0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Ayrılığın anlamını ayrılığı yaşayanlar bilir.

Ayrılığın acısını deniz aşırı ülkelerde yaşayanlar daha derinden bilir.

Anadan, babadan, candan, canandan, eşten dosttan, şehrinden, köyünden toprağından uzak, hasretin damardan acısını, en çok -hangi ülkede olursa olsun-kimilerinin Almancı, kimilerinin yabancı, kimilerinin gurbetçi dedikleri vatan hasreti çekenler bilir.

Unutulmuş birer birer

Eski dostlar, eski dostlar

Ne bir selam ne bir haber

Eski dostlar, eski dostlar

Yıllar sonra bir tanıdıkla karşılaşırsınız.

Karşılıklı soru-yanıtlardan sonra, diğer tanıdıkları, dostları, arkadaşlarınızı sorarsınız korkuyla.

Bir yandan karşınızdakini kendinizle kıyaslarsınız…

Ağarmış saçlarını, alındaki kırışıkları, otuz yıl, kırk yıl öncesiyle karşılaştırır, anılara dalar, bugünü unutur ya da unutmuşa yatarsınız.

Ama hep içinizdeki korkuyu, kuşkuyu, bastırmaya çalışırsınız ve tanıdıkları soruştururken dostlara, başka dostları sorarsınız, çekinerek…

Yirmi-otuz yıl öncesinde dinlediğiniz, ama anlamını önemsemediğiniz o şarkı şimdi daha somut, daha anlamlı gelir.

Hayal-meyal düşler gibi

Uçup giden kuşlar gibi

Yosun tutan taşlar gibi

Eski dostlar, eski dostlar 

İnsan bir türküyü, bir şarkıyı dinlerken çağrıştırdığı duyguyu, bizim duygularımızla örtüşüyorsa benimseriz…

Yirmi yıl, otuz yıl öncesinde duyup geçtiğiniz, duygularımıza yabancı gelen nameler, şimdi burgu gibi yüreğinize diler, ateş gibi ciğerinizi dağlar.

Solmuş fotoğrafları, arkasına düştüğünüz dipnotları tekrar okur, eskiye dalar gidersiniz…

Bir dosttan kırk yılı aşmış resimler alırsınız, o günlere dalar, o günleri yaşarsınız

Duygu yumağında acıyı ve sevinci birlikte tadarsınız.

Ama, içinizde bir umut ışığını da asla söndürmek istemezsiniz.

Ayrı kaldıklarınızla sanal ortamda bile görüşme olanağınız olduğunu düşünerek, bugün olmazsa yarın bir yerlerde buluşmayı, hasreti yok etmeyi gerçekleştirebiliriz diye kendinizi teselli edersiniz.

Ama bir başka ayrılık var ki, o ayrılığın umarı yoktur.

Umutlarınız yok olur, yalnız resimlerde, anılarda ararsınız

O ayrılığın adı ölüm dür.

Ne ilacı vardır ne tesellisi

Unutulmuş isimlerde

Bilinmez ki nasıl, nerde

Şimdi yalnız resimlerde

Eski dostlar, Eski dostlar 

Annemizi, babamızı, kardeşimizi, çocuğunuz saydığımız yakınımızı, dostlarımızı, arkadaşlarımızı kaybederiz çok uzaklarda…

Önceleri ya telgrafla ya da zor anlatılır sözcüklerle telefonlardan alırdınız ölüm haberlerini…

Ya da bir ileti ile ya da bir tanıdığın e postasından…

Kalakalırsınız, eliniz kolunuz bağlı, diliniz tutuk…

Lakin, tüm acılara, hasretlere rağmen, dosta düşen:

Bayramlarda, yıl bitimlerinde

Hayallerde, gönüllerde bitmeyen sevgiyle

Hepinize sevgi dolu selam olsun

Eski dostlar eski dostlar….

Yıldız AKALIN