ATAMIZ VE GÜNÜMÜZ

ABONE OL
18:19 - 01/10/2020 18:19
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

ATAMIZ VE GÜNÜMÜZ  

 
Eşsiz liderimiz, kurtarıcımız, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, ölümünün 76. yılında saygıyla anılmaktadır. Bu saygının yanında büyük bir şükran ve özlem de vardır. Vatan; az zamanda çok ve büyük işler başaran büyük önder Atatürk’e minnettardır.
 
Atatürk, yüzyıllar boyunca ümmet olarak yaşayan bir topluma halk egemenliğini kuran, uluslararası anlayış ve barış yolunda çaba harcamış üstün bir kişi, olağanüstü bir devrimcidir. Atatürk, sömürgecilik ve emperyalizme karşı savaşan ilk önder, insan haklarına saygılı, dünya barışının öncüsü, insanlar arasında renk, din, dil, ırk ayrımı gözetmeyen eşsiz bir devlet adamıdır.
 
Yenilmez denen emperyalizmi bozguna uğratarak, haklı Ulusal Kurtuluş Savaşımızı kazanarak, hayal bile edilemeyen büyük devrimler yaparak, kısa sürede ülkemizi çağdaş uygarlıklar seviyesine çıkartarak milletin gönlünde taht kuran Atatürk, günümüzde unutturulmaya çalışılmaktadır.
 
Bugün ülkemizin genel görünümü, Mustafa Kemal’in Samsun’a çıktığı günlere benzemektedir. Halkımız yoksuldur, ekonomik sorunlarla boğuşmaktadır, yorgundur. Ülkemizin güney doğusunda bölücü ateşler yakılırken, her yerinde emekçiler can vermektedir. Emperyalist devletlerin vatanımız üzerindeki bölme ve parçalama senaryoları uygulamaya konulmuştur. Laik eğitim bitirilmiş, dinsel eğitime başlanmıştır. Devlet kademeleri din tüccarları tarafından ele geçirilmiş, başta yargı olmak üzere bağımsızlık rafa kaldırılmıştır. Sağlık ve eğitim paralı olmuş, demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti ilkesi yok edilmiştir. Yolsuzluk ve her türlü talan, normal bir olgu olarak algılatılmaya başlanmıştır. Yurtta barış, dünyada barış ilkemiz yara almış ve savaş çığırtkanlığı yapılarak, teröristler desteklenmeye başlanmıştır.
 
Atatürk’ün oturduğu yüce makamda bugün, hakkındaki yolsuzluk söylentileri boyunu aşan, cumhuriyete, demokrasiye ve laikliğe karşı olan, tüm seçmenlerden ancak %37 oy alabilmiş, padişah özentili görgüsüz biri vardır. 1 milyar 300 milyon Türk Lirası’na yaptırılan ve ‘Ak Saray’ adını verdikleri, bin odalı lüks ötesi mekan ile itibar kazanacağını sanan, emperyalist devletlerin büyük işgal projesinin eşbaşkanı olmakla övünen ve “10 Kasım’da yaygara kopartıldı, Ata’ya saygı durusunda sap gibi ayakta durmaya gerek yok” diyen kişi, Türkiye Cumhuriyeti’nin yöneticiliğine yakışmamaktadır. Ankara’nın nefes aldığı yerlerin başında gelen Atatürk Orman Çiftliği’ni talan ederek ve kaçak olarak yapılan bu saray bozuntusu ile egolarını tatmin edenlerin gerçek yeri, kesinlikle Yüce Divan olacaktır.
 
Bu topraklardan Mustafa Kemal Atatürk’ün geçtiğini unutan emperyalist artıklar ve uşakları, ne yaparlarsa yapsınlar, Türk toplumunun aydınlanma ve çağdaşlaşma ateşini hiçbir zaman söndüremeyeceklerdir. Türk gençliğinin yeri, ulusumuz için yorulmadan yurtseverce çalışan devrimci Mustafa Kemal Atatürk’ün yanıdır. Türk gençliğinin yönü, Atatürk’ün gösterdiği gibi akıl, bilim ve sanat ile aydınlanmaktır.     Türk gençliği, Atamızın Gençliğe Hitabesi ve Bursa Nutku’nu tekrar tekrar okuyarak, gereğini yapacaktır…

Suay Karaman

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.