ÇOCUK, SUÇ VE SPOR

ABONE OL
11:45 - 23/10/2020 11:45
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Beden Eğitimi ve Spor kavramı bilindiği üzere son yıllarda sadece sportif yarışmalara değil çok farklı amacada hizmet etmektedir, bunlardan bir tanesi de hiç kuşkusuz suç işleyen ve risk altındaki çocukların rehabilitasyonunda sporun kullanılması ve toplumların daha sağlıklı bireylerden oluşmasına hizmet etme anlayışıdır.

Bu doğrultuda özellikle gelişmiş ülkelerde ortaya çıkan gençlikle ilgili farklı sorunları çözmede sporun kullanılması özellikle yaşadığımız ülke olan Federal Almanya da ülkenin spor otoriteleri yanı sıra kulüpler tarafından da kavranmış olması oldukça önemli işlevleri yerine getirmektedir, Şöyle ki;
 
Almanya’da, kulüplerin kendi çevresinde bulunan ve risk altındaki gençleri hedef alan çalışmaları   ve bu çalışmaların sonuçları oldukça ilginç olup hem Almanya’daki spor kulüplerimize ve hem de ülkemiz içinde örnek bir çalışma alanı olarak ta düşünülebilir.
 
Örnek verecek olursak; Bremen eyaletinde bulunan bir gençlik ve spor kulübünde sporun her türlü dalının yanı sıra özellikle risk altındaki gençlere eğitim veren ve onların toplumda tekrar normal davranışlar içerisinde olmalarını sağlayan bir birim oluşturulmuştur. Bu birim Eyalet Çocuk ve Gençlik mahkemesi yargıçlarından Sosyologlardan Pedagoglardan Spor Eğitmenlerinden ve Psikologlardan oluşan bir gurup tarafından düzenli olarak yönetilmekte ve yönlendirilmektedir.
 
Federal Almanya’nın  bir göçmenler ülkesi haline geldiği bu günlerde çok farklı kültürlerden oluşan ve farklı Eyaletlerde bulunan insanların bir yığın yabancı genç insanların enerjilerini hırsızlık, uyuşturucu satma ve kullanma, gasp çete oluşturma ve başkasına zarar vererek yaşama gibi alışkanlıklarından dolayı yaşamlarının en güzel dönemlerini ceza evlerinde geçirip süresi dolunca da kendi ülkesine gönderilmeyle son bulan hem kendilerine ve hem de ailelerine zarar veren hazin bir tablo ile karşı karşıya kalmaktadırlar.  Oysa binbir umutlarla ve bin bir zorluklarla buralara kadar gelen bu insanların uyum sorunlarının bir an önce çözüme ulaştırılması kaçınılmaz olmuştur.
 
Bu konu ile ilgili genel görüşlere girmeden önce Almanya da ki sporun nasıl örgütlendiği ve hangi işlevin hangi kurum tarafından yerine getirildiği konusuna kısaca bir açıklık getirmek istiyorum.
 
Almanya’da suça yönelen ve risk altındaki gençlere yönelik sosyal destek sistemi
 
Almanya da Sporun örgütlenmesi en son değişiklikle birlikte tek bir çatı altında toplanarak Deutsche Olımpische Sport Bund (DOSB) olarak faaliyetlerini sürdürmektedir, bu kuruluşun bünyesine alınan Deutsche Sport Jugend (Alman Gençlik Müdürlüğü) her eyalete örgütlü olarak Landes Sport Jugend (LSJ) adı altında faaliyet gösterir. Bu kurum 0 ila 26 yaş çocuk-genç, bayan-erkek, yerli ya da yabancı ayrımı yapmaksızın o yaş aralığındaki gençliğin sportif, kültürel ve sosyal gelişimi için katkı koyar. Ve özelliklede son yıllarda Almanya’da yaşayan farklı kültürlerin uyum sorunlarına yönelik projeler üretir, gerektiğinde de farklı ülkelerle de gençlik değişimi altında faaliyetler yapar.
Almanya Gençlik ve Spor Dairesinin, Almanya’da sporun çocuk ve gençlere yönelik düzenlenen hizmetlerle bütünleştiğini görmekteyiz.
 
