”BU AKŞAM NASIL BİR GECE…”

ABONE OL
18:56 - 01/10/2020 18:56
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

”Bu akşam nasıl bir gece bekliyor vatandaşları?”
TRT-Türk’ün akşam haberlerinden Erciş Depremi’yle ilgili haberleri izliyorum. Haberi sunan arkadaştan duydum bu tümceyi. Yanındaki konuğa sordu bu soruyu.
Kuşkusuz, tümcenin mantıksızlığı sizin de dikkatlerinizden kaçmamıştır.

Önemli bir yayın organının ana haberlerini sunan bir basın işçisinin böyle bir mantıksızlığa düşme hakkı var mıdır sizce?
Aynı arkadaş şu tümceyi de kurdu.
”Talihsiz bir zamana denk geldi ne yazık ki?”
Hangi zaman bu durumda talihli bir zamandır acaba?
Yazın mı yaşanmalıydı bu felaket?
Gündüz mü?
Gece mi?
Öğleden önce mi, öğleden sonra mı?
”Isının bu gece +1 derece dolayında olacağı söyleniyor. Bu durumda vatandaşlar soğuktan da olumsuz etkilenecekler gibi görünüyor.” bir başka tümceydi arkadaşın kurduğu.
Soğuktan olumlu etkilenmek nasıl bir şey acaba?
Yaptığı iş konuşmak ya da yazmak olan bir kişinin işini yaparken kullandığı dile, hiç bir kural yanlışı yapmadan ve mantıksızlığa düşmeden, egemen olması bir zorunluluk değil midir?
Bu; bir zorunluluksa eğer, onlara nasıl bir dilbilgisi veriliyor da bu yanlışlar yapılabiliyorlar, bu mantıksızlıklara nasıl düşülüyor?
Eksik o yanlışları yapanlarda mı, yoksa o arkadaşlara dilimizi doğru konuşma ve yazmayı öğretemeyenlerde mi?
Bizde mi suç?
Bende mi? Sende mi? Onda mı? Kimde?
Bana göre suçun çoğu bizimdir. Öğretmenlerindir. Öğretmenin Türkçe öğretmeni olup olmadığına bakmaksızın tüm suçun onda olduğunu biliyor ve söylüyorum ben.
Haksız mıyım?
Meslek içi yetiştirme kurslarından birinde kara tahtaya tebeşirle bir açıklama yazan bir meslektaşıma ”Türkçe öğretmenin ben olsaydım seni sınıfta bırakırdım.” demek zorunda kaldığımı anımsıyorum.
O olayda katılımcıların, hemen hemen tümü, beni kınamışlar, yazım yanlışları yapan arkadaşı korumaya almışlardı.
Diyorum ki;
”Hangi dersin öğretmeni olurlarsa olsunlar tüm öğretmenlerin, görsel ve yazılı basın işçilerinin, avukatların ve yazmanların dilin kurallarına tam egemen olmaları bir zorunluluktur. Dile, onun konuşma ve yazma kurallarına tam egemen olamayanlar bu işleri yapmamalıdırlar.”
Tümceyi nasıl kurması gerektiğini bilmeyen, konuşurken ve yazarken mantıksızlıklara düşen, noktalama imlerini nasıl ne nerede kullanması gerektiğinden bîhaber bir insan bu işlerden birini yapmaya soyunmamalıdır.
Dilin konuşma ve yazma kuralları; matematiğin, fiziğin, kimyanın kuralları gibidirler. Orada ”Bana göre…”ye yer yoktur.
Haksız mıyım?
”Haksızsın!” mı dedin?
Neden?

Hasan Arslan
Türkçe Öğretmeni

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.