LAİK EĞİTİMİN RUHUNA FATİHA

ABONE OL
12:08 - 14/03/2021 12:08
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

19 Eylül 2014. T.C. Balıkesir İli, Ayvalık İlçesi, Mecit Ataklı İlkokulu’nun bahçesi, laik eğitim sisteminin katledildiği gün olarak geçti cumhuriyet tarihimize.

Bundan ötesini gördük.

O denli duyarsızız ki; daha ötesini göreceğimizden hiç kuşkum kalmadı.

Bu resim daha iki gün öncenin.

Finike’deki 4 köy okulunun ikisinde köy imamı, ikisindeyse eşleri ders vermeye başlamışlar. Köy okullarından birinde eğitim veren imamın eşinin derslere çarşafla ve yüzü tamamen kapalı şekilde girdiği ortada.

Öte yandan imam eşinin pedagojik formasyonu yokmuş ve ilahiyat mezunuymuş.

Ne gam?

Finike İlçesi’nin Millî(!) Eğitim Müdürü bu olayı iyi niyetli bir tasarruf olarak değerlendirmiş.

3 Mart 1924 Hilafetin kaldırıldığı ve Eğitim Birliği (Tevhid-i Tedrisat) yasasının kabul edildiği, laik eğitim sisteminin doğum günü.

Bu tarih; eğitim sistemini dindar ve kindar bir nesil yetiştirmeye dönük olarak işleten ve ülkeyi 19 yıldır yöneten anlayışın sonucu olarak, artık, bir mezar taşı yazısından başka bir anlam taşımıyor.

Bize de ruhuna Fatiha okumak düşüyor.

Öyle mi?

Başlığın altındaki fotoğraf, laik eğitimin köküne kibrit suyunun döküldüğünün fotoğrafıdır.

Resim değil burada gördüğümüz, fotoğraf…

Resimde sanatçının duygu dünyası da yansır bakana.

Bu fotoğraf…

Burada sanat da yok, sanatçı da…

Gazetecinin fotoğraf makinesi ve onun objektifine takılanlar var salt.

Okulun bahçesindeki kara çarşaflı kadın da bir öğrencinin annesi değil.

Okula eş durumundan atanan bir öğretmen. Öğretmen (!) Elif K.

Başbakanın “başı örtülü” değil, “kara çarşaflı” bacısı, bacılarından biri.

Bu hanımın eşi de öğretmenmiş. Merak bu ya! Acaba; o arkadaş da sarıklı, cüppeli ve poturlu mudur okuldaki görevine gelirken?

Yoksa markalı takım elbise, markalı gömlek, markalı kravat, markalı ayakkabı mı vardır bademinki gibi üstünde?

Merak bu! İnsanın başına ne gelirse ya meraktan…

Gerisi terbiye sınırlarını çok aşan bir deyimin devamı. İlk bademin aklına düşmüştür.

Antalya Gazi Anadolu Lisesi Müdürü de kız öğrencilerinin okula etekle gelmelerini yasaklamış. Nedeni sorulduğunda da Kızlarımız artık genç kızlık yaşındadırlar. Merdiven iner çıkarlarken sorun yaşamasınlar diye aldık bu kararı.” diyesiymiş.

Bu müdür, kesinlikle kızlar merdivenlerden iner çıkarlarken merdiven başında durmuş ve görgü tanıklığı yapmıştır. Yoksa nereden bilecek kızların bacak aralarının göründüğünü?

Akılları iki bacaklarının arasında bunların.

Adamın aklı hep apış arasında.

Heykel görüyor, aklı orda.

Resme bakıyor aklı orda.

Günün birinde, okullar açılırken, Dinî, (Millî diyecektim, dilim sürçtü, affola!) Eğitim Bakanı Türkiye Cumhuriyeti’nin kitapçıklar dağıtmıştı küçücük, minnacık, mini minnacık bebelere. Afgan terörist Gulbeddin Hikmetyar’ı öven, kapağında elinde silah tutan bir küçük çocuk resmi de bulunan kitaplar armağan etmişti. Sonra da yaptığının ardında durmuştu kale gibi. Eeee! Ne de olsa dindar ve kindar bir gençlik sevdasındalar ya bu ileri demokratlar.

Adam işinin erbabı!

İmam ve cemaat uyumu sizin anlayacağınız.

İmam şeriatçı teröristi örnek gösterirse, cemaat da kara çarşafla yapar şovunu.

Eşyanın doğası diyoruz biz buna.

Sözün özü: Bindik bir alâmete, gidiyoruz kıyamete.

Üzerimize ölü toprağı atmışlar bizim.

Ne ses var ne soluk…

Usta ustalığını bir kez daha gösterdi.

Toplum demokrasi paketi, İnsan Hakları Eylem Planı, Ekonomi Paketi falan gibi, fasa fisolarla uyutulurken yaptı bir kez daha yapacağını.

Biz ne mi yapıyoruz?

Durmak yok! Uyumaya devam!

(Not: Fotoğrafların kaynağı google’dur. HA)

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.