CİNSEL TACİZLER, SAPIKLIKLAR

ABONE OL
11:51 - 23/10/2020 11:51
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

CİNSEL TACİZLER, SAPIKLIKLAR

Türkiyede son günlerde artan Kadın, Kız, Eş cinayetlerine şimdide Konyanın eski İlçesi Başbakan Davutoğlunun memleketi Karamanda Ensar Vakfında Patlak veren erkek çocuklarına Cinsel istimar olayı Türkiyenin gündemine Bomba gibi oturdu.

Kimdir bu Ensar Vakfı, nasıl bır Kurumdur? 

Kendi İnternet sayfalarının Hakkımızda bölümünden aldığım tanıtım Yazısının bir kısmında Vakıfları hakkında şunları yazmış bu ‘’ Efendiler ‘’;

ENSAR VAKFI

‘’Vakfımız; ülkemiz insanının manevî dinamiklerini zenginleştirmek, ilmi, fikri ve ahlaki yönden gelişmesine katkıda bulunmak amacıyla 1979 yılında kurulmuş ve kurulduğu günden bu güne dek bu amaca ulaşabilmek için çeşitli alanlarda faaliyet göstermiştir. Halen Türkiye genelinde onlarca şubesi ile hizmet vermekte olan vakfımız, son yıllarda ise daha kaliteli ve verimli hizmet sunabilmek için bir alanda uzmanlaşma yolunu tercih etmiş, “din ve ahlak eğitimi” ile “değerler eğitimi” konusunu ulusal ve uluslararası düzeyde kendine amaç edinmiştir.’’ Diye devam ediyor.

Bu Vakfın Web sayfasında yukarda yazılanlarla orada son yıllarda yaşanan olaylar, iddialar yaptıkları çalışmalarla tam ters orantılı!
Dindar, muhafazakâr, çalışmalarının merkezine maneviyatı, ahlakı koymuş bir Vakıfta bunlar nasıl olabilir?
Din, İbadet deyince mangalda kül bırakmayan AKP iktidarına çok yakın duran bu insanlar büyük suç işlemişlerdir hukuken ve toplum vicdanında en ağır şekilde yargılanmaları gerekiyor.

Ama bu olmuyor, çünkü korunuyor, kollanıyorlar bu terbiyesiz din bezirgânları, sözde ahlak zabıtaları.
Ahlak öğretecek insanların önce kendilerinin ahlaklı, terbiyeli, eğitimli sağlam karakterde olmaları gerekir.

Neden bunlar oluyor Türkiyede?

Çünkü insanlarımızın ezici bir çoğunluğu cinsel olarak açlar halk arasındaki tabiriyle abazanlar.

Çocuklara sarkan insanları ruhen hasta insanlar olarak görmek lazım. Bunlar Küçüklüklerinde hep yasaklarla büyümüşler, dogma şeylerle korkutulmuşlardır. Erkekse kadına, kadınsa erkeğe yanaşamamışlar bir Flört dahi edememiş insanlardır bunlar.
Taciz, gücün ve kontrolun suistimalidir. Tacizciler pozisyonları itibarıyla kendilerini ‘’ güçlü’’ hissetselerde çok zayıf insanlardır.

Yetişkinler hepimizin bildiği gibi pozisyonları olmasa bile çocuklardan fiziksel olarak daha güçlüdürler. İşte bu gücüde pis emelleri için silah olarak kullanırlar.

Cinsel taciz cinsel açlığın yanısıra güç ve kontrol hissetmektir aynı zamanda.
Öyle bir toplumuzki cinsel açlığı duymak hissettirmek karşı cinsle bunu abartmadan mutlu bir beraberliğe götürmek, taşımak medeni biçimde yaşamak hep yanlış bir olay olarak görülmektedir. 

Ne yazıkki geri kalmış toplumlarda genelliklede İslam ve Şark coğrafyasında cinsellikle ilgili çok şey tabu olarak kalmaktadır.
Yasaklarla büyüyen özgürlük ortamından uzak kalmış insanlardan ne beklenir?  Oysaki cinsellik, Flört bir insanın en tabii, insani ihtiyacıdır. Cinsel açlığı dinsel ve toplumsal baskıyla bastırmanın yanısıra, yanlış aile ve okul eğitimi bu tip sapıklıkları yanında getirmektedir.

Cinsel tacize, istismara uğrayan çocuklara gelince her Taciz, tacize uğramış çocuğa çocuğa yıllarca sürecek hatta her hatırlayışında hafızasından asla silinemeyecek acı ve stres yaşatacak onun hayatını mahvedecektir.
Tacize uğrayan çocuklar ileriki yıllarda yetişkin olduklarında birçoğu bununla başedemeyip hayata küsmekte, mutsuz bir birey olarak yaşamakta hatta yaşamına son bile vermektedir.

Cinsel taciz travmatik etkileri en şiddetli olan olayların başında gelir. Bu psikolojik Travmayı atlatmak çok zor bir olaydır.
Durum bu kadar ağır suç bu kadar büyükken ülke genelinde tüm bu sapıkların sırf iktidara yakın oldukları için yargılanmamaları ya da cezalandırılmamaları hangi vicdana sığar?

Nerde bizim ‘’dürüst, düzgün Savcılar, Hâkimler, Hukuk insanları?’’

Tüm bunlar ülkenin geldiği durumu gözler önüne seriyor ve özetliyor.

Çocukların cinsel istismarına son vermek için toplumdaki bakış açısı değişmeli yetişkinlerin bilinçli ve iyi yetiştirilmeleri gerekiyor. Yoksa bu alanda da bizi büyük bir Kaos bekliyor! 

Okuyucularıma selam ve sevgilerimle…

Mehmet Tanlı

Günün sözü: Herkesin üç kişiliği vardır: Ortaya çıkardığı, sahip olduğu ve sahip olduğunu sandığı…- Alphonse Karr

 

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.