İNSANLARI HASTALIK HASTASI YAPIYORLAR

ABONE OL
19:05 - 01/10/2020 19:05
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Sağlık bakanı, yorum yapanları suçlaya dursun, milyonlarca dolarlık aşı almaya devam edip halkı tedirgin etmeye devam etsin, dünyada konu farklı yorumlanmaya başladı bile.

İlaç firmaları, insanoğlunu önce hasta ediyor sonra da ilacını piyasaya sürüp milyarlarca dolar kazanıyor.

Bakın, kuş gribi, kırım-kongo kenesi derken şimdi de domuz gribi gündemde. Neymiş efendim şu kadar kişi yakalanmış şu kadar ölüm varmış..
İnsanların ölüm nedenleri bir yolla zaten oluyor. Bu şu hastalık, bu grip nedeniyle olur, olabilir.
Ama hayır. Sanki her ölüm nedenine ilişkin ilaç varmış da tedavi için almak zorundaymış gibi halkı tedirgin etmeye devam ediyorlar.
Başbakanı ayrı, sağlık bakanı ayrı, doktorları ayrı açıklamalar yapıyor, kafalar karıştırılıyor.
Dünya sağlık örgütü verilerine göre;
Kuş gribinden ölüm oranı yüzde 60,Tüberküloz hastalığından ölüm oranı yüzde 45, SARS hastalığından ölüm oranı yüzde 9.6, Diğer bazı gripten ölüm oranı yüzde 4.5, Domuz gribinden ölüm oranı yüzde 0.5.
Hızla yayılan ancak diğer grip hastalıklarından daha tehlikeli olmayan domuz gribi bir haftada etkisini kaybediyor.
Türkiye’de dehşet yaşatılıyor. Dünyanın hiçbir ülkesinde böyle bir dehşet yaşatılmıyor. Her tedbir iyidir ama abartı sadece Türkiye’de var. İnsanlar, hastalık hastalığı yapılıyor.
Domuz gribi aşısıyla ilgili ABD’de ilginç olay yaşanıyor. The Sun gazetesi’nin haberine göre ABD’de domuz gribi aşısı olan 25 yaşındaki amigo kız Desiree Jennings yürüme yeteneğini kaybetiğini Doktorlar milyonda bir görülen bu nörolojik hastalığın H1N1 aşısıyla tetiklendiğini söylüyor.
İsrailli bilim insanları; DNA kanıtlarını ‘üretmenin’ mümkün olabileceğini öne sürdü.
Tel Aviv’de bulunan Nucleix adlı firmanın kurucularından Dr. Dan Frumkin’in başkanlığında yazılan ve ‘Forensic Science International: Genetics’ adlı online dergide yayımlanan çalışmaya göre criminal incelemelerde altın değeri taşıyan DNA kanıtlarının güvenilirliği tehlike altında…
Ekip bir donörden aldıkları kan ve salya örneğini kullanarak başka bir insana ait DNA örneği yarattı. Uzmanlar ayrıca bir veritabanındaki herhangi bir DNA profiline erişmeleri durumunda kişiden doku örneği bile almadan ona ait bir DNA örneği oluşturulabildiğini açıkladı.
Dr. Frumkin, “Yani bir suç mahali yaratabilirsiniz. Herhangi bir biyoloji öğrencisi bunu yapabilir” diyor.
Ekip, yapay DNA kanıtının sahte suç mahalli oluşturma dışında özel yaşamın mahremiyeti için de potansiyel bir risk oluşturduğuna dikkat çekiyor. Aynı tekniklerin bir kısmını kullanarak bir insanın DNA’sını örneğin bir bardak ya da sigara izmaritinden alıp bunu kullanarak o kişiye ait bir salya örneği yaratmak mümkün. Johns Hopkins Üniversitesi Genetik ve Kamu Politikaları Merkezi’nden Gail H. Javitt, “Ünlüler genetik paparazzilerden korkmak zorunda kalabilir!” diyerek konunun mahremiyet kısmına dikkat çekiyor.
Amerikan Sivil Haklar Birliği’nin bilim danışmanlarından Tania Simoncelli de buluşun kaygı verici olduğunu…Suç mahallinde DNA bırakmak, parmak izi bırakmaktan daha kolay. Biz de inanılmaz bir şekilde DNA teknolojisi üzerine yükselen bir kriminal adalet sistemi yaratmaktaydık, diyor.
Bilim insanları iki ayrı yolla DNA örneği üretti. Birinde saç ya da dudak izi gibi küçük bir DNA örneğine ihtiyaç duyuluyor. Diğerindeyse hukuki veri tabanlarında bir dizi rakam ve harf şeklinde kaydedilmiş olan DNA bilgileri kullanılıp şifrelere ‘can verilerek’ DNA örneği oluşturuluyor. (The New York Times)
Şimdi olan bitenlere ne diyelim ki! En iyisi insanları, olan bitenlerin illüzyonist bir görüntü olduğunu fark etmeleri için bilinçlendirmekten geçiyor.

Prof. Dr. Nurullah Aydın
Gazi Ü. İletişim Fakültesi Radyo-Televizyon ve Sinema Bölümü Öğr. Gör.

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.