0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Almanya’da ”İzine gitmiyor musunuz?” sorusunun anlamı farklı olarak algılanır. Bu soruyla ”Türkiye’ye gitmiyor musunuz?” demek istenir. Yani ”İzin” demek ”Türkiye” demek… Bu soruya ”hayır Türkiye’ye gitmiyorum, tatilimi bir Yunan adasında veya Miami’de geçireceğim” dediğinizde yandınız. Size önce bir şaşkınlık ve hayranlık karışımı bir bakışla bakarlar. Şaşkınlık alışılmışın dışında bir yanıt verdiğinizden, hayranlık ise onun yapmak isteğimde bir türlü cesaret bulup yapamadığı şeyi yaptığınızdadır. Ama bu bakış kısa bir anda yerini size vatan haini muamelesi görmenize dönüşür. ”Türkiye gibisi var mı? Dünya’nın en güzel ülkesi….” Karşınızdaki, kendisini size karşı Türkiye reklamı yapma zorunda hisseder, sanki siz o vatanı sevmiyorsunuz da başkalarına gidiyorsunuz. Veya Dünya’nın diğer ülkeleri hiç de güzel değil.

12 Eylül sonrası dönemlerde tatilinizi başka yerde geçirmeye kalktığınızda ”mutlaka bir şeyler karıştırmış ki Türkiye’ye gidemiyor” derlerdi, şimdi ise ”adam Türklüğünü unutmuş” diyorlar. Peki Türkiye’de gazetelerdeki sayfalarca Dünya’nın çeşitli yerlerini kapsayan gezi ilanlarını hiç mi görmezler merak ederim. Şimdi Türkiye’de yaşayıp ta başka ülkelere geziye gidenler de mi vatan haini?

Allah Dünya’yı o kadar güzel yaratmış ki, her köşesinin kendisine göre bir güzelliği var. Tabii her insanın vatanı kendisine güzel gelir, ama o başka güzellikleri de göz ardı etmemek gerekir. Özellikle Avrupa’da yaşayan bizler genelde vize sorunuyla pek sorunumuz olmadığından Dünya’nın değişik yerlerine rahatça ve ekonomik olarak gidebiliyoruz. Bu fırsatı değerlendirmemek de bence pek akıllı olmaz.

Zaten yukarıdaki bahsettiğim konular artık Almanya’da doğup büyüyen yeni nesli kapsamamaktadır. Onların çoğu gezi alışkanlıklarını değiştirmişlerdir. Anadolu’daki köyüne gidip altı hafta izin geçirme dönemi yavaş yavaş kapanmaktadır. Gençler Türkiye’ye gitseler bile bir hafta yakınlarıyla memleketlerinde izin geçirip, kalan izinlerini Ege veya Güney sahillerindeki lüks otellerde geçirmeyi yeğlemektedir. Zaten, seyahat acenteleri de kendilerini yavaş yavaş bur tür gezi paketlerin hazırlamalıdırlar. ”Bir hafta köyünde üç hafta Antalya’da tatil” gibi özel paketler hazırlanmalıdır. Bir ara ”Öger Tours” böyle paketler sunmuştu ama sanırım şimdi kaldırdı.

Bir de yılın belirli zamanlarında izin yapma alışkanlığı yavaş yavaş kalkıyor. Eskiden Bavyera’da Ağustos’ta başlayan okul ve BMW ve MAN gibi firmaların işletme tatilleri nedeniyle insanlarımız 31 Temmuz günü iş ve okul çıkışı arabalarıyla yollara dökülürdü. Sabırsızlıkla yola çıkanlar Münih’ten yola çıkar çıkmaz otobanda trafik sıkışıklığına yakalanır ve 1,5 saatlik Münih-Salzburg hattını en az beş saatte aşabilirlerdi… O dönemlerde artık geçti. İnsanlarımız artık genelde yılda üç kez Türkiye’ye uçakla gidiyor ve orada araba kiralıyor. Tabii bu dediğim mali durumu normal olanlar için, parasızlıktan yıllardır Türkiye’ye gidemeyenler de olduğunu biliyorum.

Bu yıl bir de Ramazan’ın Ağustos’a gelmesi izin takvimlerini değiştirtti. Oruçlu izin olmaz diyenler ve okulda çocuğu olmayanlar izinlerini Temmuz’da yaptı veya 15 Ağustos’a kadar Almanya’ya dönecekler.

Türkiye’de veya Dünya’nın herhangi bir yerinde yıllık iznini geçirenlere iyi tatiller diliyorum, inşallah sağ salim gider gelirsiniz…

Ahmet İNCEL