BİR DEVLET BÜYÜĞÜMÜZ BUYURMUŞ Kİ..!

ABONE OL
19:05 - 01/10/2020 19:05
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

 Öncelikle belirtmeliyim ki;

1 –  Aşğıdaki yazıya konu olan beyanatı şahsen duymuş değilim ama, gerek yayınlandığı gazetenin güvenilirliği, gerek söyleşiyi yapan kişiyi şahsen tanımam ve gerekse, bir tekzip gelmemiş olması, yazılanın aynen söylendiğine işaret etmektedir…
2 – Oldum olası; yurt içinde veya dışında, devlet görevi yapan veya doğrudan devleti temsil eden kişilerin, sonu politikaya çekilebilecek, polemiklere alet olabilecek beyanlardan kaçınmaları gerektiğine inanırım… Zira; çoğu kez bu türlü beyanlar, üzerinde adres yazılmamış mektuplara benzer, kapanın elinde kalır ve o da istediği adrese yollar… En son örnek, Türkiye’deki bir valimizin ettiği sözler ve o sözlerin gittiği adres…
Gelelim konumuza….
Efendim… Bir “Devlet Büyüğümüz..!” Almanya’da yaşayan vatandaşlarımıza, sitemli bir öneride bulunmuş…  ”Buradaki vatandaşlarımız çok fazla Türkiye politikaları ile ilgileniyorlar… Aslında buradaki politikalarla ilgilenmeleri lazım..!” demiş…
İnanın sevgili okurlar, insan neresinden tutacağını şaşırıyor… Önce tersinden başlayalım… Evet buradaki politikalarla ilgilenmek, buradaki yaşamımızın kalitesini yükseltebilmek açısından son derece önemlidir ama…! Kimler buradaki politikalarla ilgilenirlerse sonuç alabilirler..? Alman vatandaşı olmuş Türk kökenliler ile bunların arasında seçmen yaşına gelmiş olanlar… Ancak; Almanya’daki Türk kökenli insan sayısının yarıdan fazlası hala Türk vatandaşı… Alman vatandaşlığını alan ve seçmen yaşına ulaşanların sayısının ise, 27 Eylül seçimlerinde 600.000’i bulacağı tahmin ediliyor…Ya öbür yarısı..? Onların Türkiye politikalarına ilgi duymaları ve seçme, seçilme hakkı talep etmeleri o kadar doğal ki… Çünkü bu insanlar Türk vatandaşı…
Ha…! Bu sayın “Devlet Büyüğümüz” çıkar da, “Buradaki vatandaşlarımız her türlü vatandaşlık yükümlülüklerini fazlasi ile yerine getirdiğinden dolayı, her Türk vatandaşının, devlete karşı yükümlülüklerini yerine getirdikten sonra hakkı olan seçme ve seçilme hakkını istemesi de doğaldır ” derse, gerçekten “Bir Devlet Büyüğü” olduğunu kabul edip şapkamızı çıkartırız, ama…Yapamaz..! Nedenini soracak olursanız ” Efendim.. Bunlar politik konular ” der ve geçer…
Şimdi gelelim işin özüne… 1995 yılından bu yana değişen ve yurt dışındaki Türk vatandaslarına, Türkiye’deki genel seçimlere katılma hakkı tanıyan “Anayasa Maddesi ” yürürlükten kalktı da, biz mi duymadık..? Değişen Anayasa Maddesindeki ilk paragraf, TBMM’deki milletvekili sayısının 450’den 550’ye çıkartılmasını…. İkinci paragraf…. Bu 100 milletvekili artışın 50 tanesinin, alacakları oy oranlarına göre siyasi partilere “Türkiye Milletvekilliği” kontenjanı olarak dağıtılmasına, diğer 50’sinin ise “Yurt Dışı Milletvekilliği” olarak, aynı oranda ve alacakları oylara göre siyasi partilere dağıtılmasına…. Bu madde orada, Anayasa’da duruyor… Ama uygulama neredeyse 15 yıldır yok… Gerekçe..? O da yok..! Her ne kadar Anayasa TBMM’de temsil edilen siyasi partiler tarafından değiştirilse de, ismi ” Türkiye Cumhuriyeti Anayasası” dır… Ve onu koruyup kollamak da devletin görevidir, çünkü vatandaşlar, vatandaşlık görevlerini değişen iktidarlara değil, devlete karşı yerine getirirler ve haklarını da doğal olarak devletten talep ederler… Bu konudaki en son beynatında Federal İçişleri Bakanı Wolfgang Scheuble, “Burada yaşayan Türk vatandaşlarının, Türkiye’deki genel seçimlere katılmalarını düzenleyen uygulamalar yapmamız için Türkiye’ den, ne dün ne de bugün bir talep gelmedi ” diyor… Türkiye’ den ise hiç kimse ” Olurmu öyle şey sayın Scheuble… Bakın şu tarihte size resmen başvurulmuş ama siz, güvenlik gerekçesi ile kabul etmemişsiniz” demiyor, diyemiyor… Böylece Scheuble, uzun yıllardır Türk politikacıların bize söyledikleri yalanı ortaya çıkartmış oluyor…
Aman efendim ne gam..! Zaten o 100 milletvekilliğini 15 seneye varan süredir gasp etmiş bulunmaktalar… Bir süre sonra bu iş zaten normal hale gelmiş… Aynı, gecekondular gibi… Adam devletin arazisine izinsiz ev konduruyor ama belli bir süre geçtikten sonra, artık doğal olarak orasını kendi mülkü görüyor… Ayrıca; bu talihsiz sözler, Almanya’da yerel seçimlerde göçmenlerin oy kullanıp, kullanmaması tartışmalarının yapıldığı döneme denk gelmiş bulunuyor…
Şimdi..! Bu konuya muhalif Alman muhafazakarlar çıkıp da “Siz önce kendi vatandaşlarınızın vatandaşlık hakkını verin, ondan sonra bu konuya bakarız” dese, çok mu haksızlık yapmış olur..?
Beri taraftan; bu ilgiyi kuşaklarla izah edebilmek de mümkün değil… Hangi Türk takımı Avrupa Kupalarına geliyor da, deplasmanda oynar gibi sahaya çıkıyor…?
Ülkesinin futboluna ilgi duyanlar, bırakın da o ülkenin politikalarına da ilgi duysun…
Kalın sağlıcakla efendim…
 
M.Deniz Olcayto

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.