ANKARA’DA İKTİDAR SAVAŞI !

ABONE OL
19:05 - 01/10/2020 19:05
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Son günlerde artan şiddet ve terör olayları, ekonomik kriz yine iktidar ve muhalefeti bir araya getiremedi. Hala karşılıklı suçlamalar, iddialar, ithamlar devam ediyor.

Dinlemeler, gözaltılar, devlet kurumları arası güvensizlik her gün gazete sayfalarında ve TV ekranlarında!

Derin devlet tartışması, darbe iddiaları; AKP iktidarının can suyu! Beceriksizliğini, açılım diye insanlar arasında etnik ve mezhep damarı çatırdatmasını, ülkenin ekonomik kaynaklarını yabancılara devretmesini, mensuplarının zenginleşmesini, örten bir şal gibi kullandığı argüman.

İstihbarat faaliyeti devletler arasında yapılır. Kurumlar arası birlik esastır.

İktidar savaşının en önemli ayağını istihbarat oluşturur. Güçlü istihbarat ağı olan karşı tarafı etkisiz hale getirir ve sonunda ya iktidarını korur ya da rakibini alt eder.

İktidar için tarih boyunca mücadeleler verilmiştir, verilmektedir. İktidar için her şeyi göze alacak şekilde; suikastlar, katliamlar, entrikalar, farklı yöntemleri de geliştirmiştir.

Her zaman casusluk faaliyeti yapılır. Ankara yabancı casusların cirit attığı, devletin istihbarat örgütlerinin birbirini takip ettiği,dinlediği operasyon yaptığı arena haline gelmiş durumda..

Ama bu kez Ankara’da yaşananlar, alışılmışın biraz daha dışında. Neden mi diyeceksiniz?

Şundan; var olan resmi istihbarat kuruluşları yanında gayri resmi örgütler var.

Mali konuları IMF’ye, dış politikayı ABD’ye, iç yönetimi Brüksel’e havale eden Türkiye’yi yönetenler, istihbaratı da ABD merkezli Türkiye’de yapılanan örgüte havale ettiler.

Özel istihbarat örgütü var! Geçmişte de benzeri uygumlalar olmuştu. Turgut Özal’ın başlattığı, Tansu Çiller’in şekillendirdiği şimdi ise yüksek teknolojiye dayalı dinleme araç ve gereçlerine sahip Atlantik ötesinden planlanan yönetilen gizemli örgüt.

Bunların dışında devletin hemen her kurumunda iç güvenlik ve istihbarat birimleri var.
Ama görülmekte olan bu istihbarat örgütleri de kendi içinde gruplara ayrılmış durumda.

Karşı tarafta resmi istihbarat örgütleri var. Başta MİT, Genelkurmay istihbarat ve Emniyet istihbarat kurumları var. Emniyet içindeki çekişme su üzerinde çıktı. Genel müdür yardımcısı il emniyet müdürleri çete iddiasıyla tutuklu.

Ankara’da dehşet verici senaryolar konuşuluyor. Bu köşe de yazılamayacak içerikte!

Yabancı istihbarat örgütleri gazeteci, iş adamı akademisyen görüntüsü altında Türkiye’yi mesken tutmuş durumda. Hemen her ülke istihbarat örgütü cirit atıyor.

İstihbarat denince ajan denince provokatör denince bir duraksıyor. Kulak kabartıyor. Telefon dinlemeleri yayınlanıyor. Gizli soruşturma dosyaları bazı gazetelerde tefrika gibi yayınlanıyor. Hemen her gece araçlar kundaklanıyor. Siz kaç kişinin yakalandığını sanıyorsunuz. İstihbarat örgütleri bu konuda hangi çalışmayı yaptı, yapıyor. Sorular çok.

İlişkiler yumağı bugün hangi noktada dersiniz? İddialar, belgeler, savunmalar yumağı kördüğümü andırmıyor mu? Herkesin kafası karışmış durumda değil mi? Peki neden? O kadar mı karmaşık. Bana göre hayır. Sadece ilişkiler ağı, küresel aktörlerin şemsiyesi altında yürüyor da ondan. Derinlerdeki güçler arası etkinlik savaşı yani!

Siz oy verip iktidara getirdiklerinizin ne işle uğraştığını merak ediyorsunuz değil mi? Hiç merak etmeyin. Geçmişten günümüze iktidara gelenlerin yaptığı tek iş servetlerine servet katmak, yandaş zengin oluşturmak. Birilerinin ideoloji, din, hizmet sloganları arkasından edindiği servetleri düşünün!

ABD, Irak’ı askeri ile işgal etti. Türkiye’yi ise iktidar kanalıyla kurumları ele geçirerek işgal etmeye çalışıyor. Yine birileri, bizi yalnızlığa ve ayrılığa mahkum etmek istiyor.

Olan bitenler karşısında bir duruşa ihtiyacımız var.
Bu ülke, bu boyunduruktan kurtulmalı… Ama nasıl, ne şekilde, kimle?

GünüN SözÜ: Bilgiye ve tecrübeye önem ver. Hata ve yanılgıların en aza iner.

Prof. Dr. Nurullah Aydın
Gazi Ü. İletişim Fakültesi Radyo-Televizyon ve Sinema Bölümü Öğr. Gör.

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.