HADDİNİZİ BİLİN!

ABONE OL
11:32 - 23/10/2020 11:32
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Dünyada devletlerin kurucu liderleri, asırlar bile geçse saygınlığı tartışılmaz.

Onlar hep saygıyla, minnetle anılırlar…

Devletini ve halkını kendi kişisel ihtirasları, ya da hakketmedikleri bir makama gelebilmek için gaflet ve delalet, hatta hıyanet içinde bulunarak, ülkeyi felakete sürükleyen sapkınlar da çıkmıştır.

Hitler, Mussolini, Pinochet, İdi Âmin, Mursi, Ömer El Beşir gibi zalim diktatörler gibi…

Üstelik, bu diktatörler halk direnişi ile ya öldürülmüşler ya da intihar etmişlerdir.

Bunlar hep nefretle anılırlar…

Kendi toplumu içinde kırdığı ceviz kırkı geçen, toplum nazarındaki bazı düşkünler, ulusunun ve dünyanın saygı duyduğu ülkemizin önder ve liderlerine çamur atarak örteceğini sananlarda çıkıyor.

Kadını sadece doğuran, erkeğine köle, tesettüre belenmiş yaratıklar olarak gören bir ilkel düşünceye yaranmak için ortaya koydukları kişilik yoksunluğu özürü kabahatinden büyük özdeyişini anımsatıyor.

Bu kadınlar, Siyasal İslamcılara diz çökerek geçmişlerini gizlemek için rol yapacaklarını sanırken geçmişlerini sergileme hatalarına düştüklerinin kavrayamıyorlar…

Hülya Avşar, Seda Sayan, Nagehan Alçı ve son dönemlerde Tuğçe Kazaz gibilerinin yaşamları ile İhvancı AKP’nin kadına biçtiği kalıplarla ile örtüşmüyor.

Hülya Avşar, Kendisinden çok yaşlı Mehmet Tecirli ile evlendi, yasak aşkı İbrahim Tatlıses’le, Coşkun Sabah’la sürdürdü. Dönemin popüler futbolcusu   Tanju Çolakla olan aşkı ilk kez eleştirildi. Çünkü Tanju evliydi, evli olduğunu Avşar da biliyordu.

Avşar, ondanda ayrılıp BJK’li Fikret Orman’la devam etti.   GS Yöneticisi Osman Hattat’la oyalandı.

Sonra Kaya Çilingiroğlu ile evlendi.  Ondan boşanarak, Sadettin Saran’la sürdürdü.

Nagehan Alçı, gençlik yıllarında Atatürkçü Düşünce Kulübüne üye oldu. 2001 yılında Hürriyet Gazetesinde stajyer olarak çalışmaya başladı.

Daha sonra Gülen Cemaatinin Akşam, Kanal Türk ve Milliyet gazetelerinde çalıştı. Emre Ayan’dan boşanarak Taraf Gazetesinde yazan FETÖ militanı Rasim Kütahyalı ile evlendi.

O dönemlerde de Gülen’i eleştirenlere olur-olmaz zamanlarda saldırıyor, laf atıyor, karşısındaki konuşmacıyı tahrik ediyordu. (Şimdilerde AKP’yi eleştirenlere aynı tahrikleri yapıyor)

Yedi Milyon Dolar’a aldıkları Yalı’da Aydın Doğan’ı ağırlayarak poz verdiler.

Cemaatin azılı savunucuları iken, FETÖ Darbesinden sonra Karı-Koca AKP yandaşlığı yaparak, şimdi Atatürk ve Cumhuriyet düşmanlığı ile geçmişlerini kapatmaya çalışmaktadırlar.

Tuğçe Kazaz, Edremit’te doğmuş, gençliğini İzmir gibi modern bir şehirde geçirmiş, yedi yıl basketbol oynamış, Özel Kolejde okumuş, güzellik yarışmalarına katılmış, filmlerde oynamış modellik yapmıştı.

Ayios Nikolaos Kilisesi’nde vaftiz olarak Hıristiyan oldu Maria Seitaridis ismini aldı ve Yunan oyuncu George Seitaris ile evlendi. Üç yıl sonra boşanarak Türkiye’ye döndü.

Devir Siyasal İslamcı AKP iktidarıydı. Aşkı uğruna dinini değiştirmiş, İsmini Maria adını almış, üstelik vücudunu teşhir (!) ettiği için dincilerin hedefinde olan mankenlik yapmaktadır.

Kazaz, Atatürk düşmanlığı yapmakla ve tesettüre girmekle, adice bir taktikle geçmişini örtmek istiyor.

Halbuki Gerek Hülya Avşar gerek Tuğçe Kazaz gerekse de saray cariyeliğine soyunanların bilmediği ya da bilmek istemedikleri gerçekler var:

Hiçbir Atatürkçü, Kemalist yetişkin insanların özel hayatını sorgulamaz.

Evlilik her insanın tercihine bağlıdır. Kimlerle evleneceğine kendileri karar verir.

Türkiye’de Atatürk’ün öncülüğünde gerçekleşen Laik Cumhuriyette erkekler ve kadınlar birey olarak özgür ve eşittir. Her kes inançlarında serbesttir.

Bu gerçeklerin ışığında Atatürk’ü din düşmanı gibi gösteren yobazların ve laik Cumhuriyet düşmanı işgalci artıkların ve onların akıl hocaları ve Kazaz’ın savunur göründüğü din hükümleri uygulansaydı

Avşar gibiler, Kazaz gibiler recmedilirlerdi.

Bugün Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarının ezici çoğunluğu Atatürklerine ve Laik Cumhuriyetlerine bağlıdır.

Takiyye ile bir yere kadar gidebilirsiniz.

Ama işi ihanete kadar götürürseniz halkımız gerekli yanıtı sandıkta verir.

1950’den beri deneyenlerin ne adı hatırlanır ne de partileri…

Daha geçen yerel seçimlerde gösterdiği kırmızı kartı genel seçimlerde de gösterecektir.

Bu ulusun değerleri ile güç denemesine kalkmayın

Haddinizi bilin!

Yıldız AKALIN

 

 

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.