“Çiftçi bir kilo portakala bir bardak çay içemiyor”

“Çiftçi bir kilo portakala bir bardak çay içemiyor”

ABONE OL
21:10 - 08/08/2019 21:10
“Çiftçi bir kilo portakala bir bardak çay içemiyor”
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası ATSO Şubat Ayı Meclis toplantısı TOBB’da görevli olmasından dolayı Başkan Davut Çetin’in yokluğunda yapıldı. ATSO Başkan Vekili Cihangir Deniz, mecliste yaptığı konuşmada, Antalya ve ülke ekonomisi ile ATSO çalışmaları hakkında bilgi verdi.

Seçim bildirgesinde toplu işyerleri, ticari alan planlaması gibi önemli konuların yer aldığını anımsatan Deniz, bu konuların yeterince konuşulmadığına dikkat çekti.

MERMER OCAKLARI

Antalya’nın Kaş ilçesinde adet mermer ocağına ruhsat verilmesi tartışmaları yaşandığını ifade eden Deniz, şunları kaydetti.

”Son günlerde Antalya gündemine gelen bir konu, Bakanlığın yeni maden ruhsatları vermiş olmasıdır. Bakanlıkların belediyeye ve Odaya sormadan Ankara’dan tahsis yapması doğru değildir. Fakat bir konuya daha dikkat çekmek istiyorum. Antalya’nın çevresinde, yamaçlarda, ormanlık alanlarda konut inşaatlarında çoğalma görüyoruz. Orman içine 3 katlı binalardan oluşan siteler yapılıyor. Köyleri betonlaştırıyoruz. Antalya’nın siluetini bozan büyük inşaatlar yapılıyor. Bu sorunlara daha fazla dikkat edilmesi gereklidir.”

TARIM ALANLARINI KORUYAMIYORUZ

Ülkenin stratejik sektörü olan tarım alanlarının korunamadığını ifade eden Cihangir Deniz, seraların modernize edilmesi gerektiğini söyledi. Deniz, şöyle konuştu.

”Türkiye tarım alanlarını koruyamıyor. Antalya’da bile tarım alanlarını kendi elimizle konut alanlarına çeviriyoruz. Kooperatiflerimiz yok. Ambalaj sorunu var, ambalaj maliyeti yüksek. Seralarımız modern değil, lojistik modern değil.  Kış aylarında sera üretimi yetersiz olduğu için tüketici, yaz aylarında ürün bol olduğu için üretici kaybetmektedir. Taşıma sırasında, market ve pazarda ürünün dörtte biri çöpe gidiyor. Her 100 metrede bir market var, marketlerin işletme maliyeti yüksek. Semt pazarlarına üretici giremiyor, farklı bir yapı oluşmuş durumda, bu nedenle pazar maliyetleri de yüksek. Seraların modernize edilmesi, organize sera bölgeleri kurulması, büyük ölçekli seralara geçilmesi, küçük üreticilerin modern kooperatiflerle birleştirilmesi gibi büyük hamleler yapmak, köyleri kalkındırmak, eğitimli gençleri tarım üretimine yönlendirmek zorundayız.

Bu konuları artık herkes ezbere biliyor, bu gerçekler ortada iken, devletin veya belediyelerin bütçeden farkı ödeyerek ucuz sebze ve meyve satması mümkün değildir. Türkiye geçmişte KİT zararlarından, belediye zararlarından, banka zararlarından çok çekti. Geçmişteki hataları tekrar etmemeliyiz.”

TOPLUM GÜVEN VE ÜMİT İÇİNDE OLMALI 

Toplumun ümit ve güven içinde olması, yatırımcının ve yabancı sermayenin güven duyması için en önemli konulardan biri hukukun üstünlüğü olduğuna dikkat çeken Deniz, ”Türkiye demokraside, hukuk sisteminde, özgürlük ortamında dünyanın en ileri ülkeleri arasında olmalıdır.  Özgürlük ve adalet, yargı bağımsızlığı, özgür basın ekonomik ve sosyal gelişmenin temelidir. Sayın Mevlüt Çavuşoğlu bakanımız hükümetin adalet reformu hazırlığı içinde olduğunu açıkladılar. Yerel seçimlerden sonra kapsamlı bir hukuk reformu adımı atılmasını ümit ediyoruz” dedi.

ÇİFTÇİ BİR KİLO PORTAKALA BİR BARDAK ÇAY İÇEMİYOR

Türkiye’de sebze meyve fiyatlarında dengesizlikler yaşandığını anlatan ATSO Başkan Vekili Cihangir Deniz, şöyle devam etti.

”Bizde sebze ve meyve fiyatları bazen Avrupa’ya yakın, bazen de Avrupa’nın çok altında. Gübre, ilaç, plastik, mazot Avrupa fiyatındaysa, domates ve biberin fiyatı da Avrupa’ya eşit olmak zorundadır. Marketlerde diş macunu, diş fırçası, deterjan, sucuk ve salam fiyatları Avrupa ayarında, hatta bazen daha da yüksektir. Araba fiyatları, elektronik, hatta internet fiyatı da Avrupa’dan yüksek. Ama sıra sebze ve meyveye gelince istiyoruz ki, ucuz olsun. İstiyoruz ki, köylü eskisi gibi düşük fiyata çalışsın, biz de düşük fiyatla alalım. Bugün üretici bir kilo portakaldan kazandığıyla sahilde bir çay içemez. Eskiden kahvelerde çay kuruşla satılırdı. Şimdi kafelere geçtik çay ve kahve Euro üzerinden fiyatlandı. Bütün bunlara nasıl alıştıysak, sebze ve meyvenin Avrupa fiyatına gelmesine de alışacağız. Türkiye’nin sorunu ekonominin ve ücretlerin Avrupa düzeyine gelememesidir.”

Konuşmaların ardından ATSO Meclis Başkanı Süleyman özen ve ATSO Başken Vekili Cihangir Deniz, Saklıkent’te bu yıl ilki gerçekleştirilen Kay-Sür-Yüz etkinliğine destek veren Antalyaspor Derneği yöneticilerine plaket takdim etti.

ha-ber.com/Fikri Cinokur/Antalya
 

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.