0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

DUA 2016 

Allah’ım, oruçlarımızı rızana uygun olarak tutmayı bizlere nasip eyle, nice bereketli ve mutluluk dolu Ramazanlara ulaşmayı ve o Ramazanları da dolu dolu yaşamayı bizlere nasip eyle,

Allah‘ım, oruç tutmanın sadece aç kalmak, susuz kalmak olmadığının şuuruna varanlardan eyle bizi, 

Allah’ım, gıybeti, dedikoduyu, insanları aşağılamayı, küfürlü sözler söylemeyi, gururu- kibiri, alay etmeyi, hümeze ve lümezeyi yasaklıyorsun. Bunların ateşin odunu yaktığı gibi amelleri yakacağını söylüyorsun. Ama bizlere bu söylenenler masalmış gibi geliyor. Kul olduğumuzun farkına bile varmadan acımasızca birbirimize saldırıyor, rencide ediyoruz, birbirimizin kalbini kırıyoruz; bizlere bu mübarek ayda ahlaki yüceliş iradesi, azmi ve gayreti nasip eyle. 

Allah’ım, Yaratan’a değil de para atana hizmet ediyoruz. Senin dininin değil de kendi uydurduğumuz dinimizin buyruklarına tabi oluyoruz. Paramızın, mevkiimizin gücüyle Müslümanları köleleştiren Müslüman kimlikli şımarık insanlarız bizler; bizlere hidayet nasip eyle…

Allah’ım, hani „Ey iman edenler iman ediniz“ diyorsun ya, bu iman nasıl bir imandır üzerinde düşünmüyoruz bile. Aklımızı devre dışı bırakarak senin dinine sanki akılsızlık diniymiş gibi davranıyoruz. Aklımızı mezhep imamlarımıza, şeyhlerimize, abilerimize, efendilerimize, siyasi liderlerimize kiraya vererek; kimimiz harici mantığıyla, kimimiz çilekeş mürid mantığıyla, kimimiz bilmediğini de bilmeyen aptal, yobaz, kimliksiz kişiliksiz köle mantığıyla sana ulaşmaya çalışıyoruz; Bizleri aklını çalıştıran/kullanan ve bu çalışan akılla vahyi yöreye ve şartlara göre kullarının istifadesine sunan inançlı, azimli ve cesaretli kullarından eyle. 

Allah’ım, sen diyorsun ya,” İbadetlerde kolaylık esastır.” diye; bizler Senin bu söylediğine itibar etmiyoruz. Atalarımızın- babalarımızın, imamlarımızın söyledikleri bize daha cazip geliyor. Onlar “İbadette zorluk esastır.” diyorlar, “Ne kadar çok zorlanırsanız o kadar çok sevap alırsınız.” diyorlar, rekât sayısına göre namaz kılmanın daha çok sevap olacağını söylüyorlar. O yüzden bizler kandil gecelerinde yüzlerce rekât namaz kılıyoruz. Elimizde zikirmatikle binlerce kez Senin ismini zikrediyoruz, Peygamberimize salavat getiriyoruz, sokakta yürürken bile yapıyoruz bu işi, çetelesini de tutuyoruz. Rekâtlarda hangi sure okunacak onun bile çetelesini tutuyoruz daha çok sevap için. 
Hacc’a gittiğimizde Arafat Dağı’nın tepesinde bütün günahlarımızın kalacağını ve günahsız olarak geriye döneceğimizi söylüyorlar, biz de bunun için her sene hacca gidiyoruz. 
Paralarımızı fakir fukaraya vereceğimize, yetime yoksula yardım edeceğimize, sosyal kurumlar kurarak, üniversiteler kurarak, öğrenci yurtları açarak, medya alanında söz sahibi olmak için yatırımlar yaparak, hastaneler kurarak oralarda fakir fukaranın, kimsesizlerin tedavi edilmesi için gayretler sarf etmek yerine her sene hacca giderek ve Arafat‘ta günahlarımızı bırakarak geriye geliyoruz. 
Seneye biriken günahlarımız için aynı eylemi tekrar ediyoruz, hatta günde 18, 19, 20 saat yerine göre 22 saat oruç bile tutuyoruz; atalarımızın-babalarımızın, şeyhlerimizin, abilerimizin, efendilerimizin, siyasi liderlerimizin bu nurlu ve bereketli (!) yolundan ayırma bizi. 

Allah’ım, kalplerinin İslâm’a ısındırılması gerektiğini söylediğin bir toplumda yaşıyoruz. Allah’ım o toplumun şuurunda olan onlarla kucaklaşmak ve yardımlaşmak görevinin farkında olan, en önemlisi de Senin verdiği o eşsiz nimetlerin farkında olan, bilgiyle, bilinçle, iradeyle kucaklaşmış bir inancın mensubu olmayı nasip eyle…

Amin…

RÜŞTÜ KAM