HAYDİ KADINLAR İŞ BAŞINA

ABONE OL
11:32 - 23/10/2020 11:32
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Bugünümüzü, o kadınlara da borçluyuz!..

 

Şayet o Nene Hatunlar, Gördesli Makbuleler, Kara Fatmalar,Tayyar Rahmiyeler, Emir Ayşeler, Halime Çavuşlar, Şerife Bacılar, Nezahat Onbaşılar, Halide Onbaşılar ve daha nicesi de bugünkü bazı kadınlar gibi, “Neme lazım” diyerek korksaydı, ülkenin içinde bulunduğu tehlikenin farkında olmasaydı ya da olsa da pek oralı olmayıp elini başkalarının, özellikle de erkeklerin taş altına sokması gerektiği düşüncesinde olsaydı. Öncelikli düşüncesi kendisi ve rahatı olsaydı, o savaşlar muhakkak ki yine de olacak, yine de zaferle sonuçlanacaktı ama daha da zor olacaktı!!!

Velhasılı, vatanın savunusunda, kurtuluşunda, düşmandan arındılışındaki görevin kadını erkeği olmaz!..

 

Mademki kadını ve erkeğiyle bu toprağı paylaşmaktayız, mademki nimetlerinden birlikte yararlanıyoruz; acısını da birlikte yaşamalı, bize, biz kadınlara düşen görev ne ise, korkusuzca, yakışırca, gücümüz yettiğince, bize düştüğünce, elbirliğiyle yapacağız yapacaklarımızı!..

 

Vatanın derdiyle dertlenmediğimizde, neme lazım dediğimizde, korktuğumuzda, suya sabuna dokunmadığımızda olacaklardan şikayet etmeye de hiç hakkımız yok!..

 

Hele de erkekler bizi saymadığında, yanlarında istemeyip yanlış yolda da olsa, yürürken peşlerinden gitmemizi istediğinde, insani haklarımızı bile elimizden alarak, yaşamdan soyutlamaya hatta yok etmeye çalıştıklarında, tek bir söz söyleme hakkımız da olamaz!..

Erkeğin ardında kalmaya rıza göstermeyip yanında, hatta önünde  yürüme mücadelesi vermedikçe de söz söyleme, sızlanma, şikayetlenme hakkımız da olamaz!

 

İlkemiz, birlikte, el ele ve daima ileriye olmadıkça; ne biz kadınların, ne de ülkenin refaha kavuşması mümkün olmayacaktır!!!

 

Düşünürsek, kadını erkeğiyle bizi dünyaya getiren bir kadın ve bizler o kadın sayesinde hayat bulduk, o kadının ardında ve önderliğinde hayata hazırlanıp, hayatın içinde yer aldık!..

 

Sonrasında, kadını dışlamak, kadını adamsamamak, ikinci sınıf görerek, hiçbir sahada yer almasına izin vermeyerek, nankörlük etmiş olmaz mıyız?! Bu nankörlüğe boyun eğen kadınlar da, ihanet etmiş olmaz mı o kadına?!

 

Güzel, yaşanılır, barışçıl bir dünya istiyorsak, bu ancak kadınlar sayesinde olacaktır!!!

 

Biraz daha canımız acıyacak, biraz daha üzülecek, taşın altındaki elimiz biraz daha ezilecek belki ama acılar hiçbir zaman sonsuz değildir. Bir gün mutlaka sona erecek, kadına erkeğe, özellikle de çocuklarımıza güzel, huzurlu ve yaşanılır bir dünya bırakacağız!..

 

Hemen olmayacak, süreç çok uzun olacak belki ama olacak bir gün mutlaka!..

 

Yeter ki inanalım; yeter ki öncelikle kendimize, sonrasında da ülkemize ve ülkenin çocuklarına saygı duyup sahip çıkalım!!!

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.