ÇOCUKLAR, KARNELER VE EV ÖDEVİ 

ABONE OL
11:49 - 23/10/2020 11:49
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

ÇOCUKLAR, KARNELER VE EV ÖDEVİ 
 
Kuzey Ren Westfalya Eyaletinde öğrenciler yeni öğretim yılının ilkyarı karnesini aldılar. Kimileri disiplinli ve özverili çalışıp, iyi notlar alarak ailesini sevindirmeyi başarırken, kimi öğrenciler de bunun tersine, düzenli ve disiplinli bir şekilde ders çalışmayıp, derslerini ve ev ödevlerini ihmal ettikleri için kötü notlarla eve gelip, velilerini üzdüler. Bunu çocukluk ve gençlik yıllarında okula giden herkes yaşıyor. Bugünün büyükleri olarak bizler de geçmişte okullarda aldığımız karnelerle ailemizi sevindirdiğimiz ve üzdüğümüz günler oldu.

Ağlayıp, sızlamanın ve de başarısızlığa bahane aramanın faydası yok! Yapılacak tek ve doğru şey; alınan kötü notlardan ders çıkartıp, eğitim ve öğretim yılının 2. yarısında işe dört elle sarılmak ve sınıfı geçmek.

Önümüzdeki haftalarda diğer eyaletlerdeki okullarda karneler dağıtılacak. 10 yıllık ilköğretim ve liseyi içine alan temel eğitim ve öğretimin kanayan yarası olarak görülen sorunlardan birisi de ‘’Ev ödevi ‘’ konusu. Almanya’da ilk ve orta dereceli okullarda karnelerin dağıtıldığı şu günlerde daha önce uzmanların görüşleri doğrultusunda derlediğim: ”Ev Ödevinin Önemi” başlıklı yazımı konunun aktüel olduğu şu günlerde bir kez daha burada yayınlamakta yarar görmekteyim.

‘’Ev ödevi’’, 14 yıl öğretmenlik yaptığım Hamm Kenti’ nde Hauptschule’lerde meslektaşlarımın en çok şikayetçi oldukları konulardan birisiydi. Öğretmen arkadaşlar öğrencilerin büyük bir kısmının çoğu kez ev ödevlerini yapmayı ihmal ettikleri ve düzenli bir şekilde ödev yapma alışkanlığını edinemediklerinden dert yanmaktaydılar.

Çalıştığım Hauptschule’ye devam eden göçmen Türk öğrencilerin ev ödevi konusunda daha büyük sorunlar yaşadıklarını gözlemledim. O nedenle oturup, konu üzerine kafa yordum ve araştırma yaptım. Bu araştırmaya öğretmen olarak edindiğim kendi tecrübelerimi de ekleyerek ev ödevi konusunda öğrenci kardeşlerimin okuyacağını düşünerek, onlara bu yazıyı hazırladım.

Ev Ödevi Neden Önemli?
Ev ödevleri göçmen Türk anne-babaların genellikle yakındıkları ve bir şekilde çocukları ile iş birliği yapamadıklarından şikayetçi oldukları alan. Oysa ev ödevi öğrencinin okuldaki başarısı açısından çok önemli!..

Hayatın erken dönemlerinde, ilköğretim yıllarından itibaren ödev verilmeye başlanıyor. Ev ödevi çocukların daha küçük yaşlarda sorumluluk alma bilincine erişmeleri açısından çok önemli. Ayrıca derslerdeki başarıları açısından da hayli önemli, çünkü öğrenilen bilgiler bir süre sonra aklımızdan çıkabiliyor, oysa öğrenilen yeni bilgilerin tekrar edilmesi ve daha kalıcı bir şekilde hafızamıza yerleşmesi gerekiyor.

Bu bakımdan ev ödevleri eğitim için önemli…
Diğer taraftan ev ödevi, öğretmenin öğrettiklerini öğrencilerin anlayıp-anlamadıklarını kontrol etmesi açısından da büyük önem taşıyor.
Öğrencilerin ev ödevlerini aksatmaları öğretmenin iş yükünün artmasına da neden oluyor.
‘’Tek başıma ödevlerimi yapamıyorum!’’
Hepimiz bu cümleyi öğrencilerden sıkça duymuşuzdur.
Peki, öğrenciye evde kimler yardım edebilir?

Aslında eğitimcilerin öğrencilerden beklentisi; kendilerinin tek başlarına ödev yapma sorumluluğunu kazanmalarıdır. Ancak ev ödevlerini zaman-zaman abilerin, ablaların ya da anne-babaların üstlendiği biliniyor. Oysa eğitimciler, asıl öğrenecek kişi öğrenci olduğu için aile fertlerinin çocukların ödevlerine çok fazla karışmalarını onaylamıyorlar. Anne-baba ya da abi veya abla ev ödevi konusunda öğrenciye elbette yardım edebilirler, etmeliler de! Dolaysıyla şöyle bir yol izlenebilir; Çocuğun ödeve ve ödev saatine alışması için belli bir zaman birlikte yapılabilir.

