BERLİN SEÇİMLERİNDE OYUMUZU MUHAKKAK KULLANMALIYIZ!

ABONE OL
11:49 - 23/10/2020 11:49
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

BERLİN SEÇİMLERİNDE OYUMUZU MUHAKKAK KULLANMALIYIZ!
 
18 Eylül 2016 Pazar günü Berlin Eyalet Milletvekilliği, İlçe Belediye Başkanlıkları ve Meclis Üyelikleri seçimleri yapılacak. Önümüzdeki 5 yıl Berlin’de ve ilçelerde bizleri kimlerin, hangi partilerin yöneteceğine biz karar vereceğiz.

Şimdiye kadar seçimlerde oyunuzu nerede kullanacağınızla ilgili seçim bildirim kağıtlarını (Wahlbenachrichtigung) almışsınızdır. Seçim günü size uygun değilse oyunuzu mektup yoluyla (Briefwahl) da kullanabilirsiniz.

Berlin Eyalet Meclisi Milletvekillerini seçme yaşı 18’den, ilçe belediye meclis üyelerini seçme yaşı ise 16’dan itibaren başlıyor.

Her seçmenin üç oy pusulasındaki beğendiği parti veya adaylardan birini işaretleyerek ve zarfın içine koyarak oyunu kullanması gerekiyor. Bu seçimde birinci oyla seçim bölgenizdeki doğrudan aday olan Milletvekiini, ikinci oyla Berlin’i 5 yıl yönetecek partileri, üçüncü oyla da ilçe belediye başkanları ve belediye meclis üyelerini seçeceksiniz.

Almanya vatandaşı veya çifte vatandaş olan Türkiye kökenli seçmenlerin çok büyük bölümünün AfD ve benzeri IRKÇI VE YABANCI DÜŞMANI partilerin Berlin Eyalet Meclisine ve İlçe Belediye Meclislerine adaylarını sokmamaları veya fazla oy almamaları için oylarını muhakkak kullanacaklarını öğrenmiş bulunuyoruz.

Seçimin yapılacağı gün Berlin’de olmayan birçok seçmenin de daha önce ilçe belediyelerindeki seçim bürolarına giderek göçmenlerden yana partilere oylarını verdiklerini ya da mektupla oylarını kullanmayı tercih ettiklerini duyuyoruz.

Kararsız Seçmenin Sandığa Gitmesini Sağlamalıyız!

Bu arada birçok seçmenin mevcut partilerin bazı politika ve uygulamalarından memnun olmadıkları için sandığa giderek oylarını vermeyeceklerini üzülerek öğrenmiş bulunuyoruz.

Sandığ gitmediğimz zaman bundan hangi partiler yararlanır? 4 Eylül 2016 tarihinde Mecklenburg-Vorpommern eyaletinde yapılan seçimlerde SPD %30,6, CDU %19, Sol Parti %13;2, Yeşiller %4,8, FDP %3, AfD %20,8, NPD %3 oy aldılar. Seçimlere katılım %61,6’da kaldı. Seçimlere katılımın az olmasından ve geçersiz oylardan AfD yararlandı. Eğer AfD’nin oylarına NPD’nin aldığı oyları da eklersek, ırkçı ve yabancı düşmanı partilerin toplam oyları %23,8’e, yani neredeyse toplam oyların dörtte birine ulaşıyor.
6 -8 Eylül tarihleri arasında Berlin Eyalet Seçimleri ile ilgili yapılan bir ankete göre SPD %24, CDU %19, Yeşiller %15, Sol Parti %14, FDP %5, Irkçı ve yabancı düşmanı AfD %10 ve diğer partiler toplam %9 oy alıyorlar.

2011’de yapılan seçimlerde Türkiye kökenli 10 Milletvekili Berlin eyalet Meclisine girmişti. Bunlar Sosyal Demokrat Parti’den (SPD) Dilek Kolat, Ülker Radziwill, İlkin Özışık ve Erol Özkaraca, Yeşiller Partisi’nden Özcan Mutlu, Turgut Altuğ ve Canan Bayram, Sol Parti’den Hakan Taş ve Evrim Eaba-Sommer, Hristiyan Demokrat Birlik’den (CDU) de Emine Demirbüken-Wegner Eyalet Meclisi’ne girmeyi başarmıştı. Bu seçimlerde 24 aday çeşitli partilerden aday oldular.

Bu partilerin politikalarında ve uygulamalarında bize göre bazı eksiklikleri ve yanlışlıkları olabilir. Buna rağmen  AfD ve NPD gibi ırkçı ve yabancı düşmanı partilerin Berlin Eyalet Meclisine ve Belediye meclislerine temsilcilerinin girmesini önlemeye ya da az oy almaları için çalışmaya ve oyumuzu kullanmaya odaklanmalıyız. Şimde Berlin Eyalet Parlementosundaki partilerin bazı görüşleri hoşumuza gitmeyebilir. Ancak bu partilerin çalışma alanlarındaki belki 40 konudan 35’inde bu partilerin yöneticileri ile aynı görüşleri paylaşıp, 5 konuda değişik düşünebiliriz. Ama biz o aynı görüşü paylaştığımız 35 konuyu öne çıkarıp savunacağımıza, farklı düşündüğümüz 5 konuyu öne çıkararak daha önce desteklediğimiz partinin kararsız seçmenin sandığa giderek oy vermesine de FARKINDA OLMADAN engel olabiliriz.
Anketler AfD adlı ırkçı partinin oylarının %10 ile %12 arasında olduğunu gösteriyor. Sığınmacı sorunlarını, islam düşmanlığını, çifte vatandaşlığın geri alınması ve üstünkültür tartışmalarını sürekli olarak gündemde tutan bu partilerin fazla oy almamaları için muhakkak oyumuzu bizi destekleyen partilere vermemiz gerekmez mi?

Böyle bir dönemde şu soruyu kendimize de sormamız gerekiyor: Biz oy vermeye gitmeyerek ırkçı ve Türk düşmanı, islam düşmanı partilerin seçimleri kazanmalarını mı istiyoruz?

Bu ve benzeri sorulara eğer h a y ı r diyorsak, o zaman seçimlerde başarılı olabilmesi için iktidar olmaya en yakın göçmenlerden yana olan demokratik partilerde oyların toplanmasına destek vermeliyiz. 24 Türkiye kökenli adaydan en azındandan 10’nun parlementoya girmesin sağlamalıyız.

Hatta oy vermeye gitmek istemeyen kararsız seçmenleri de ikna ederek göçmenlerden yana olan demokratik partilere oy vermelerini sağlamalıyız.

Oy vermeyen her seçmenin AfD’nin oylarını artıracağını unutmamalıyız!

Dr. Ertekin Özcan

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.