Almanya’da çocuk ve gençlik suçluluğunun oranı %12 dir.   Spor, binlerce çalışanı ile bu sorunu daha alt düzeye çekmek üzere son yıllarda sporu bir araç olarak kullanıldığını görmekteyiz. Örn DFB’nin (Alman Futbol Federasyonu) Futbol aracılığı ile uyum programları.
 
Gündemdeki en önemli sorunlardan biri, gençliğin geleceğe yönelik ciddi kaygılarının olmasıdır. Bu çocuk ve gençlere bugün yatırım yapılmazsa yarın ödenmesi gereken bedel bugün verilenin 10-20 katı olacağını unutmamamız gereklidir. Bu nedenle imkanları kısıtlı, risk altındaki gençlere yönelik önleme çalışmalarının, güçlendirilmesi ve çeşitlendirilmesi gerekmektedir.
 
Son yıllarda Almanya’da Dernek ve Kulüplerin bünyesinde oluşturulan futbol takımları genellikle sosyal olarak risk altında olan çocuklardan oluşmaktadır. Çalışmalar sırasında antrenör ve gözetim önemli bir fonksiyon taşımaktadır. Eğitimin baskıcı değil; karşılıklı anlama, birbirinden öğrenme şeklinde yapılandırılması ilkesi bulunmaktadır. Çalışmalara paralel olarak aileye de bilgi verilmektedir. Gençler için sadece spor bağlamında değil, diğer sorunlarına da destek olmaya çalışılmaktadır (Dersler için kurs, iş bulma desteği, spor kariyerlerinin devamlılığını sağlama vb.).
 
Spor çalışmaları bünyesinde ödül-ceza sistemi yapılandırılmıştır. Teşvik olarak gençlere, uygun zamanda genç takımlardan birinin gözetimi verilmektedir. Takım onun sözünü dinleyecek mi? Dinlemeyecek mi? Bu da gencin kişisel gelişimine destek olmaktadır.
 
Buradan Almanya’daki gerek Türk derneklerine ve gerekse Türk spor kulüplerine iletebileceğim en güzel mesaj; kendi dernek-kulüpleri bünyesinde etkinliklerini bu tür uluslararası anlayışa bağlı kalarak daha da yaygınlaşmaları ve uyuma katkı koymaları gerektiğini hatırlatmak isterim. Şayet eyaletlerindeki bu kurumlara bu koşullarla baş vururlarsa hem fiziki ve hem de ekonomik destek alabileceklerini buradan sevgili okurlarımla paylaşmak istiyorum.
 
Ayrıca Yurt dışındaki bu kulüplerimizin, ülkemizde sayıları 20-25 milyonu bulan gençliğimizin spora yönlendirilmesinde etkin bir rol almaları gerekir diye düşünüyorum. Kendi ülkemizle Almanya arasında Sportif bir köprünün kurulması gerekir düşüncesindeyim ve bu köprüyü ancak bu kulüplerle kurabiliriz.
 
Ülkemize gelince; Türkiye’de çocuk ve gençlere yönelik hizmetler farklı kurum ve kuruluşlar aracılığı ile verilmektedir. Bu kurumlar Bakanlıklar, Belediyeler, Üniversiteler, Sivil toplum kuruluşları ve Özel Şirketlerdir. İdari yapılanmadan da anlaşılacağı gibi özellikle kamu yapılanmasında her bir kurum kendi ilgi alanı çerçevesinde gençlere hizmet vermekle ve/veya politika üretmekle yükümlüdür. Sonuç olarak bütüncül ve kapsayıcı bir politik yapılanmadan söz etmek mümkün olmamaktadır.
Umarım, ülkemizdeki sporu yöneten ve yön verenlerin de artık bu alanda gereken çalışmaları başlatarak kendi çocuklarımızın daha sağlıklı, daha sorunsuz ve daha da suçtan uzak olmalarına hizmet verirler, derken tüm, okuyucularıma ve dolayısı ile tüm insanlığa sağlık mutluluk dileklerimi sunarım.

Prof. Dr. Seyhan Hasırcı
 

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.