BERLİN´DE SEÇİMDEN SONRA

ABONE OL
18:10 - 01/10/2020 18:10
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

BERLİN´DE SEÇİMDEN SONRA 

Berlin Şehir Eyalet seçimleri sona erdi. Seçim kampanyası çok hareketli geçti. Bazı ilçelerde katılımın yüzde seksene ulaşması, seçmenlerin durumun ciddiyetini kavradığını gösteriyor.

Partilerin hiç birini beğenmiyorum deyip de, seçmeye gitmeyene, kötü neticeye hizmet ettiğini anlatmak kolay değil elbette.
Elli altmış yıllık Türk işçilerinin emeği karşılığında sekiz Türk kökenli Alman vatandaşının seçilmesi çok sevindirici bir haberdir. Onları yalnız Türkler seçmedi ve yaşadığımız şehrin ülkenin, demokrasisini uygulayacakları kabul edilmelidir.
Bu, aşırı beklentilerde onları yormamaya, basın ve medyada yıpratılmamalarına çağrı anlamına gelir. Eleştiri yapıcı olmalı, basın ve medyadan önceki basamakları atlamadan yapılmalıdır.

Bunun için toplantılar, panel ve konferans gibi etkinliklerde
Katılımcının eleştirilerine, düşüncelerine yer verilir. Politikacılar seçildikleri bölgeden uzaklaşmaz, vatandaşın güncel yaşamından haberi olmazsa başaramayacaklarının bilicindedir.

Haklının haksızın birbirine karıştığı, gürültülü bir ortamdan Berlin’e gelince bir nefes alıyoruz, sakin, temiz ve yeşil alanlarında soluk alıyor, geniş yayla gibi yaya yollarında rahat rahat çarpışmadan, daralmadan yürüyoruz.

Politikacıların görevi bu ortamı korumak, daha iyileştirilmesinde vatandaşa öncü olarak yol göstermektir.
Şehrimizde gündemde olan, yerine getirilmesi gereken bütün konular Türkleri de ilgilendiriyor.

Berlin’de en az 400.000 kiralık apartmana ihtiyaç vardır. Orta sınıf ve işçi sınıfın ödeyebileceği kira bedeli olmalıdır. Yıllardır Berlin politikasında ev yapımı ihmâl edilmiştir. Yetmiş yıllarında evsiz gençlerin ev işgallerini hatırlayalım.
O zaman bir düzelme oldu. Doğu-Batı Berlin birleşmesinden beri, yani 26 yıldır sosyal evler yapılmadı.

Bilhassa işsiz olanların çocukları yuvalara ücret ödememesi gerektir. Öğretim Eğitim yuvada başlar. Bugün yuva ve okullardan esirgeyen, yarın ya işsizlik parası öder, ya da cezaevleri yapmak zorunda kalır.

Batı Berlin’deki öğretmenlerin daha yaşlı olmasından dolayı Doğu Berlin’den gelen öğretmenler çoğu okullarda müdür, müdür yardımcısı oldular. Şehrin tamamı okullarda kırılma ile bambaşka bir mantaliteye terk edilen Türk öğrencileri bu 26 yıl içinde şaşkına çevrildi. Hayat Bilgisi dersinde üçüncü nesil bu şehirde doğan çocuğa, sizin evdeki kahvaltıyı anlat derken, Türkiye’yi kasteden öğretmenlere emanet edildi.
Ders kitaplarında da bu çocukların Berlin’e ait olmadıklarına işaret eden ayrımcılık verildi.

                           
Eski okulların onarımı esas alınmalı, bu okullarda göçmen öğrenci sayısı fazladır.

Trafikte düzen, hava temizliği için bisiklet sürmeyi teşvik etmede politikacılarımız örnek olmaya devam edecekler. Spandau gibi köylere açılan ilçelerde otobüs, tren ulaşımında yeni bağlantılara ihtiyaç vardır.

2013 yılında halk oylamasına sunulan enerji dağılımı yakından takip edilmelidir.

Küreselleşmenin getirdiği negatif durumlardan en önemlisi emniyet sorunu. Duvar varken hapiste gibi etrafımız çevriliydi. İçerde korkusuzca gece yarılarında eve gelirdik. Bugün bu güvenden bahsedemeyiz. Terör ve hırsızlık korkusuna karşı daha fazla kamera, daha çok polise ihtiyaç vardır. 
Sosyal Demokrat Partisi (SPD) mecliste grup başkanı Raed Saleh’in çabalarıyla işe alınan göçmen polis sayısı daha da çoğaltılmalı.

Buraya kadar saydığım, icra edilmesi gereken bütün konular Türkleri yakından ilgilendiriyor, Politikada temsil edildiği kadar diğer alanlarda, kamu hizmetinde göçmenlerin temsil edilmesi şarttır.

Sosyal barış eşit paylaşımla mümkündür.

İstatiklerde her beş Almandan birinin göçmen kökenli olduğu açıklanıyor. Ama bu reel yaşamda doğrulanmıyor.
Türk kökenli Alman milletvekillerinin hem eyaletlerde hem de federal mecliste daha hassas daha bilinçli olacağı konular da var elbette. Kötü örneklerde Türklerin adı geçiyor da, iyi örneklerde yok sayılıyorsa seslerini önden çıkarmalıdır. 
ABD başkanı Obama, sığınmacı politikasında Almanya ve Kanada’yı övüyor da tek kişiyi dışlama isteğiyle Türkiye’yi saymıyorsa, yok sayıyorsa karşı koyup, haksız olduklarını bıkmadan söylemek şarttır.

Alman vatandaşlığı yanında Amerikan vatandaşlığı konu edilmezken, Türklere karşı bir polemik amacı varsa yalnız Türk kökenli milletvekilleri değil, diğer milletvekillerinin hepsi ses çıkarmalı, haksızlığa, ayırımcılığa karşı koymalıdır.
Şehrimizin geleceği, çocuklarımızın geleceğidir. Irkçılığı, ayrımcılığı açıkça dile getiren Almanya için Alternativ (AfD) partisine karşı çalışmalarında enerji ve desteği yine demokrasiye inanan vatandaşların vereceğini umut ediyor, sorumlu görevlerinde candan kolaylık diliyorum.
Didim’de olduğum halde, sanki Berlin’deymiş gibi seçim kampanyasından sosyal medyada haber aldım. Bütün partilerden arkadaşlarıma, elektronik postayla bilgi aldığım Sosyal Demokrat Parti yoldaşlarıma teşekkür ediyorum.

Elbette www.ha-ber.com genel yayın yönetmeni Mehmet Sefa Doğanay’a ayrıca teşekkür ediyorum. Berlin’den ilk elden haber almanın yurtdışında önemi daha çok artıyor. Basın olmasaydı bu kadar etraflı yazıp, sorunlara çözün öneremezdim.

Seçilen Berlin Eyalet Milletvekillerinin hepsine başarılar diliyorum.

“Siz politika yapmazsanız, sizinle politika yaparlar.”
A.Nesin

Hoşça kalın!

İlter Gözkaya-Holzhey                

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.