0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Tevrat’a göre Hz. İbrahim M.Ö. 2000 yıllarında yaşamıştır. Yaklaşık diyoruz, zaten o zamanlarda tarih kaydı filan bulmak çok zor. Yaklaşık 4 bin yıllık bir tarih “İbrani” dinler.

O tarihlerde bilgileri kaydedecek çok bir şey yok. Kulaktan kulağa, taşınabildiği kadar. Dedikodu ve söylentilerin bozduğu gerçekler taşınırdı hafızalarda. Tarih deseniz zaten takvim yok.

“Devenin üçüz doğurduğu yıldan iki sene sonraydı “diye başlar hatıralar. Çünkü deve üçüz doğurmuş, büyük olay!

Diğer bir ihtiyar anlatırdı, “hani 20 gün kesintisiz yağmur yağmıştı ya, işte ondan 7 sene sonra doğdun sen “.

İşte şimdi bir siyasi çıkarda size, başlarsa anlatmaya; “hoca efendi bir gün çölde giderken.”, hemen kesin lafını.

Tamam 2500 yıl önce o çölde yürüyor muşta, sen 2500 yıl sonrası için neler yapacaksın.

Bir başka siyasi, cennetten bahseder ise, kesin onunda lafını.

“Sen dünyanın daha yeşil, daha adil, daha yaşanabilir olması için ne yapacaksın “deyin.

Hikayeleri dinleyerek, gerçeklerden uzaklaşmayın.

Fakirliği öven biri fakirse ciddiye alın. Parası var ise zenginliği dileyin içinizden! Servetini sizinle paylaşmayan, aklını neden paylaşsın ki?

Çıkıyor bir siyasetçi “Recep Tayyip Erdoğan, Hazreti İbrahim’e kadar uzanan bir yolun, bir davanın en son neferlerindendir” diye söze başlıyorsa onu da dinlemeyin.

AKP, son 20 yılda ülkeyi düzeltecek ufka sahip olamadı. Erdoğan, geçmişte 20 sene kesintisiz tek başına iktidar olup ta ülkeyi kurtaracak güce sahipken, zamanı doğru kullanamayan tek liderdir. Bugün bile geçmişte yaptığı hatalara devam edip, daha iyi bir kadro kurmamakta direniyor. Yol arkadaşlarının yetersizliğini görüyor, fakat bağını bir türlü kopartmak istemiyor. Yaşanılmış ve paylaşılmış bir geçmişin hatırına sanırım!

Şurada 3 yıl sonrasını göremeyen fakat 4000 yıl öncesinden bahseden vekillerle nereye kadar gidebiliriz.

İşsizlik arttı, ekonomi zorda, borç gırtlağı aştı ve bu durumun içinde virüs etkisi henüz yok bile.

Binlerce yıllık geçmişten bahsedip örnek vermekle bu işler olmuyor. Kaç sene ileriyi tahmin ederek ülkeyi geleceğe hazırlayacağımızı anlatın.

Sizde seçmen olarak hükumette yalan görürseniz, hırsızlık duyarsanız yüzlerine tükürün ki, gelecek güzel olsun. Tükürün derken, uyarın anlamında diyorum. Bu uyarma işi hükumeti seviyorsanız size düşer, AKP seçmeni vatandaşlar.

Hükumet bu tükürükten kendine pay çıkartıp hatalarını düzeltsin. Yanlışları haykırın ki, yetkililer duysun, düzeltsin.

Çocuk belediyede iş buldu diye, belediye başkanının yolsuzluklarına susarak ne memlekete ne partiye nede Cumhurbaşkanına yardımınız olabilir. Namusunuzla, doğruları söyleyerek yaşarsanız başaracağız ülkeyi kurtarmayı.

Bırakın çöl ortasında 4 bin yıl önce yaşananları, şimdi düştüğümüz durumdan nasıl çıkacağız onun planları anlatılsın. Biz bize yeteriz diyerek birkaç milyar yardım toplamanın bir başarı gibi gösterilmesi mi doğru, yoksa Mart ayında 40 milyar TL açık veren bir bütçeyi anlatmak mı?

Bilim ile, ahlak ile, hukuk ile ilerlersek bir yere varırız.

İbrani Dinlerde en kıymetli belge 4 bin senelik yazılı bir metin olabilir fakat, bilimde bugün ki virüsün aşısı henüz bulunmadı!