0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

16 NİSAN- 23 NİSAN

İnsanlık tarihinde, insanlığın gelişimine yön veren uluslar arasında yer almalıdır.’’ der Atatürk. Osmanlının iradesinin kalmadığı, egemen olma tasarrufunu kullanamadığı kısaca yok olduğu zamanda Mustafa Kemal tarih sahnesine çıkar. Mustafa Kemal’in çıkışı tesadüf olmasa gerek. 

23 Nisan 1920 geleceğimiz için söylenen son sözdür. O günkü şartlarda TBMM’nin varoluş mücadelesinde, ulusun temsilcileri ile tartışıp karar vererek örnek bir temel atılmıştır. Devamının sağlanması için iki temel taşı gerekiyordu: Birincisi Eğitim, ikincisi demokrasinin gelişmesi için çok partili sistem.

Köy Enstitüleri ile eğitimde eşi benzeri görülmemiş bir atılım yaşandı. Karşı çıkan gerici kafa; Goethe’yi biz anlamıyoruz, bunlar mı anlayacak.’’ diyordu. On yıl dayanabildi Köy Enstitüleri, Goethe’yi anlamayan kafa sayesinde kapatıldı. Ülkenin demokrasi yolunun çok partili sistemde olduğu gerçeği ile bu yola girildi. Aynı gerici zihniyet bu sefer çok partili sistemi fırsat bilerek iktidara oturdu ve demokrasini geliştirilmesi yerine dikta ve baskı yoluna girdi. (Maalesef baskı iktidarını seçenler demokrasi kahramanı sayıldı.)

1950’den sonra iki önemli gerici hareket bugünlere gelmemizi sağlayan gelişmelerdi; 1-Köy Enstitüleri’nin kapatılıp, İmam Hatipler kurularak zamanla temel eğitime dönüştürülmesinin önü açıldı. 2- Çok partili sistemin geliştirilmesi yerine daha ilk denemede iktidara oturanlar tarafından bugünkü Başkanlık adı altında sadece bir kişiye dayalı sistem o günden arzulanmaya başlandı.  

23 Nisan 1920’nin anlamı, kul olmaktan çıkıp yurttaş olan insanın, eşitlik ilkesiyle her alanda var olmasıdır. 

97. Yılını kutladığımız 23 Nisan 2017’ de gelişim sıralamalarında en gerilere düştüğümüz gibi Çocuklarımızın gelişiminde de en gerilerdeyiz. 

Çocuklar açısından çok buruk bir bayram kutluyoruz. Toplum olarak bunu neşeli kutlayabilmek için çocuklarımızı kurtarabilmenin mücadele yöntemlerini çok acil düşünmek ve uygulamak zorundayız. 
16 Nisan 2017’de dayatılan Referandum ile 23 Nisan 1920’den rövanş alacaklarını zannedenler, yanılacaklar, kaybedecekler.

Toplum mücadelenin yolunu ve yöntemini bularak bunun üstesinden direnerek gelecek.  
Mustafa Kemal askerleriyle Kurtuluş Savaşı’nı kazandı. Ülkenin muasır medeniyetler seviyesine çıkmasının yolu, yeni nesillerin Mustafa Kemal’ler olmasındadır.

Lise öğrencisi geç bir kızımızın sözüyle bitirelim: 

“Biz Mustafa Kemal’in askerleri değiliz, hepimiz Mustafa Kemal’iz.’’

Zekeriye Uçar