0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Bir kemeri kısaltmak için konuştuğum genç emekçi, teklifimden daha güzel bir çözüm önerdi, neticede düzeltildiği hiç belli olmadı.

Bana hemen açıldı, Ekrem İmamoğlu’nun ona umut verdiğini söyledi. Evlenme yoluyla Berlin’e gelmiş, üniversite bitirmiş, ama esnaf olarak çalışıyor. Günün birinde, ilerde demokratik, kuvvetler ayrılığı, birey haklarının, basın ve düşünce özgürlüğünün korunduğu bir ülke olmasını dilediği Türkiye’ye geri dönmeyi umut ediyor.

Beni hiç tanımayan bu genç beni şaşırtmıştı. Sık sık onu

Düşündüm, umudu bana da sirayet etmişti. Aynı zamanda yüksek

Tahsil yapmış beyin gücünü kaybeden Türkiye için üzüldüm.

Ne iş yaparsan yap, her işte tahsil işe yarar, daha iyi yapma becerisi kazandırır, diye genci teselli ettim.

Eve gelince, Sayıların Dili makalemde bir sayısına az yer verdiğimi fark ettim. Bir ve birden türemiş sözcükler sözlükte üç dört sayfa yer alıyor. Bilhassa deyimlerin sayısı oldukça kabarık. Ama bu yazımda ikiden önceki sayı, bu sayıyı gösteren rakam, bir tane olan, anlamında yazmak istiyorum.

İyi bir örnek olan lider milyonlarca insana umut verebilir, gelecek vaat eder. Ekrem Bey konuşması, vücut diliyle, duruşuyla yalnız gençlere değil ülkede bütün insanlara, yurttaşlarına umut verdi.

Mustafa Kemal Atatürk, Mahatma Ghandi gibi liderler de tek başına bir iken milyonları inandırmış, destek almış ve halklarına tek iken, halkı ile birlikte bağımsızlık getirmişti.

Yazarlar, öğretmenler de tek başına, bir iken binlerce insana düşünce öncülüğü yaparlar, yazılarıyla öğretirler.

İsveç’ten bir öğrenci çevre için, büyüklerin yalnız sözde değil, tutarlı kanunlar yapmasını zorlama protestosunu tek başına başladı. Sonra tüm yerkürede öğrencileri ayağa kaldırdı. Her hafta Cuma günleri protest yürüyüşleri yapıyorlar. Büyükler de sözlü, resimli, yazılı medyada durmadan tartışıyor, çevre koruma kanun önergeleri teker teker yürürlüğe giriyor.

Doğada arılar ve karıncalar teker teker çalışıyor, biri ne yapabilir demiyor, yoğun bir iş bölümü ile üretiyorlar.

Artı bir veya eksi bir olmadan matematik, tarih, fen bilimlerinde hiçbir hesap yapılamaz, kısaca sayı sistemi işlemez.

Demokrasinin temel taşlarından biri olan seçimlerde çoğunluk hesap edilir. BİR oy farkla kazanılır. Konrad Adenauer bir farkla Federal Almanya Başbakanı seçilmiştir. Kendi oyuyla kazandı, diye tarihe geçti.

Bir topluluktan tek alınan kimse birey olur. Türkiye Cumhuriyeti kuruluş ilkelerinde bireyin gelişme, söz hakkına önem verilmiştir.

Bir Alman vatandaşı olarak seyahat edenlerin, Dünya’da en çok saygı gördüğü araştırmalarda tespit ediliyor. Zira önce devleti bireye, kişiye ve onun özgürlüğüne saygı gösteriyor. Herhangi bir ülkede bir vatandaşın başına kötü bir olay gelse, hemen sahip çıkıyor.

Tarihinden aldığı dersle beyin gücünü yurdundan kaçırtmıyor, onlara hak ettikleri, becerdikleri mesleklerde iş veriyor.

Bireyin yükselmesi için her türlü imkânı sağlıyor. Demokrasi ailede başladığı için rekâbet ve seçim kampanyalarında etik, ahlâk sınırları aşılmıyor, siyasi amaç şahsiyete indirgenmiyor. Bu nedenle popülist partilere karşı direnmeye çok önem veriliyor.

Bireyin hak ve hürriyeti Alman Anayasası’nda koruma altındadır. Şöyle ki,

1. Madde:

Bireyin onuru (şeref ve haysiyet) dokunulmazdır. Tüm devlet erki ona saygı göstermek ve onu korumakla yükümlüdür.

2.Madde:

Birey, yaşam ve bedensel dokunulmazlık hakkına sahiptir. Kişi özgürlüğüne dokunulamaz. Bu haklara, ancak bir  Yasaya dayanarak müdahale edilebilir.

3.Madde:

Birey, cinsiyeti, soyu, ırkı, dili, yurdu ve kökeni, inancı, dini, ya da ayrıcalıklı kılınamaz. Kişi özürü yüzünden mağdur edilemez.

Türkiye’de CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Sosyal Demokrat Partilere tüm Dünya’da örnek olacak birliktelik sağlamış, muhalif olma dersi vermiştir. Partisini ve muhalifleri her türlü kısıtlamaya rağmen çok dilli ve renkli kılmıştır. Yaptığı iş bölümüyle yetenekler, beceriler ortaya çıkararak uyumlu, tek tek seslerden çok sesli armoni içinde BİR koro teşkil etmeyi başarmıştır.

BİR kişi ne yapabilir, demek işin kolayına kaçmaktır. Bugün sana dokunmayan bir yılan, yarın dokunabilir. Demokrasinin en büyük düşmanı boş ver, bana ne diyen bireylerdir.

Haydi gençler, Avrupa’da yaşadığı ülkelerde vatandaşlığı olan birinci nesle yardım edin. Uzun süre emekli tatili yapanlar mektupla da 26 Mayıs 2019 AB Parlamentosu Milletvekili seçimlerine katılabilir. Seyahata gidenler mektupla da seçebilir. BİR oydan ne çıkar, dedirtmeyin.

Şu andaki duyuma göre, 23 Haziran’da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçiminde İstanbullulara, BİR oyun önemini mutlaka anlatınız.

Hoşça Kalın!

İlter Gözkaya-Holzhey

Kaynak:

1. Deutsche Verfassungen, 17. Auflage

Goldmann Verlag 1985

2. Federal Almanya Cumhuriyeti Anayasası,

Concept Verlag 1999

(Türkçeye çeviri TBB)