ERMENİ SOYKIRIMI ŞOVLARI
Adına “Ermeni soykırımı” diyelim, “Ermeni tehciri” diyelim veya “Zorunlu göç” diyelim, ne dersek diyelim ortada bir insanlık faciası olduğunu kimse inkar edemez.
Önümüzdeki günlerde, 24 Nisan 1915’de Ermeni aydınların sürülmesinin ve çoğunun katedilmesinin 100. yıl dönümü. Bu tarih Ermeni tehcirinin başlangıcı sayılmakta ve başta Ermenistan olmak üzere Dünya’nın değişik ülkelerinde “Ermeni Soykırımı Anma Günü” olarak anılmaktadır.
Bu kapsamda Münih’te de yaklaşık bir aydır değişik etkinlikler sürmektedir. Ermeniler, kentin en büyük kültür merkezi Gasteig’da resim sergileri, film gösterileri ve sempozyumlarla 100. yılı anılmaktadır. Bu etkinlikler Alman tarafının büyük ilgisini çekmekte ve doğal olarak burada mazlum durumunda görünen Ermeni tarafına daha büyük sempati duyulmaktadır.
Peki bu durumda Türk tarafı ne mi yapmaktadır? Camilerde “Ermeni soykırımı yoktur” diyen cemaatlere, Türk bilim adamları “Ermeni soykırımı”’nın olmadığını ellerindeki belgelerle anlatmaktadır.
Her iki tarafın bu çalışmaları da tabii ki karşılığını görmektedir. Bugün Avrupa’da sokaklarda insanlara mikrofon uzatıp Türklerin “Ermeni Soykırımı” yapıp yapmadıklarını sorsanız, yüzde 99’u “Evet yapmışlar” derler. Sizin o “Arşivleri açtık”, “Onlar Rus savaşında sırtımızdan vurmuşlardı” veya Ermeni çetelerin yaptıkları Türk katliamlarını tüm Ermenilere mal ederek “Birinci Dünya Savaşı sırasında Rus orduları ile ittifak yapan Taşnak, Hınçak, Ramgavar adlı Ermeni çetelerinin, Erzincan’ın ve Erzurum’da toplu katliamlar yapmışlardı” argümanlarınız, o camilerde topladığınız cemaatler dışında hiç kimseyi etkilememektedir.
Türk tarafı elinde gerçekten sağlam belgeler varsa, niye bir Alman Basın Kulübünde, Bavyera Parlamentosu’nda veya diğer uluslararası platformlarda toplantı düzenleyip, Alman basınının karşısına çıkıp, haklılığını kanıtlayamamaktır. Elimizde sağlam deliller eksikliği mi yoksa öz güven eksikliğimiz mi var?
Bizim gece gündüz “Soykırım yapmadık” dememizle, Ermeni soykırımı iddialarına karşı camilerde veya Türk derneklerinde düzenlenen karşı şovlarla bu işler olmaz. Adama sorarlar, o zamanlar Ermeni çetelerin yaptıkları yüzünden bebek, çoluk çocuk veya kadın, yaşlı demeden binlerce insanı nasıl cezalandırırsınız? Hem de devlet olarak… Bugün PKK’nın yaptığı katliamlar yüzünden, tüm Kürtleri cezalandırmayı veya bir yerlere sürmeyi düşünebilir miydiniz? Devlet bu kadar mantıksız bir harekete girebilir mi? Devlet, eşkıya yüzünden kendi vatandaşlarını topluca cezalandırabilir mi? Bu konularda biraz kafa yoralım, empati yapmaya çalışalım.
Ve de Türk tarafı bu konuda gerçekten de kendini haklı görüyorsa, daha sağlam ve inandırıcı delillerle Dünya kamuoyunu aydınlatmalıdır ki bizler de bu zandan kurtulalım…
Ahmet İNCEL
