0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

AH BİZ ERKEKLER !
Geçenlerde arabamla kırmızı ışıkta durmuştum. Önümde 18 yaşlarında sarışın güzel bir kız küçük Vespa motosikletinin üzerinde benim gibi yeşil ışığı bekliyordu. Kızın yanında da yetmiş yaşlarında bisikletli bir amca aynı şekilde yeşili bekliyordu. Işığın değişmesi için gereken yaklaşık bir-iki dakika içerisinde yaşlı amca kızı baştan aşağı öyle bir süzdü ki, fantezisinde apaçık işini bitirdi ve duşunu bile aldı. Bu sahneyi izlediğimi fark eden amca biraz bir mahcubiyetle kafasını başka yöne çevirdi. 

Neydi bu amcaya torunu yaşındaki kızcağızla fantezi yapmayı zorlayan? O tüm erkeklerin içindeki Almanların deyimiyle “iç domuz” mu? Bu domuz ne zaman ölecekti? Erkekler kaç yaşından sonra bu domuzla baş edebiliyorlar? Bu domuz kaç yaşından sonra ölüyor? Tüm bu sorular kafamı kurcalarken aklıma bir de rahmetli dedem geldi.  

Namazında, niyazında 71 yaşındaki dedemin, evimize misafir gelen ve gençliğini çok iyi bildiği bir nineye söylediğini hiç unutmuyorum. Kulağı iyi duymadığı için kendisine iyice yaklaşan bu nineye dedem “içimden kulağını ısırıvermek geliyor” demişti. Yani o an dedem o nineyi resmen arzulamıştı, yani içindeki domuz ortaya çıkmıştı. 

Bu konuyla ilgili olarak konuştuğum doktor arkadaşlarıma erkeğin bu arzusunun kaç yaşından sonra yok olacağını sormuştum. Dediler ki “ölünce”… Hastanelerde çalışan bayan doktorlar ve hemşireler bunu hep hissederlermiş…   İnanamadım. Sonra çevremdekileri gözlemleyince bir şekilde bunun doğru olduğunu gördüm. 

Bizde erkekler belli yaştan sonra “unu eledim, eleğimi astım” sözünü uygulamaya başlamış gibi görünürler. Ama bu bence sadece bir görüntüdür, çünkü o artık  baba, dede, amca rolü oynamaktadır. O rol de onun ağırbaşlı olmasını gerektirmektedir. Ama, o beyin yok mu o beyin ? Ne rol dinler,  ne de yaş… Saniyede fantezisini kurar, işini bitirir ve  duşunu alır… Karşısındaki zavallı dişini haberi bile olmaz… 

Erkekler, ne olur “hayır” ben öyle şey yapmam demeyin, kendinize dürüst olun… 

Bu tür durumlar kadınlarda çok daha asildir. Kadın erkek gibi hemen ilkel fantezilere girmez, o fantezinin temelinde aşk unsurunu arar ve bu nedenle de daha seyrek fantezi yapar. 

Yani kadının içinde “iç domuz” yoktur, o “Eros” güdümlüdür…   

Ahmet İNCEL