diyebiliyorlar?!

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.