HER ŞEYİ BİLENLER, EN İYİ BİLENLER…!

ABONE OL
11:54 - 23/10/2020 11:54
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

 Dünya coğrafyasında Anadolu ve Trakya’nın birleşmesi ile oluşan Türkiye’den başka Türkiye var mı..? Tek ve bizim, hepimizin olan bu ülkeyi sevmek, o topraklarda yaşayan insanların refahı, o topraklarda barışın egemen olmasını, o topraklarda insanların özgürce yaşayıp, gerçek demokrasiyi teneffüs etmelerini istemekten daha doğal olan bir şey var mı..? Ama biz bu ülkeyi sevdikçe, doğruları söyleyip, yazdıkça, o ülkeyi sevmeyi tekeline aldıklarını sanan, ama aslında particilik yapmak, taraf tutmak ve ideolojik davranmanın ötesine geçemeyenler bizi taşlıyorlardı..

Öyle ya..! Onlardan başkası bu ülkeyi sevemez, bu yönetimi eleştiremez, çünkü bu yönetim onların taraf olduğu yönetimdir..! Nokta..!
Eleştirdin mi..? O halde karşı taraftansın. Vur abalıya… Hâlbuki bir an düşünseler, dünyanın en zor coğrafyasında yer alan bu ülkeyi yönetmenin zorluğunu, acaba bu eleştirileri yapanlar bilmiyor mu..? Şu anda eleştirdikleri yönetimin alternatifinin olmadığını bilemeyecek kadar bu ülkenin gerçeklerinden kopuk mu bu insanlar, diye kendi, kendilerine bir sorsalar… Bu kadar zor şartlarda bu ülkeyi yönetenlerin yaptıkları hataların gelecekte, bu ülkenin hayrına olmayacağını söyleyecek, yazacak kadar kafası çalışan insanların, bu gerçekleri görmemesi mümkün mü, diye kendi, kendilerine bir sorsalar. Bu yönetimin kendisine bağlı veya bağımlı basın organlarında yazan, çizen, laf üretenlerin, aslında gerçekleri göremeyecek kadar salak ve cahil olmadıklarını, her şeyi çok iyi bildikleri halde yalakalık yaptıklarını hemen anlayacaklar… Ama olmuyor, olamıyor.. Neden..? Çünkü taraflar.. Oysa; bu ülkeyi sevmekle, bir tarafı tutmak çok farklı şeyler.. Eleştiriler, bu ülke daha iyi yönetilsin diyedir, bunlar gitsin, bizimkiler gelsin diye değil..! Kaldı ki; bu yönetimi eleştirenlerin büyük bir çoğunluğunun ” Bizimkiler ” diyebileceği bir ” taraf ” yok..
Eeee..? Şimdi söyleyin bakalım o ” Her şeyi Bilenler, En İyi Bilenler..! ” Şu an ülkenin sürüklenmekte olduğu tehlikeli sular hakkında ne düşünüyorsunuz..? Bu olabilecekleri zamanında söylemedik mi, yazmadık mı..? Ve siz de bizi taşlamadınız mı..? Şimdi ne cevap vereceksiniz çok merak ediyorum..! İran’ın atom programında taraf olduk ve hatta BM Güvenlik Konseyindeki oylamada, Brezilya ile birlikte çekimser oy kullanıp uluslararası toplumun tepkisini çektik.. O zamanlar bu politikaların yanlış olduğunu söyleyip, yazdığımızda taşlandık..!
Şimdi hangi noktadayız..?
Birçok ülkenin terörist ülke kabul ettiği, babası döneminde terör örgütüne yataklık etmiş ve bize zamanında çok zarar vermiş bir ülke ile aramızda vizeleri kaldıracak kadar yakınlaştık. Ağzımızı açmaya kalktığımızda, babasının yerine gelen oğlu durumu daha değişik değerlendirse bile
” Devlet çarkı ve Baas Partisi eski tüfeklerin elinde, ordu da kısmen onların elinde ” dediğimizde, taşlandık..!
Şimdi hangi noktadayız..?
İran’la aşkımız devam ediyor mu, edebiliyor mu, yoksa ” Füze Kalkanı ” projesine ” Evet ” dediğimiz için, mollalar bize diş mi biliyorlar..? Zamanında; İran ile diyalog sürücü aşılmıştır çünkü, uluslararası atom kuruluşunu ve tüm dünyayı defalarca kandırdılar ve zaman kazanma taktikleri uyguladılar.. Kaldı ki: İran’la ilişkilerinden dolayı büyük çıkar sağlayan ülkeler bile uluslararası boykottan yanayken, biz onlarla nerede ise kanka olduk.. Evet, beyler nerelerdesiniz..? Şeytan taşlar gibi, bu yönetimi eleştirenleri sürekli taşlayanlar, ikide birde ” Siz bu konuları bilmezsiniz ” anlamına gelecek sözler söyleyip, yazan ve aslında kendileri iki kelimeyi doğru dürüst bir araya getiremedikleri halde eleştirenlere yukarıdan bakanlar..! Şimdi nerelerdesiniz..?
Daha doğrusu; Türkiye olarak şimdi hangi noktadayız..?
” Ermeni açılımı ” ile başlamıştık ” Komşularla sıfır sorun ” politikalarına..! Ne oldu..? Hadi yahu ağzınızı açıp bir şeyler söylesenize.. Biz olacakları önceden söylediğimizde siz, söylemediğiniz laf bırakmadınız.. Eeee..! Şimdi neden susuyorsunuz..?
” Kürt açılımı ” yapmıştık.. Ne oldu..? O gün bu gündür kaç vatan evladını teröre kurban verdik..? Hadi yahu ağzınızı açsanıza.. Neden susuyorsunuz..? Biz olacakları önceden söylediğimizde siz, söylemediğiniz laf bırakmadınız.. Eee..! Şimdi neden susuyorsunuz..?
Kuzey Irak yönetimi ile adeta kanka olduk.. Şimdi hangi noktadayız..?
Gerek kabine dışından danışmanlık yaptığı dönemde, gerekse kabineye girip aktif olarak bakanlığı üstlendiği dönemde, sayın hocamız için hep
” Değerli hocam.. Bu işler üniversite kürsüsünden ders anlatmaya benzemez, teori değil pratik gerek..! ” Dediğimizde taşlandık.. Kıbrıs’ta Annan planına ” Evet ” dedirtebilmek için, Kıbrıs davasının efsanevi lideri rahmetli Rauf Denktaş’ı yerinden ettiniz.. Kuzey Kıbrıs
” Evet ” dedi.. Sonra..? 1 Mart 2003’den başlayan dış politika çarpıklığı bugün de aynen sürüyor.. Yani; hiç kimsenin kafasına dank etmemiş… Bugünkü yönetimi savunanlar, eleştirileri dinledikten sonra söze hep ” Haklısınız, ama..! ” diye başladılar, hala da öyle sürüyor.. Be muhterem, madem haklıyız, bu işin ” Ama ” sı da, ne demek oluyor..? Hep bir kulp takarak yırtmaya çalıştılar, hala da öyle sürdürüyorlar savunmalarını… Ama boşuna çaba harcamasınlar.. Dış politikanın iler, tutar yeri kalmadı.. Sanki iç politikamız pek mi doğru ve yararlı..? Neyse; o konulara da başka bir yazımızda değinelim…
Kalın sağlıcakla efendim..
 
M. Deniz Olcayto   

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.