Hessen Türk Toplumu: Bu atamayı sineye çekemeyiz

Hessen Türk Toplumu: Bu atamayı sineye çekemeyiz

ABONE OL
13:42 - 13/01/2022 13:42
Hessen Türk Toplumu: Bu atamayı sineye çekemeyiz
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Soma’da bir madenciyi yerdeyken tekmeleyen Erdoğan’ın eski Özel Kalem Müdür Yardımcısı Yusuf Yerkel’in Frankfurt’a ataşe olarak atanmasıyla iligili “Liyakatsız bir atamayı birçok sağduyu sahibi vicdanlı kurum, kuruluş ve insanlar gibi bizlerin de kabul etmesi ve sineye çekmesi söz konusu olamaz” dedi.

Erdoğan’ın başbakanlığı döneminde Özel Kalem Müdür Yardımcılığı görevini yapan Yusuf Yerkel’in Frankfurt’a ticaret ateşesi olarak atanmasına yönelik tepkiler sürüyor.

Yusuf Yerkel, 13 Mayıs 2014 tarihinde Soma maden faciasından sonra dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan bölgeye gittiğinde protestocu Erdal Kocabıyık koruma araçlarından birine tekme atmış, bunun üzerine özel harekat polisleri Kocabıyık’ı yere yatırmıştı. Tayyip Erdoğan’ın eski Özel Kalem Müdür Yardımcısı Yusuf Yerkel de yere yatırılan protestocunun yanına gelerek birkaç kez tekmelemişti. Yerkel, olayın hemen ardından ayağı incindiği gerekçesiyle “iş göremez” raporu almıştı.

Atamayı Almanya-Türkiye ticari ilişkilerine, Almanya’da yaşayan Türklerin anavatanla ilişkilerine ve yurt dışı temsilciliklerinde dürüstçe ve özveriyle hizmet veren değişik kademelerde görev yapan bürokratlara da atılan bir “tekme” olarak niteleyen Hessen Türk Toplumu, “Sonuçları açısından Türkiye Cumhuriyeti‘nin yurt dışındaki tüm kurum ve kuruluşlarının saygınlığını büyük oranda zedeleyecek ve güven kaybına yol açacak, devlet kurumlarının tarafsızlığına daha fazla gölge düşürecek olan bu liyakattan yoksun, kabul edilemez ve son derece yanlış atama kararının bir an önce geri almasının ve kamuoyuna konu hakkında bilgi verilmesinin elzem bir tutum olduğunu düşünmekteyiz” dedi.

“Ayrışma ve çatışma ortamını körükleyecek”

Hessen Türk Toplumu açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “2014 yIlında 301 madencimizin yaşamına mal olan Soma’daki maden faciasına karşı demokratik hakkını kullanan emekçi bir vatandaşı yerdeyken tekmeleyerek fiziki şiddet uygulayan, hoşgörü ve demokratik kültürden yoksun, militan ruhlu bir şahsın Ticaret Bakanlığı tarafından yurt dışına ticaret ataşesi olarak atanarak ödüllendiriliyor olması, toplum vicdanındaki henüz kapanmamış ve hala zihinlerde taze olan bir yaraya tuz biber ekecek, liyakat esasına dayalı ciddi devlet tutumunu tamamen tuz buz edecek, zaten son derece kırılgan olan toplumsal birliğimize ait çatlakları daha da derinleştirerecek, özellikle yurt dışında yaşayan vatandaşlar arasındaki ayrışma ve çatışma ortamını da olabildiğince körükleyecektir.
Türkiye Cumhuriyeti Ticaret Bakanlığının Almanya’nın en önemli ticaret merkezlerinden olan Frankfurt’a yaptığı bu talihsiz atama, başta Frankfurt ve Hessenli Türkler olmak üzere tüm Almanya‘daki Türk vatandaşlarına, fakat malesef aynı zamanda Almanya-Türkiye ticari ilişkilerine attığı bir ”tekme” olarak değerlendirilecektir. Bu atama aynı zamanda sadece Soma’da hak arayan vatandaşa değil, burada yaşayan Türklerin anavatanla ilişkilerine ve yurt dışı temsilciliklerinde dürüstçe ve özveriyle hizmet veren değişik kademelerde görev yapan bürokratlara da atılan bir “tekme” olarak görülecektir.

Türkiye’nin saygınlığını zedeler

Bu atamanın pratikte gerçekleşmesi önümüzdeki dönemde Türk sivil toplum kuruluşlarının, başta Türk Dışişlerinde önemli bir misyon şefliği olan Frankfurt Başkonsolosluğu olmak üzere Almanya’daki diğer tüm Türkiye temsilcilikleri ve misyonları ile farklı alanlarda yapılan başarılı çalışmaları sekteye uğratacak, toplumsal ilişkileri gölgeleyecek, geniş toplumsal kesimler ile var olan sıcak ve kucaklayıcı iletişimi bozacak niteliğe sahip olduğunun altının çizilmesi gerekir. Oysa, ülkemizin ekonomik ve sosyal sorunlarla boğuştuğu bu son dönemlerde ekonomik, sosyal, eğitim ve ticari alanlarda liyakat sahibi bürokratlara çok daha büyük ihtiyaç duymaktadır. Almanya’daki Türk toplumu, pandeminin yanı sıra, ayrışma ve çatışmanın hüküm sürdüğü bir dönemde huzura, toplumsal ve siyasal barışa her zamnkinden çok daha büyük ihtiyaç duymaktadır.

Yukarıda ortaya koymaya çalıştığımız ahlaki, sosyal, ticari ve siyasi nedenler çerçevesinde Türkiye’deki siyasi otoritenin konuyu ivedilikle değerlendirmesı gerekmektedir. Sonuçları açısından Türkiye Cumhuriyeti‘nin yurt dışındaki tüm kurum ve kuruluşlarının saygınlığını büyük oranda zedeleyecek ve güven kaybına yol açacak, devlet kurumlarının tarafsızlığına daha fazla gölge düşürecek olan bu liyakattan yoksun, kabul edilemez ve son derece yanlış atama kararının bir an önce geri almasının ve kamuoyuna konu hakkında bilgi verilmesinin elzem bir tutum olduğunu düşünmekteyiz.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur!
Atila Karabörklü
Almanya Türk Toplumu Genel Başkanı
Hessen Türk Toplumu Eyalet Başkanı”

Kaynak: http://egazete.site/

Inal

En az 10 karakter gerekli
Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
Tüm Yorumlar (1)
  • Hasan Pekmezci

    Onur kırıcı-insanlık dışı davranışlar karşısında sessiz kalan toplumlar çok daha büyük olumsuzluklara davetiye gönderir. Bu nedenle HESSEN TÜRK TOPLUMUNU CANDAN KUTLUYORUM.

    Yanıtla
    +0
    -0