GENÇ EZBER BOZDU

ABONE OL
18:20 - 01/10/2020 18:20
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

GENÇ EZBER BOZDU                                                       

Türkiye’de basın ve medya partiler üstü çatı adayı Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu hakkında yazıyor, konuşuyor. Yazlıklarda vatandaşlar politikayı tabu yapıyor. Ya çekiniyor, ya da bıkmış. Didim’de yerel gazeteler yazlıkçılarla 10500 seçmen sayısı ilâve edildiğini kaydediyor.

Yaşam deneyim kazanmaktır ihtiyarlamak değil, diyen 100 yaşında genç, Sümeroloji uzmanı Prof. Dr. Muazzez İlmiye Çığ gazeteci Uğur Dündar’a mektup yazmış. Sözcü gazetesinde yayınlanan bu mektup hayli tartışılacağa benziyor.

Atatürkçü Düşünce Derneklerinde bazı kesim çatı adayına karşı endişelerini ileri sürüyor. İslâm bilim insanı olmasını birleştirici anlamda kavramak gerekir. Atatürk olsaydı, kanımca bugünkü koşullar içinde oyunu inançlı ve böylesine değerli bir bilim insanına verirdi, diyor. Nedenlerini aklınızı başınıza toplayın, der gibi sıralıyor. Adayın doğru olduğunu yazan birçok köşe yazarlarıyla düşünceleri, argumenleri örtüşüyor. Yurtdışı Türkleri için derleyip, özetlemede fayda görüyorum.

Berlin Atatürkçü Düşünce Derneği’nde üye bir öğretmen Ramazan ayında sokakta yaşayanlara yemek veren derneklerin desteklenmesi gerekir, dedi.
Bir dernek yönetimi üyesi sosyal demokrat aydın bir kadın nasıl böyle bir öneri yapar, diye cevap verir. Demek ki yanlış anlaşılmalar var. Lâikliği dinsiz, inançsız kabul edenler de bu derneklerde üye olabiliyor. Tam tersine İslâm dini inancı kötüye kullanan, politikaya alet edenlerin elinden, dilinden kurtarılmalıdır.

Aday inançlı ve inancını çıkarı için kullanmamış. Biyografisine bakınca yoksulu ve işçiyi koruyacağı anlaşılıyor. Dünyaca tanınmış, övgüler ödüller almış, çeşitli dillere çevrilmiş kitaplar yazan bilim insanı. Konuşması akıl ve mantık süzgecinden geçirirken lâikliğe, anayasaya, hukuk kurallarına saygı göstereceğine söz veriyor. İfadeleri toplumu birleştirici, geleceğe umut vadediyor. Gençler, kadınlar, köylüler öğrenciler uyanmakta, bu umudu coşkuya çevirmektedir.

Cumhuriyetin kuruluşunu görmüş, çağdaş bir kadın olan Muazzez Hanım gibi zamanımızda yaşayan, hafızası yerinde olan ilk nesilden başka bir bilim insanı kalmadı. Bu nedenle sözlerine saygı gösterip, endişe ve üzüntülerini anlamak gerek. Adayın sözlerinin yanında söyleyiş tarzı etkiliyor. Alternatif olan adaydan adalet, birey hakkı, özgürlük, demokrasi ve barış kavramlarının daha kuvvetli vurgulaması bekleniyor.


İhsanoğlu’nun sakin tavrı, huzur verici duruşu halkın ruhuna bir merhem gibi geliyor. Özgürlük özlenen bir kavram. Basın, medya, muhalefet olma, düşüncede, sözde ve yazıda hür olma. Ama hürriyeti diğer insanlara hakaret etme olarak anlamamış olmak gerekiyor. İnançlı bir aileden gelme, bazı değerlere karşı muhafazacı olan bir aday fen tahsili almış aklın ve bilimin önemini biliyor.

Alman filozofu Immanuel Kant, akıl süzgecinden geçirilen dinî inançlara saygı gösterir.

Berlin’de yetmiş yıllarında ders verdiğim sınıflarda Hristiyan dini mezheplerine ait olan öğrencilerim din derslerine alınır, geriye kalan Müslüman inancında olan öğrencilerime Almanca dersi verirdim. İslâm din dersi verilmemesi eşit haklar bağlamında haksızlıktı. Bu haksız tutum son yıllarda düzeldi, Almanya’da İlâhiyat Fakülteleri açıldı, İslâm din dersi öğretmeni yetiştiriliyor. Bazı sorunları çaba ve zaman çözüyor. Doğru din dersi hakkında bilgi veren Etik derslerinin Berlin’de okullarda ders olarak konmasında, toplantılara katılarak çok katkı sağladım, çaba gösterdim. Davranış ve inanca not verilmiyor, aşırı rekabet ve yalnız başarı beklenen okul sisteminde Etik ilkeleri oldukça önem kazanıyor. Bu derste başarılı olan öğrenciler kavga esnasında, problem çözümünde uzlaştırma görevi alıyorlar. Okullarda bu öğrencilerin katkısı ile şiddet azaldı. 

Almanya’da Cumhurbaşkanı Joachim Gauck seçilmeden önce konuşulan konuları düşünüyorum. Cumhurun, halkın başkanı tarafsızlığını korumalı, herhangi bir partiye ait olmamalı. Azınlık haklarına saygı göstermeli. Daha önce İslâm da Avrupa’ya aittir, diyen eski Alman Cumhurbaşkanı eleştiriye maruz kalmıştı.

İslâm değil, ama Müslümanlar da Avrupa’ya ait tartışması açıldı. Yalnız Müslümanlar Viyana kapılarına kadar 600 yıl orada yaşamadı. İslâm Devletinde Cordoba-İspanya’da ilmin ve kadınlara verilen eşit hakları hatırlandı. Bilim insanları, tarihçiler, yazarlar tarihten gerçekleri siyasetçilerin gözleri önüne getirdi, 12. yüzyılda diğer Avrupa ülkelerinde kadınların yüksek tahsil yapması yasaklanırken, İslâm Devleti Cordoba ve Roma’da kadınlar yüksek tahsil yapıyordu.

Ateistlere, diğer dinde olan insanlara karşı hoşgörülü olma. Trafik lâmbası kırmızıyı gösterince duran Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’i hatırlayan halk var Türkiye’de.

Seçmenler, sağcısı solcusu, dincisi dinsizi Ekmeleddin Bey’in cumhurbaşkanı olması için elinden geleni yapmalıdır. Avrupa’da yaşayan Yurtdışı Türkleri akıl ve mantık süzgecinden geçirerek seçime gitmeli. Tek kendi oyuyla Federal Almanya Başbakanı olduğu söylenen Konrad Adenauer’i hatırlayarak, bir tek oyun önemini kavrayarak seçime gitmeli.

Birleşmekten kuvvet güç doğar.

Hoşça kalın! 

İlter Gözkaya-Holzhey                           

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.