DERSİM – SEYİT RIZA – İSYAN

ABONE OL
18:19 - 01/10/2020 18:19
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

DERSİM – SEYİT RIZA – İSYAN

Dersim (Bugünkü adıyla Tunceli); yurdumuzun, “Yurdumuzun diyorum, duyuyor musun?”, Doğu Anadolu Bölgesinde bir ilimizdir.
Fırat’ın yukarı tarafındadır. Doğusundan Persuyu Vadisi, güneyinden Murat, batı ve kuzeyinden Karasu vadileriyle çevrilidir. Arazi çok engebelidir ama; yemyeşildir. Çok güzeldir, çok!
Doğasının engebeliliği onu; eskiden bu yana, gerek Hristiyanlık gerek Müslümanlıktan sonra ayaklanmacı aşiretlerin barınağı yapmıştır.

Türklerin bölgeye girişleri Malazgirt Savaşı’ndan az öncedir. Bunlar ayrı ayrı boylardandırlar.
Bölgenin, dolayısıyla Dersim’in Osmanlıya katılması 16. YY dan sonradır. Anlayacağın aradan 200 yıl geçtikten sonra katılmışlardır Osmanlı topraklarına.
Aşağı yukarı bir 300 yıl sonra (1847) sancak yapılan Dersim, Erzurum Eyaleti’ne bağlanmıştır. 1879 da vilayet, 1886 da yeniden sancak yapılmış, bu kez Mamuratülaziz’e bağlanmıştır. Mamuratülaziz’e, bugünün Elazığ’ına…
Nedenini bana değil, Osmanlıya soracaksın.
Yeniden il yapılması TBMM nin bölgede yaptığı idari düzenlemeyle 1922 Koçgiri ayaklanmasından sonradır. 1926 da yeniden ilçe yapılır. 1936 da yeniden il olur ve Tunceli adını alır.

SEYİT RIZA – SEY RIZA

Kırmanciler ona Sey Rıza diyorlar.
 Varsayıma göre, 1863 yılında Pulur’un Lirtik Köyü’nde doğmuştur. 15 Kasım 1937 de, Harput’ta asılarak ölmüştür.
Kimine göre isyancı, kimine göre derebeyi, kimine göre toprak ağası, kimine göre şakidir Seyit Rıza. Kürtler ona Kürdistan Dersim Generali diyorlar.  Kırmanciye’nin, yani Kürdistan’ın ruhani önderi sayanlar da var onu. Öyle ya da böyle o;  Dersim 38 in sembolüdür. 

Şeyh Hesenu (Hesenan) aşiretinin Yukarı Abbasan kabilesindendendir.  Seyit İbrahim’in dördüncü ve en küçük oğludur. 
Seyit Rıza, Batı Dersim aşiretleri içerisinde sözü geçen bir aşiret önderiydi.  Yol göstericisi, kendisiyle beraber Elazığ’da idam edilen, Kures Ocağı Pirlerinden Uşene Seydi’dir.  
Kürtlerin gözünde Evlad-ı Kerbeladır. Suçsuzdur. 

İSYANLAR – AYAKLANMALAR

Bu bölgede isyanlar, hemen hemen, aralıksızdırlar.
Yapılan her düzenlemeden sonra ayaklanır, isyan eder bölge halkı. Önlerinde Seyitleri…
Osmanlı bu Seyitlerle başedebilmek amacıyla onlara rütbe ve nişanlar dağıtsa da elini verince kolunu da alamaz.
Koçgiri ve Şamusaklı Aşiretlerinin ayaklanmaları en ünlülerindendir bu ayaklanmaların.
Osmanlının aldığı önlemlerin hiçbiri getiremedi isyanların sonunu.
Kurtuluş Savaşı sırasında, 1921 de yeniden ayaklandılar Koçgirililer. Bu ayaklanmaya tüm bölgenin katılmadığını belirtmek zorundayız. Buna Kurtuluş Savaşı yanlısı Diyap Ağa’nın katkılarını da…
Bölgenin dirlik ve düzenliğinin sağlanmasına büyük önem verildi cumhuriyetin gençlik yıllarında.
Tüm bunlara karşın “Dersim Generali Seyit Rıza”, İngizlerden aldığı destekle 1937 de yeniden ayaklandı.
Ne yapsındı Genç Cumhuriyet? Tüm bu yaşananların izleyicisi mi olsaydı? Doğrusu bu muydu?
Öyle yapılmadı. 4. Ordu Müfettişliği kuruldu. Müfettişliğe düzenin sağlanması görevi verildi.
Kureyşan, Haydaran, Yusufhan ve Demenan aşiretlerinden 5000 kişilik bu isyancıların üstüne gidildi. 
20 – 21 Mart 1937 de denetimi kesin olarak sağlayan güvenlik güçleri isyanı bastırdılar.
Güvenlik güçlerinin isyancılara karşı girişimlerinden suçu olmayan bölge halkı da çok zarar görmüş, suçsuz günahsız yurttaşlarımız da canlarını vermişlerdir.

“Bu durumun tek suçlusu devlettir.” diyebilmek için insanın kafatasının içindeki organına beyin olmaması gerekir.
O suçu günahı olmayanların vebali, daha çok, bu isyanı başlatanların boyunlarındadır.
Bana, kendisine isyan edenlere boyun eğen tek devlet gösterebilir misiniz yerkürede?
Bu kadar uzak tarihlere gitmeden önce hele bir Maraş’a gelin! Çorum’a, Malatya’ya, Sivas’a gelin hele bir! Uludere’yi sakın ha unutmayın!
O katliamlara seyirci kalan devletten isteyin özür dilemeyi.
Özürü devlet dilesin!
Maraş’tan, Çorum’dan, Malatya’dan, Sivas’tan. Uludere’nin acılı analarından… Devlet…
Devlet kim mi?
Herhalde CHP değil…


Hasan Arslan

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.