BABALARI FABRİKA İŞÇİSİ, ÇOCUKLARI ALMANYA BİRİNCİSİ
Der Vater Gastarbeiter, der Sohn Weltmeister
Babaları Fabrika İşçisi, Çocukları Almanya Birincisi
Kimilerinin doğum yeri Zonguldak, Malatya, Sivas. Kiminin ki de Denizli. İsimleri de ne Hans, ne Peter ne Helmut ne de Maria gibi klasik Alman isimleri. Tam tersine, ya Oktay, Rıfat, İlkay, Hülya, Nuri ya da Mesut.
Doğum yerleri de isimleri de pek Almanca çağrışım yapmasa da 50 yıllık göç sürecinde göçmen Türk gençlerinden kimileri Almanya, kimileri de anne ve babalarının anavatanı Türkiye adına futbol sahalarında, podyumlarda, ringlerde formasını giydikleri ülke ve takımlar için kıyasıya madalya mücadelesi verdiler ve şampiyonluklar elde ettiler, madalyalar kazandılar. Eşofmanlı elçilerimiz olan bu gençler, yalnız ailelerinin değil, aynı zamanda bu ülkede yaşayan tüm göçmen Türklerin de gurur kaynağı oldular ve daha da önemlisi; Avrupa´daki Türk imajına büyük katkı sağladılar.
İtalyan, Çin, Yunan ve Türk yemeklerini çok seven Almanlar için; bundan 10 yıl öncesine kadar : “Mideleri çok kültürlü, ancak kafaları henüz değil” deniyordu. Ne var ki, göçün 52. yılı 2014 e gelindiğinde artık Almanlar isteseler de istemeseler de yalnız mideleri değil, kafaları da, futboldan boksa kadar tüm milli takımları da artık çok kültürlü. Örneğin Almanya´nın 2012 Londra Olimpiyat Oyunları’na gönderdiği ve aralarında göçmen Türk kökenli Taekwondocu Sümeyye Güleç´inde bulunduğu 430 sporcudan 34´ü yabancı kökenliydi.
Artık bir göçmenler ülkesi olan Almanya son yıllarda çok sayıda göçmen Türk sporcuya Alman pasaportu vererek, onları kendi milli takımlarına kazandırdı. Türk asıllı güreşçi Rıfat Yıldız (Barselona Olimpiyatları 2 ncisi), boksör Oktay Urkal ve Hülya Şahin (Avrupa Şampiyonu) ve Alman Milli Takımı’nın değişmez oyuncuları Mesut Özil ve İlkay Gündoğan bu isimlerden sadece birkaçı…
Bugün 2013/2014 sezonu itibariyle 21 göçmen Türk genci Alman ve 17 si’de Türkiye A ve genç milli takımlarının formasını giymekteler.
Diğer taraftan Alman kulüplerinin alt yapısında yetişen 62 göçmen Türk genci futbol yaşamlarını Türkiye´de Süper Lig ve 2 lig takımlarında sürdürmekteler.
Alman 1. 2. ve 3. liglerinde oynayan göçmen Türk gençleri aynı zamanda Türk sporuna ve dolaysıyla milli takımlarımıza da kaynak oluşturmaktalar.
Eski Milli futbolcular Erdal Keser, İlyas Tüfekçi ve Erhan Önal başlayan Göçmen Türk Spor Tarihi’nin bugünkü sayfalarına Mesut Özil, Nuri Şahin, Halil ve Hamit Altıntop ile İlkay Gündoğan ve Ömer Toprak gibi çok sayıda göçmen Türk gençlerinin başarıları yazılıyor.
‘’Spor’’ göçmen Türk gençlerinin Almanya’da en başarılı oldukları branş. Eşofmanlı elçiler olarak nitelendirdiğim göçmen Türk gençleri, Avrupa’daki Türk imajına pasaport uzatıp, bizlerden yüklü paralar almaktan başka bir işlev görmeyen Konsolosluklardan çok daha fazla katkı sağlamaktalar. 2. kuşak göçmen Türk gençleri sporun çeşitli dallarında elde ettikleri başarılarla yalnız Avrupa’daki Türk imajına da büyük katkı sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda göçmen Türklerin gurur kaynağı da oluyorlar.
Sporun çeşitli dallarında başarıyı yakalayan bu gençlerimizin çalışmak ve para kazanmak üzere Almanya’ya gelen anne ve babaları işçiydiler, kendileri ise eğitim gördüler, meslek edindiler, başarılı biri sporcu olarak Dünya, Avrupa ve Almanya Şampiyonu oldular ve bu topluma uyum sağlamada diğer göçmen Türk gençlere örnek gösterildiler
Başarı en büyük reklamdır!
Rıza Almalı
