İMAM-I AZAM (II)

ABONE OL
19:01 - 01/10/2020 19:01
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

KIRBAÇ ALTINDA CAN VEREN BÜYÜK İMAM (İMAM-I AZAM) EBU HANİFE (ll)

“…Ebu Hureyre, Enes ibnu Malik, Semure ibnu Cundeb hariç Hz. Peygamber’in bütün sahabilerinin görüşlerini kendi görüşlerime tercih ederim.”

İmamı Azam istişareye çok önem verirdi. Öğrencileryle istişare etmeksizin kendi başına bir içtihatta bulunmazdı. Ayrıca çok saygılıydı, müminlere nasihatta bulunurken kaba ve katı davranmazdı. Sabit fikirli birisi değildi.

Talebesi Züfer O’nun için şöyle der: „O ufku geniş birisi idi, sabit fikirli birisi değildi. Biz Ebu Hanife’nin derslerine devam ederdik, Ebu Yusuf ve Muhammed ibnu Hasan da bizimle birlikte okurlardı. Biz Ebu Hanife’nin görüşlerini yazardık. Bir gün Ebu Hanife, Ebu Yusuf’a hitaben: “Ey Yakub vay haline! Benden her işittiğini yazma. Ben bugün böyle düşünüyorum. Yarın onu bırakabilirim. Yarınki görüşümü ertesi gün terk edebilirim” diye ikazda bulundu.” (İbnu Muin, Tarih, II. Cilt, sh. 607; Bağdadi, Tarih, XIII. Cilt, sh. 402)

Yine onun: “Bu bizim söyleyebildiğimiz en güzel sözdür. Kim bizim sözümüzden daha doğru bir söz getirirse, o hakikate bizimkinden daha yakındır” dediği; “Senin bu verdiğin fetvalar, doğruluğunda hiç şüphe olmayan hakikatler midir?” diye sorulunca da: “Bilmiyorum belki de yanlışlığında hiç şüphe olmayan yanlıştır” şeklinde karşılık verdiği nakledilmektedir. (Bağdadi, Tarih, XIII: Cilt, sh. 352)

Bütün bunlar anlıyoruz ki; İmam Azam serbest fikirli ve uzak görüşlü bir şahsiyettir. Verdiği hükümlerle insanları incitmemeye dikkat ederdi. Akla çok önem verir, aklın kabul etmediği veya kabul etmekte zorlandığı nakillere şüpheyle yaklaşan bir anlayışa sahipti.

Sünnet ve Hadis Konusundaki Tutumu

İmamı Azam Ebu Hanife’de diğer iamlar gibib, hadis ve sünneti dinin temel kaynaklarından saymaktadır. O şöyle der: “Resulullah (s.a.s.)’in üzerinde konuştuğu her şey, biz duyalım, duymayalım, başımız ve gözümüz üstündedir. Buna inandık ve bunun Resulullah (s.a.s.)’in söylediği gibi olduğuna şehadet ederiz.” (Ebu Hanife, el-Alim, sh. 27)

Ebu Hanife’nin istidlal kaynaklarını sayarken önce Allah’ın kitabına sonra Resulullah’ın sünnetine baktığı, sonra da sahabe kavlinden dilediğini tercih ettiği rivayet edilir. Kitap ve sünnette bulamadığı bir hususu son olarak sahabe kavillerinde araştırmakta, bunların dışındaki görüşleri bağlayıcı saymamaktadır.

Büyük İmam Ebu Hanife, hadise muhalefet konusunda bir ithamla karşılaşınca: “Allah, Resulüne muhalefet edene lanet etsin. Allah onunla bize ikram etti, bizi onunla kurtardı” demiştir. (İbnu Abdilberr, el-İntika, sh. 144)

Sahabe Sözü ve Uygulaması Konusundaki Tutumu

İmamı Azam Ebu Hanife, Kur’an ve sünnetten sonra sahabe kavlini bağlayıcı görür, fakat kendine bunlar arasında tercih yapma hakkı tanır. Ebu Hanife bu tercihi bazen şahıslar arasında, bazen de rivayetler arasında yapar. Bu tercihinde gelen rivayetin Kur’anla örtüşüp örtüşmediğine bakar, Kur’anla örtüşmeyen rivayetleri değerlendirmeye bile almazdı. Hatta o kadar ki; bazı şahıslardan gelen rivayetleri o şahısların ismini duyar duymaz reddederdi.

Ebu Mutı’ el-Belhi ile Ebu Hanife arasında geçtiği rivayet edilen şu konuşma bu konuda dikkat çekicidir. Ebu Mutı’ ona: “Şayet senin görüşün Ebu Bekir’inkine zıt düşerse ne yaparsın?” diye sorar. O da: “Bu takdirde onun görüşünü alıp kendi görüşümden vazgeçerim. Yine Ömer’in, Osman’ın, Ali’nin görüşleri karşısında da böyle yaparım. Ebu Hureyre, Enes ibnu Malik, Semure ibnu Cundeb hariç Hz. Peygamber’in bütün sahabilerinin görüşlerini kendi görüşlerime tercih ederim.” der. (Şa’rani, Mizan, C. 1, sh. 53)

İmam-ı Azam’dan öğütler

*”Elli senedir insanlarla ünsiyet ederim. Ne kusurlarımı af eden bir dost, ne de gazabımı teskin eden ve ayıbımı örten bir ahbap bulabildim.
* Halk arasında bulunduğun zaman sana bir şey sorulmadıkça konuşma!
* Kahkaha ile gülme, sokağa çok çıkma! Bunlar alimin vakarını rencide eder.
* Tamahkâr olma, yalan konuşma!
* İnsan ne kadar ibadet etmiş olsa da, karnına giren lokmanın helal veya haram olduğunu bilmedikçe ibadetin hükmü yoktur.”

Rüştü Kam

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.