DARBE Mİ KALKIŞMA MI? KİM İÇİN? NEDEN?

ABONE OL
18:10 - 01/10/2020 18:10
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

DARBE Mİ KALKIŞMA MI? KİM İÇİN? NEDEN?

Konu hakkında düşündüklerimi, konuyu nasıl anladığımı ve yorumladığımı yazmaya başlamadan önce şu gerçeğin altını koyu bir biçimde çizmeliyim.

Darbe; nereden gelirse gelsin, ister askerî ister sivil olsun, ayrım yapılmadan reddedilmesi zorunlu bir girişimdir. Onun iyisi yoktur. Darbe demokrasinin düşmanıdır.

Darbe kötüdür. Ona karşı olmak demokrasiden, insan haklarından ve özgürlüklerden yana olmak demektir.

Yurdunu, ulusunu, insanlarını, dünyayı ve insanlığı seven her aklı başında insan da darbelere karşıdır.

Bu girişten sonra 15 Temmuz 2016 yı 16 Temmuz 2016 ya bağlayan günün gecesine, o günün saat 22.00 sine dönelim. 

Görsel basının askerin Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet Köprülerinden Avrupa’ya geçişleri yasakladığı haberini ve köprüler üzerinde konuşlanan tankları göstererek verdiği haberler başlar başlamaz; “Cep telefonum sabaha değin susmadı.” desem abartmış olmam. Beni arayanlar ve ne olup bittiğini anlamaya çalışan tanıdıklarımdılar.

Yorumlayamadım başlangıçta. Ama; bu şaşkınlığım uzun sürmedi.

Kuşkulanmaya başladım.

Bu kalkışmanın (Buna darbe dememem son derece bilinçlidir. HA) düzmece olduğu kuşkusuydu bu.

Bu kuşkum gece yarısına doğru inanca dönüştü. 

Bu düzmece kalkışmanın senaryosunu kimin yazdığını araştırmacı arkadaşlar gün ışığına çıkaracaklardır. Asla kuşkum yok. Bu işi onlara bırakalım ve bekleyelim.

Evet! İnsanlar yaşamlarını yitirdiler. Ancak; bu işi siyasî emelleri için düzenleyen arka plan senaristleri için bu kalkışmadan elde edecekleri sonuç insan yaşamının önündedir. Ölenler ölürler, kalan sağlar yeter onlara. Kalan sağlarla gerçekleştirdikleri, gerçekleştirecekleri işbirliğidir önemli olan. Bu; bugüne değin hep böyle oldu, bundan sonra da hep böyle olacaktır. 

Çünkü; kendi şahsî menfaatlerini müstevlîlerin siyasî emelleriyle tevhid eden gaflet, dalâlet ve ihanet erbabı bütün ahvâl ve şerâitte onların hizmetindedirler.

“Bu kalkışma kimin elini güçlendirmiştir?” diye sorsam nasıl bir yanıt alırım?

Eli güçlenen bu siyasî erk kimdir? Kimin hizmetindedir? Hangi projede eş başkanlık verilmiştir bu erke? Neden?

İngiltere kimdir? ABD nedir? Fransa nerededir? Nerelerde at oynatırlar bunlar? Ne zamandan beri?

O zaman bu zaman hangi darbeler, hangi kalkışmalar nerelerde, ne zaman yaşanmışlardır?

Bu darbelerin, bu kalkışmaların arka planında kimin eli kimin cebindedir?

15 / 16 Temmuz 2016 da, bir kez daha, bu eller kimi ceplere girmişler ve o ceplere bir şeyler bırakmışlar mıdır?

O ceplere bıraktıkları şeylerin karşılığı olarak neleri alacaklardır yurdumuzdan ve yurdumuz insanından?

Bekleyelim! Bugün yarına çıkacak ve yarın bugünü yıkacaktır.

Hiçbir gerçek sonsuza değin gizlenemez.

Göreceğiz.

Hasan Arslan

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.