Evet…Türk kökenli bir kişi, Federal Almanya`nın 4.cü büyük siyasi partisine eş başkan seçilmiştir ve bu, yaşlı Avrupa için gerçekten de, bir “Milat” niteliğindedir…
Evet…Bu gelişme, Federal Almanya`da ve Avrupa`da yaşayan 2.ci ve 3.cü kuşak Türkler için son derece motive edici, onları politikaya yaklaştıran bir faktor olabilecektir…
Evet…Bu gelişme, başta Federal Almanya olmak üzere, yaşlı Avrupa´nın tüm halkları üzerinde olumlu bir etki yapabilecek, onların gözünde, içlerindeki azınlıkların, özellikle de Türklerin, eşit vatandaş olarak görülmek istenmeseler bile, dikkate alınmalarını, adam yerine konmalarını sağlayabilecektir…
Tabii ki memnunuz ve hatta mutluyuz…Ve hatta, temkinli bir yaklaşımla, biraz da umutluyuz…
Ama..!
Eğer bir kişinin geçmişi, geleceğinin teminatı ise…Gelin “Cem Özdemir”ìn politik geçmişine birlikte bir göz atalım…
1994 yılında başlayan Federal Milletvekilliği döneminden aklımızda nelerin kaldığını bir gözden geçirelim…
Federal Meclise Bisikletle gelmesi…Federal Mecliste, milletvekili yemini etmek için kürsüye gelip, yemine Türkçe başlaması ve bir anda, iktidarı ile muhalefeti ile Tüm Meclisin ayağa fırlaması sonucu yarıda kesip, yemine yeniden ve Almanca olarak başlaması…
Başka..?
Tarafından hazırlanıp verilmiş ve Federal Almanya`da yaşayan göçmenlerin hayatlarını kolaylaştıracak bir kanun teklifi var mı..? Örneğin “Çifte Vatandaşlik” konusunda…Veya bir başka konuda…Var da, biz hatırlayamıyorsak, önce kendisinden, sonra herkesten özür dileriz…
Ama…!
Örneğin “Çifte Vatandaşlık” konusunda garip ve inanılması güç fısıltılar dolaşırdı, bir zamanlar TBMM kulislerinde…
Bilindiği gibi; Federal Almanya, kendi vatandaşlık kanununda, vatandaşlıktan izin alarak çıkma kaydı bulunan ülke vatandaşlarına, çifte vatandaşlık hakkı veriyor ve ” git önce kendi vatandaşlığından çık, sonra Alman vatandaşlığını al” diyor… Ama; örneğin, ABD vatandaşlarında olduğu gibi, kendi ülkesinin vatandaşlığından çıkmaları mümkün olamayanlara çifte vatandaşlığı tanımak zorunda kalıyor…İşte bu engeli aşabilmek ve Türk vatandaşlarına da çifte vatandaşlığı olabilir hale getirebilmek için TBMM`de bir çalışma başlatılıyor ve vatandaşlık kanunundaki ” Kendi istemi ve bakanlar kurulunun onayı ile Türk vatandaşlığından çıkılabilir ” ibaresi, ” Türk vatandaşı olarak doğan veya bakanlar kurulunca onaylanarak sonradan Türk vatandaşlığını alanlar, hayatlarının sonuna kadar Türk vatandaşlığından çıkamaz” şeklinde değiştirilmeğe çalışılıyor…Kanun teklifi komisyonlarda görüşülme aşamasındayken, başlarında Türk kökenli bir milletvekili ile yaklaşık 20 kadar Federal Alman milletvekilinin, TBMM`e gelerek, kanun teklifinin komisyonlardan geçmemesi için yoğun kulis yaptıkları ve hatta, başta Ermeni Soykırımı olmak üzere, azınlıklar konusu ile Türkiye`nin AB üyeliğinin engellenmesi gibi, birçok tehditlerde bulundukları anlatılmaktaydı…
Gelelim AB Parlamentosundaki faaliyetlerine…
Önce; AB Parlamentosu Yeşiller Grubu içindeki kulis faaliyetlerine…Hemen, hemen tüm Avrupalı Yeşiller Türkiye`nin AB üyeliğine karşı oldukları halde, Federal Alman Birlik90/Yeşiller bunun tersini savunur ve bu doğrultuda kulis yaparlarken kullandıklari tezler neydi dersiniz..?
” Türkiye`ye bir persfektif verilirse kendi menzilimize çekebilir, bunu bir manivela olarak kullanip…”
– Ermeni Soykırımını kabul ettirebilir…
– TSK`nin ( Türk Silahlı Kuvvetleri) ülke yönetimindeki ağırlığını kaldırır…
– Kıbrıs`da ödün verdirir…
– Güney Doğu Anadolu`da bir Federasyon kurdurabiliriz…
Bunlar kulis faaliyetleri…
Basına yansımış olan yani açıkca söyledikleri var mı..?
Var…!
Türkiye`nin resmi düzeyde, Ermenistan`a ” Uluslararası bir tarih komisyonu kurulsun, tüm ilgili ve ilgisiz ülkelerin arşivleri, kısıtlama olmaksızın açılsın, bu konu önce bilimsel olarak bir açıklığa kavuşturulsun ” diyerek davetiye çıkarttığı ancak Ermenistan`dan hiçbir cevap alamadığı dönemde ortalıklara çıkıp ” Türkiye Ermeni Soykırımını resmen tanımalıdır..! ” demesi…
Başlangıçta da dediğimiz gibi…Bu gelişme son derece olumlu diğer gelişmelere kapı Açabilir…Dikkat…Sadece Açabilir…Ancak; bir mutlakiyet vurgusu olarak ” Açacaktır…”” Sabırlı Olup ” icraata bakalım, zamanından önce aşırı sevinip, sonunda hayal kırıklığına uğramaktan sakınalım…Ve bakalım bu adım, 2009 yılındaki gerek Eyalet gerekse Federal Seçimlerde, yaklaşık 800.000 civarındaki Türk kökenli seçmenlerin oylarını ne ölçüde etkileyecek… diyebilmek için henüz çok erken ve lütfen biraz
Kalın sağlıcakla efendim…
M.Deniz Olcayto
