BİR BAYRAM ANISI

ABONE OL
18:07 - 01/10/2020 18:07
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

BİR BAYRAM ANISI

Yazılarımın ana konusu, genellikle, siyaset benim.
Ara sıra konu değiştiriyorum. Bu kez de değiştiriyorum konuyu.
Yazının kahramanı da resimde gördüğünüz lastik sandallar.
On yazacağım bu kez. Lastik sandalın öyküsünü değil de, onun benim anılarımdaki yerini.
Ona geçmeden önce, bir ilkokul anımla başlayalım.
Köyde başladım ben ilkokula. Adana’nın Yumurtalık İlçesi’ne bağlı Demirtaş köyünde. 3. sınıfa geçtiğimde köyden Ceyhan’a taşındık. Ortaokul ve liseyi Ceyhan’da okudum.
Ayrıntısına girmeyelim şimdi.
Anafikri bu yazının yoksulluktur.
Penisilin şişesinin lastik kapağından silgi, ocakta yanarak kömürleşen çalı dalını sivrilterek kalem yapmaya zorlayan bir yoksulluk.
50 li yılların ortasında ödevini, gaz lambası alınamadığı için, idare lambasının ışığında yapmak zorunda olmanın yoksulluğu.
Yaşayanlar bilirler. Biz o yoksulluğu iliklerine kadar yaşamış bir aileyiz.
Ayakkabı alınamadığı için okula yalınayak gitme zorunluluğu olan bir yoksulluk.
Bir de üstüne öğretmenin okula yalınayak gelmeyi yasaklamasına karşın, görmez tarafından, usulca aradan sıyrılarak sınıfa girebilmenin yollarının arandığı, bulunduğu, ama; öğretmenin çamur izini izleyerek sınıfa yalınayak girenleri bir bir yakaladığı ve yalın ayaklıları sıra dayağına çektiği bir yoksulluk.
Bizim köyün yoksul ailelerinin çocuklarının ortak yoksullukları…
İşte; o yıllarda, rahmetli annemiz, biz okuyup kendimizi kurtaralım diye saçını süpürge yapmış Kara Sultan, bizim sultanımız, görece varlıklı bir ailenin çocuklarının ayağında görür yukarıdaki lastik sandalları.
Öğretmenden her gün çıplak ayak dayağı yemek zorunda olan benim yakınmalarım o denli içine işlemiş olacak ki; babamdan, ne yapıp edip, bana da o sandallardan bir çift almasını buyurur bir bakıma.
Babamız için sevdalısı Kara Sultan’ın bu buyruğu demiri kesecek bir buyruktur. Ne yapar, eder, alır o sandalları oğulcuğuna.
Bana alınan ilk ayakkabıdır o resimdeki lastik sandal.
Benim lastik sandalımın resmi değil elbette resimdeki.
Tıpa tıp aynısı.
Bir bayramda alınmıştı bana o sandallar.
Ancak; bayram günü giyebilecektim onları ayaklarıma.
Bir türlü gelmek bilmedi o bayram günü bana.
Hani hep anlatılır ya; çocuklar kendilerine alınan bayramlık ayakkabılarıyla girerler yatağa bayram gelene kadar.
Ben; gerçekten, günlerce birlikte girdim yatağa o sandallarla, bayram gelinceye kadar.
Hadi gel de şimdi; bayramı şeker tadında kutla!
Olabilir mi?

Hasan Arslan

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.