ATATÜRK’Ü ANLAMAK

ABONE OL
11:55 - 23/10/2020 11:55
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Cahit Külebi, “Atatürk Kurtuluş Savaşında” adlı şiirinde: “Sana borçluyuz ta derinden / Çünkü yurdumuzu sen kurtardın / Hasta, yorgun düşmüştük / Yaralarımızı iyice sardın” diye yazar. Aradan yıllar geçer, bazıları bu gerçekleri unutur ve unutturmaya çalışır. Emperyalistlerin hizmetine girerek Mustafa Kemal’e nankörlük etmeye, kin kusmaya, O’nu karalamaya; gerçekleri tersyüz etmeye, O’nun eserlerini, yaptıklarını yıkmaya, yok etmeye başlarlar. Böylelerine insan söyleyecek söz bulamıyor. Nankörlüğün, aptallığın, cehaletin ve hainliğin sınırı var mıdır? Aydınlanmanın, ilerlemenin ve bağımsızlığımızın düşmanı olan bu kişilere Mustafa Kemal ta o zaman yanıt vermiş:
“Bizim yüzümüz her zaman ak ve temizdi, her zaman da ak ve temiz kalacaktır. Yüzü çirkin ve gönlü çirkinliklerle dolu olanlar, bizim yurtseverce, insanca ve namusluca davranışlarımızı, bayağı ve çirkin tutkuları yüzünden, çirkin görmeye kalkışanlardır.” (Atatürk Cep Kitabı, s.10, 2000)

***

Atatürk’ü sevenler yani bizler, O’nu sadece bayramlarda, anma günlerinde mi anımsayacağız? Evimize, okulumuza ya da işyerimize astığımız resim, yakamıza taktığımız rozet ve O’nu sevdiğimizi söylememiz Atatürkçü olmamıza yeter mi? Sadece okulda, ders kitaplarında okuduğumuz bilgilerle Atatürk’ü yeterince tanıdığımızı söyleyebilir miyiz? Atatürk’ün Mecliste okuduğu 1200 sayfa tutan ve “1919 yılı Mayısının on dokuzuncu günü Samsun’a çıktım.” sözleriyle başlayan SÖYLEV’ini, değerli yazarımız Turgut Özakman’ın ŞU ÇILGIN TÜRKLER, DİRİLİŞ -Çanakkale 1915 ve Bir Türk mucizesi CUMHURİYET adlı üçlemesini, Atatürk ve Kurtuluş Savaşı’nı ele alan diğer kitapları okumadan Atatürk’ü anlamak mümkün müdür?
“Beni görmek demek nasıl olursa olsun yüzümü görmek demek değildir. Benim düşüncelerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve duyuyorsanız bu yeter.”
Kubilay’lar, Muammer Aksoy’lar, Bahriye Üçok’lar, Uğur Mumcu’lar ve Ahmet Taner Kışlalı’lar, vatana sahip çıktıkları; ulusal birliğimizi ve bağımsızlığımızı savundukları için zindanlara atılan, sürgün edilen, kıyıma uğrayan ama boyun eğmeyen nice isimsiz kahramanlar Mustafa Kemal’i gerçekten anlamış ve görmüş kişilerdir. Cumhuriyetimize kol kanat geren ve onu yaşatan gerçek Atatürkçüler bunlardır.
Atatürk’ü anlamak; O’nu tanımaktan, O’nun düşüncelerini öğrenmekten ve O’nun açtığı yolda, Aydınlanma Devrimi’ni sürdürmekten; bu uğurda tüm yurtsever güçleri birleştirmekten, çağdaş uygarlık düzeyini geçmek için okumaktan, araştırmaktan, düşünmekten, çalışmaktan ve üretmekten geçer.

***

Kim ne derse desin, tarih Mustafa Kemal’i haklı çıkarmıştır. Halkımız O’na her geçen gün daha fazla sahip çıkmakta, O’nun değerini daha iyi anlamaktadır. Gerici güçlerin gayretleri boşunadır. “Yaşamda en gerçek yol gösterici, bilimdir.” diyen Mustafa Kemal gelecek kuşaklara şöyle sesleniyor:
“Ben, manevi miras olarak hiçbir ayet, hiçbir dogma, hiçbir donmuş ve kalıplaşmış ilke bırakmıyorum. Benim manevi mirasım, ilim ve akıldır. Benden sonrakiler, bizim aşmakta olduğumuz çetin ve köklü zorluklar önünde, belki amaçlara tam olarak eremediğimizi, fakat asla ödün vermediğimizi, akıl ve ilmi rehber edindiğimizi kabul edeceklerdir.
…Benim Türk milleti için yapmak istediklerim ve başarmağa çalıştıklarım ortadadır. Benden sonra, beni benimsemek isteyenler, bu temel eksen üzerinde akıl ve ilmin rehberliğini kabul ederlerse manevi mirasçılarım olurlar” (Atatürk Cep Kitabı, s. 12, 2000)

***

Bizler, Türkiye Cumhuriyeti’nin çağdaş insanları olarak, dünyanın neresinde olursak olalım, Mustafa Kemal Atatürk’ün aydınlık izinden yürümeye devam edeceğiz. Atatürk Türkiye’dir, Türkiye Atatürk’tür. Emperyalizmin saldırılarına karşı duracağız. Karşımıza çıkan engel ve güçlükleri aşacak, aklın ve bilimin yolundan gideceğiz. O’nun vasiyetinin gereğini yerine getireceğiz:
“Bu dünyadan göçerek Türk ulusuna veda edeceklerin, çocuklarına, kendinden sonra yaşayacaklara, son sözü bu olmalıdır:
Benim Türk ulusuna, Türk Cumhuriyeti’ne, Türklüğün geleceğine ait ödevlerim bitmemiştir, siz onları tamamlayacaksınız. Siz de sizden sonrakilere benim sözümü yineleyiniz.” (Atatürk Cep Kitabı, s. 11, 2000)

Bahattin Gemici

Bahattin Gemici’nin ha-ber.com’da yayınlanan tüm yazıları

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.