BEDELİNİ AĞIR ÖDETECEM, ÖYLE BIRAKMAM ONU
Yukarıdaki tehditti TRT’de katıldığı canlı yayından Cumhurbaşkanı Erdoğan, gazeteci Can Dündar için savuruyor. Üstelik çok sert bir üslup ve nefret dolu bakışlarla.
Dersin ki, gazeteci Can Dündar, vatan haini, Türkiye düşmanı ve ya da savaşta devlete ihanet etmiş, hırsızlık yapmış, dini kullanmış, casusluk yapmış, halkın arasına kin tohumları ekmiş.
Cumhuriyet gazetesi genel yayın yönetmeni Can Dündar’a bedelini ağır ödetecek, onun öyle normal yaşamasına razı olmayıp, yayınladığı habere seyirci kalmayacağı tehdidini yapan RTE, neden bu kadar öfkeli ve nefretle bakıyor!!
Tehdittin altında bir korku mu yatıyor? Ya da bir suçluluk psikolojisi mi nedir bilemem ama herkesin bildiği bir şey var. Türkiye’den Suriye’deki cihatçılara gittiği iddia edilen MİT TIR’larındaki silahlar. Ve bu silahların İŞİD gibi cihatçılara verildiği.
Bunları belgeleri ile haber yapan Can Dündar’ı Cumhurbaşkanı’nın tehdit etmesi hakikaten şaşırtıcıdır. Çünkü Cumhurbaşkanının görevi arasında öncelikle hiç bir gazeteciyi tehdit etmek yoktur. RTE’nin de görevi bu olmamalıdır.
Kaldı ki iddiaları yalan, iftira ve hatta casusluk olarak nitelendiren RTE, Bayırbucak Türkmenleri ‘ne insani yardım tırlarının gittiğini ifade ediyor. Peki, madem bunlar insani yardım TIR’larıysa neden Türkmen bölgesinden Türkiye’den yardım alındığına dair beyanat gelmiyor. Ayrıca yardım tırları silah değilse neden kapalı olur? Neden devlet sırrı olur? İnsani yardım halktan neden gizlenir ki!
Cumhuriyet gazetesi mükemmel bir habercilik olayına imza atmıştır. İddiaları belge ve görüntülerle haberleştiren Can Dündar, gerçekten de olağanüstü bir habercilik görevini yerine getirmiştir.
Can Dündar, MİT TIR’larıyla ilgili haber ve görüntüleri yayınlayarak aslında gazetecinin halka karşı sorumluluğunu yandaş ve yalaka medyaya hatırlatmıştır.
Biz çok iyi biliyoruz ki, gazeteci, tüm bilgi kaynaklarına serbestçe ulaşma ve kamu yaşamını belirleyen, halkı ilgilendiren tüm olayları izleme, araştırma hakkına sahiptir.
Bu haberi dünya okudu. Tabi RTE’nin Can Dündar’ı tehditini de seyretti. Şayet bunlar doğruysa ki belgeler var, Türkiye’nin düştüğü duruma bakın. Çetelere silah veren anlı şanlı Yeni Türkiye. Ortadoğu’yu kana bulayan, çoluk-çocuk, kadın, yaşlı demeden işkence yapıp katleden teröristlere silah vermek uluslararası savaş suçu değil mi?
Şimdi merak ediyorum acaba RTE, gazeteci Can Dündar’a yayınladığı haberin bedelini en kısa zamanda ve ilk yakaladığı anda;
tavla oynayıp yenerek mi?
halı sahada penaltı çekerek mi?
er meydanın da güreşerek mi?
tokat atarak mı?
yumruklayarak mı?
hapse atarak mı?
ya da bilmediğimiz başka bir yolla ve nasıl ödetecek?
Metin Es