Örneğin ödevi kontrol etme, ya da bazı bilinmedik soruları sormak için birlikte ödeve başlanabilir. Ne var ki, uzmanlar abilerin, ablaların ya da anne-babaların çocuklarına ödevin tümünde yardımcı olmalarını, her şeye karışmalarını doğru bulmuyorlar. Zira bu durum öğrencinin dikkatinin dağılmasına neden olabiliyor.

Ev Ödevlerinin daha verimli olması için öğretmenlere de büyük sorumluluk düşüyor. Öğretmenin okul döneminde vereceği ödevin ne üzerinde çok yoğun çalışma gerektiren, örneğin bir tatil döneminde verilen sayfalarca ödev gibi, ne de sınıf düzeyinin gerisinde bırakacak bir ödev olmaması gerekir…

Öğrencilerin çalışmalarında daha verimli olmalarında bulundukları ortamın etkisi var mıdır?

Vardır…

Zira ödevin yapılacağı bir yeri, bir de zamanı olmalı, çünkü bu iki kriter ödevin kalitesini belirliyor.

Peki, öğrenci ne zaman ev ödevini yapmaya başlamalı?

Öncelikle, öğrencinin okuldan döndükten hemen sonra ödev yapmaya kalkışması yanlış… Öğrenci ödev yapmaya 1-2 saatlik kısa bir dinlenmenin ardından, kendisini dinç ya da iyice dinlenmiş hissettiği zaman başlamalı. Bu durum ev ödevinin kalitesini arttıracaktır.
Ödevin yapıldığı yer de çok önemli.

Ödev yapılacak yer özel bir yer olmalı. Mümkünse öğrencinin kendisine ait bir odası olmalı. Ödev yapılacak yer, gürültüden, televizyondan ve diğer uyaranlardan uzak bir yerde olmalı. Ödev yapılacak masa düzenli olmalı ki, öğrencinin dikkatini dağıtmamalı. Ayrıca masadan çeşitli nedenlerle kalkarak, ödevin bölünmesini engellemek için, masaya kalemler, kalem açacakları, gerekirse zaman–zaman içilecek su konmalı. Kısacası; Öğrencinin ev ödevini yapmaya başlamadan önce masadan kalkmasına neden olacak bütün bahaneleri ortadan kaldıracak bir hazırlık yapması gerekiyor.

Öğrenci masadan uzun bir süre kalkmadan oturabilmeli. Bu süre de kaliteli bir şekilde ödevini bitirmeye yetmeli. Böyle bir zaman ve yer uygulaması ödevin kalitesi açısından çok önemli. Vücudumuzun önemli bir özelliği var. Örneğin; ilk yüzmeye ya da spor yapmaya başladığınızda 5-10 dakika sonra yorulduğunuzu görürsünüz. Ama zaman içinde vücudunuzu zorlarsanız bu süreyi yarım saate, 1 saate, hatta bazen 2-3 saate çıkartabilirsin. Ödev de böyle bir şey…

Öğrenci tatil sonrasında ödev masasına oturduğunda ondan birden-bire bir-iki saat ders çalışmasını beklemek yanlış bir tutumdur.
Vücudunu ödev yapmaya alıştırması gerekiyor. Bu süre okulun başladığı ilk günlerde 15-20 dakika olabilir. Zaman içinde öğrenci kendisini zorlayıp, disipline ettiğinde bu süreyi 2-3 saate çıkarması mümkün. O halde öğrencinin ilk planda kendisini masaya hazırlaması ve masadan çeşitli bahanelerle kalkmamaya özen göstermesi lazım. Bun nedenle başlangıçta ödev yapmak için 20-30 dakika gibi belirli bir süre ayrılabilir. Öğrencinin daha sonra ödev zamanını uzatması, bu konuya özen göstermesi, ödev kalitesi ve okuldaki başarısı açısından önemli bir konu.

Düzenli ödev yapma alışkanlığı sayesinde elde edilen bilgiler yavaş-yavaş oturacak ve çocuklarımız böylece ilk yarı yılda aldıkları kötü notların aksine derslerde ve imtihanlarda daha başarılı olabileceklerdir.

Oyuna, TV-bilgisayara ve İnternet’e ayırdığınız vaktin sadece 1-2 saatlik bölümünü ders ve ödevlerinize ayırırsanız okulda daha başarılı olabilirsiniz..

Başarı en büyük reklamdır.

Rıza Almalı

 

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.