CHP, MHP VE HDP UZLAŞMALI VE HÜKÜMET KURMALILAR
Cumhuriyet tarihinde önemli bir yeri olan 7 Haziran seçimleri de geride kaldı. Sandıktan çıkan sonuç Türkiye için hiçte fena değil.
Halkın yüzde altmışı ülkeyi kendine özgü yöneten kibir ve keyfiyet girdabına girmiş, bireysel özgürlükleri kısıtlayan, özel hayata kadar karışan insanları bunaltan AKP ye ve Erdoğan’ın tek adamlığına hayır dedi.
AKP artık tek başına Hükümet kuramayacak. Seçimlerden öncede hiç bir Parti AKP ile Koalisyonda beraber olmayacağız sözü vermişti.
İşin ilginç tarafı AKP ile hükümet olmak istemeyenler şu ana kadar yan yana da gelmek istemiyorlar. Olacak iş değil.
Özellikle MHP işi baştan kesti attı ama seçmenden korkmasa AKP ile de Koalisyon hükümetini kuracak gibi görünüyor.
Aslında Kurumları bu kadar hırpalanmış, toplumu kutuplaşmış, Tapelerin hafızalarda silinmediği, hukuksuzluğun başını alıp gittiği ülkede MHP ve diğer partiler ülkeyi düşünüyorsalar birleşmeliler.
Bu mümkün ve gerçekleşirse ülkede bambaşka bir hoşgörü rüzgârı esecek. İnsanlar kucaklaşacak.
AKP`nin bunalttığı Milyonlarca insan sandıkta bu üç partiye bu Misyonu, görevi vermedi mi?
İnsanlar siyasi Liderlerden bu adımı atmalarını bekliyor.
Bizde eksik olan ne yazık ki uzlaşma kültürü yani asgaride, ortada buluşmak.
Hayat, birlikte yaşam bir uzlaşma sanatıdır. Bu Politika içinde geçerlidir.
İki kez Dünya savaşında karşı karşıya gelen ve Milyonlarca insanı ölen Fransa ile Almanya bugün barışmış ve birlikte Avrupa Birliğini kurmuşlar ve aralarındaki sınırları kaldırmışlardır.
Ortada tarihi bir fırsat var. İnsan ülkenin çıkarları, bireylerin özgürlüğü, refahı, toplumsal barış, çocuklarımızın yarınları için neden uzlaşmaz?
Bence burada(bazı) Siyasi Liderlerin ve yanlarındaki bir avuç insanın kişisel hırsı, egosu, bencilliği toplumun çıkarlarının önüne geçiyor.
Bu Türkiye için büyük bir talihsizliktir ve Ortadoğu ülkelerinin ve İslam coğrafyasının kaderi olsa gerek.
Neden Avrupa’dan geri kalıyoruz sorusunun cevabı birazda burada yatıyor işte.
Yaşadığımız ve siyasi çalışmalarımdan çok iyi tanıdığım Almanya’da ise durum çok farklı. Seçim bitti mi bir SPD li CDU lu ile oturup birlikte Çay, Kahve, Bira içebiliyor. Tepede ise Koalisyonlar kuruluyor. Akıl ve Mantık neyi emrediyorsa o yapılıyor.
Duygusallık, bencillik bir kenara atılıyor. İyi çalışan Koalisyonlar ülkeyi yarınlara taşır. Koalisyonlardan korkmamak lazım.
Hükümet seçeneklerine girmek ve kimseye akıl vermek istemiyorum ama gönlümde yatan Kılıçdaroğlu Başkanlığında kurulacak bir CHP MHP HDP Koalisyonudur. Böyle bir Hükümet Türkiye’yi düzlüğe çıkarır.
Türkiye’de şu anda bambaşka bir Atmosfer var, ortada yeni bir hükümet olmasa da ülke daha ziyade muhalifler nefes aldı. AKP son yıllarda hem kendini hem de ülkeyi çok yıprattı. Onun artık dinlenmesi lazım.
Demokrasi’nin olmazsa olmazlarından biri hoşgörü, farklı olana saygıdır. Siyaset alanı uzlaşma kültürüne dayanır. Kültürel bazdaki farklılıkların kabulü ve yaşaması için siyasi alanda uzlaşmak lazım.
Toplumsal çeşitlilikler, kültürel farklılıklar, demokratik çoğulculuk ve katılımcılık bizim zenginliğimiz olarak görülmelidir.
Yaratılacak bu hoşgörü zemini siyasete de bir renklilik verecek onun inandırıcılığını ve saygınlığını artıracaktır.
AKP`nin baskıcı, yasaklayıcı totaliter bir anlayışa doğru gittiği dönemde ortaya çıkan bu seçim sonuçlarının fırsata dönüşmesi gerekiyor..
Değerli Türkiye’deki Siyasi Liderler ve onların yanındaki Kadroları unutmayınız ki Milyonlarca insan Sosyal, demokratik ve hukuk devletinin yeniden tesisi, gerçek Demokrasi, devletin tüm kurumlarını evrensel değerlere taşımak, yaraların sarılması, halkların kardeşliği, insan hakları, eşitlik, özgürlük, itibarlı bir Türkiye için birleşin diyor.
Aksi takdirde yani birleşmezseniz sizleri önce T. Erdoğan sonrada tarih affetmeyecek. .
Toplum sizlerden 17-25 Aralık’tan başlayarak tüm yolsuzlukların hesabını soracak süreci başlatmanızı, kim olursa olsun fikirlerinden dolayı haksız yere hapse atılan insanların durumunu ele almanızı, Gezide katledilen gençlerin katillerinden ve Gezide yaralanıp sağlığını kaybedenler adına hesap sormanızı bekliyor.
Günün Sözü: Aşk, coşku ve tutku olduktan sonra insan hiç sarsılmaz, bunlar olmayınca yaşam neye yarar. – Stendal
Aşk ile, Dostça selamlar…
Mehmet Tanlı
