FIRTINA YAKLAŞIYOR!

ABONE OL
19:02 - 01/10/2020 19:02
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Ekonomik büyümede rekor olmuş.. Kim nasıl ne şekilde neye göre hesaplıyorsa, birileri Türk halkıyla, sokaktaki vatandaşla dalga geçiyor.!Düşük kur yüksek faizle, ithalata dayalı, ihracatla büyüyen ekonomi! İstihdam yaratmayan Türk halkına yansımayan gelir artışı!

Yandaş medya; ihracattaki artışı yazıyor ama bir kaç misli artan ithalat rakamlarını gizliyor…
Dolar milyonerlerin arttığı, işsizliğini yoksulluğun kol gezdiği, fuhşun, ahlaksızlığın her yeri sarmaladığı ülke gerçeği, yine örtülüyor.!

Bunlara rağmen ne yapılıyor? Yandaş olmayanları eleştirmeye devam ediyorlar!
Öfke kaynaklı hitabet sanatı ile basın özgürlüğü idealini yerle bir etmeye devam ediyor!

Ülkenin temel sorunları konusundaki bazı yorumları beğenmemiş anlaşılan; siyasi gerginliğin piyasalarda yarattığı olumsuz etkileri de görünce hıncını köşe yazarlarından çıkarıyor..

Eleştiren birkaç köşe yazısından hareket ederek, ilerde muhtemelen pişmanlıkla hatırlayacağı kariyerinin talihsiz konuşmasını yapmaya devam ediyor.

Ne demişti; kov gitsin!
Medya patronlarına; “Diyeceksin ki ‘Sen bunun sorumlususun arkadaş’… Niye? Çünkü ülkeyi germeye, ekonomiyi germeye hakkı yok!” “Herkes fikrini söylemekte serbesttir. Tabii söyle ama o insanlara da o kalemleri teslim edenler der ki ‘kusura bakma kardeşim bizim dükkânda sana yer yok!’ Çünkü herkes vitrinine lâyık olanı koyar.”

Mesaj yeterince açıktır. Açıkça şunu demek istiyor: “Köşe yazarının liyakat normlarını benden soracaksın, buna uymayanları vitrinine koymayacaksın, kovacaksın!”

Çünkü medya yazdığı için piyasalar bozulmadı.

Borsa bir haftada 54 binden 48 binlere indiği, dolar 1.52’den 1.56 düzeyine yükseldiği için haber ve yazı konusu oldu.

Medya kötü yazınca ekonomi kötü gitmez.
Türkiye’deki durum kötü yönetimin doğurduğu sarsıntıdır.

İktidar aylardan beri ülkenin istikrarına zarar verecek siyasi kumarlar oynuyor. Bunca sorumsuzluğu yap sonra bir iç ve dış bol harcırahlı gezilerle, konuşmalarla bütün sıkıntılardan kurtul; böyle bir sihirbazlık yeteneğine hiçbir iktidar sahip olamaz.

Nitekim Financial Times gazetesi “Yabancı yatırımcılar Türkiye’de işlerin iyiye gideceğine ikna olmadı” diye yazmıştı.

AKP özellikle son bir yılda yaptıkları ile kurumları birbirine düşürdü. Bu yetmiyor gibi kurumların kendi içlerinde de çatışmaları, kutuplaşmaları körükledi.

Cumhuriyet tarihinin kâğıt üstünde en sorunsuz iktidarı vehimleri ile, saplantıları ile sürekli sorun üreterek hem kendi rahatını kaçırıyor, hem ülkenin…

2010 yılında Türkiye’yi beğenmediği yazarları patronlarını korkutarak işten attırmaya çalışan bir zihniyet yönetiyor.

Oysa bu Cumhuriyet, Avrupa belâlı diktatörlerin elinde nefes darlığı çekerken “Basın özgürlüğünden doğan sakıncaları ortadan kaldıracak araç yine basın özgürlüğünün kendisidir” diyen bir anlayışla yola çıkmıştı.

Fırtına öncesi sessizlik vardır. Hatta güneşli güzel bir hava olur. Herkes yanılır. Sonrasında kopacak olanlar konusunu düşünmez bile. Depremler de öyle olur genellikle. Kimse ciddiye almaz işaretleri.

Hatırlarsanız bu köşe de AKP’nin iktidara gelişini; biz Atlantik ötesinde planlanan ve Irak işgali Afganistan işgali gibi İslam ülkelerine yönelik operasyonlarda Türk toplumunu sindirecek, etkisizleştirecek bir proje olduğundan bahsetmiştik. ABD’nin; salyalı sümüklü ucube birini de din adamı kimliği altında ekonomik yönden güçlendirecek ve Afrika, Asya ülkelerinde Türk okulları adı altında CIA irtibat ofisleri oluşturacağını söylemiştik.

Saf ve temiz iyi niyetli bazı Müslümanlardan tepki göstermişti.

Milliyetçi lider, bir anda Atlantik ötesinin talepleri doğrultusunda seçim kararı almıştı. Zaten iktidarında DPT’ye türbanlılar ve köpekler giremez gibi garip uygulamalar da bulunan Ecevit’in önünde elpençe duran profili ile Türk milliyetçilerini kilitlemişti..

Sıra İslami kesimin denetim ve kontrol altına alınması gerekiyordu. Afganlı liderin dizinin dibinde biat eden İslamcı kişiyi görünce, para hırsını şöhret hırsını da keşfedince, İslamcı camiayı kontrol edebilecek ekibi de bulmuşlardı. Proje böyle başladı böyle yürüdü ve yürüyor.

GüNüN SöZü: Fırtınaya yakalanmadan önce tedbirini al.

Prof. Dr. Nurullah Aydın
Gazi Ü. İletişim Fakültesi Radyo-Televizyon ve Sinema Bölümü Öğr. Gör.

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.