DİNDAR ERDOĞAN, KÂFİR SARKOZY

ABONE OL
18:53 - 01/10/2020 18:53
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Fransız Parlamentosu’ndaki son Soykırımı İnkâr Yasası olayı bence tüm tarafları mutlu edecek bir sonla sonuçlanıyor. Cezayirli-Tunuslu karışımı Fransız milletvekili Valérie Boyer yasa tasarısını meclise getirdiği için Marsilyalı Ermeni kökenli seçmenlerinin gözüne girdi. Yasayı tasarısını kabul eden iktidar milletvekilleri de aynı kesim gözünde artı değer kazandı. Dolayısıyla Nicolas Sarkozy oy oranını artırdı. Bu yasayı Anayasa mahkemesine götürmek için imza atan 77 senatör ve 65 milletvekili de Fransa’nın fikir özgürlüğü ve demokrasiye verdiği önemi gösterdikleri için büyük artı kazandılar. Olayın Türkiye boyutuna bakınca; Türkiye ”bak baskı yaptık, yasayı Anayasa mahkemesine götürttük” tavrıyla kendine pay biçerek havalara giriyor. Türkiye’de BDP haricindeki tüm partiler bu konudaki tavırlarıyla seçmenlerinden artı değer kazandılar. Bir de protesto eylemlerine katılan halk ta ”eylemlerimiz ses getirdi” duygusuyla mutlu. Kısacası mahkeme ne karar çıkarırsa çıkarsın, bu olaydan herkes bir şekilde karlı çıktı. Ama sorun çözülmedi ve hala ortada çözülmeyi bekliyor.

Bu tartışmalar çerçevesinde Sarkozy’nin oğlu için devletin jetini tahsis ettiği haberi ortaya çıktı. Cumhurbaşkanlığı Sarayı ise Sarkozy’nin makam uçağının Ukrayna’ya gidip gelmesi için kendi cebinden 7.600 Euro ödediğini açıkladı. Falcon tipi bu tür bir özel uçağın 1 saatliğine kiralanması için 5 bin Euro ödenmesi gerektiğini yazan gazete, Fransa’dan kalkan ve Ukrayna’dan yolcusunu aldıktan sonra tekrar ülkeye geri dönen uçağın kira maliyetinin 40 bin Euro civarında olduğuna dikkat çekti. Sarkozy’nin, 26 yaşındaki oğlu Pierre Sarkozy, Ukrayna’da gıda zehirlenmesi teşhisiyle hastaneye kaldırılmıştı. Önce kendi evinin önünü süpür sonra komşuya laf et. Bu konuda ahkâm kesebilecek en son Türk hükümetidir.

Acaba, Başbakan Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Katar Emiri Şeyh Hamid bin Halife Al Thani’nin kızının düğününe özel davetlisi olarak Doha’ya gittiğinde kaç para ödedi?

Yine Emine Erdoğan, Crans Montana Forumu’nda kendisine verilen ödülü almak üzere Brüksel’e giderken, ”Başbakanlık’a ait” Ata uçağını kullanmış, kızı Sümeyye’nin de yanında olduğu gezide Emine Erdoğan için uçakta “doğum günü partisi” düzenlenmişti. Bu uçuşun ücretini kim ödedi acaba?

Şimdi bu örnekleri uzatabilirim ama aklıma takılan esas konuya gelmek istiyorum. Başbakan Erdoğan ”dindar nesiller yetiştirmek istiyorum” diyor. Bir insanı dindar veya dinsiz yetiştirmek ne zamandan beri devletin görevleri arasına girdi? İran’ da mıyız? Türkiye Cumhuriyeti anayasasında devletin dini nedir? Hangi dine göre dindar? Türkiye’de sadece Müslümanlar yaşamıyor, Hristiyan, Musevi veya diğer dinlerden olanların dindarlığı konusu hangi dine göre olacak?

Bir ailenin evladını dindar yetiştirebilmesi için önce kendisini dindar olması ve örnek olması gerekir. Yukarıda devlet uçağının özel işlere kullanılmasını doğal olarak gören ve ”dindar bir nesil” yetiştirmek isteyen bir başbakan, öte yandan onların gözünde kâfir olarak görüldüğü halde en azından uçağın ücretinin bir bölümünü ödemiş Sarkozy…

Kimin gerçekten dindar, kimin dindar olmadığın sadece ama sadece Allah bilir. O, hükümetten ihale almak için beş vakit namaza başlayıp karısının başını örttürenleri de, şov yapmadan beş vakit namazını kılan, ama etrafında başka siyasi görüşte olduğu için dinsiz olarak nitelendirilenleri de çok iyi bilir. O dindarlıkla din tacirliğini en iyi ayırt edendir…

Ahmet İNCEL

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.