ANAYASAYA TECAVÜZ EDERSEN HAMİLE KALIR MI?

ABONE OL
11:26 - 23/10/2020 11:26
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Eski AKP Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, Türkiye’nin 95 yıllık bir devlet olduğunu belirterek “Gece her türlü saldırıya uğrar, tecavüze de uğrar, sabah bakire olarak kalkar. Ve hesabını da görür” diyeli çok olmadı.

Biraz haklı gibi gözüküyor, fakat güçlü devlete tecavüz edersen bir şey olmaz!

Devlet dediğinin bir anayasası filan olur. Neye göre yöneteceği bellidir, neler yasak neler serbest net çizgilerle belirtilir.

En önemli mesele kanunlar yani anayasadır bir devlette. Öyle her gelen hükümet kafasına göre davranamaz. Hükümetler yanlış yapsa bile, devlet düzeltir hataları.

Devlet devletse, tecavüz etsen de sabah bakire kalkar, fakat devleti zayıflatırsan savunmasında yok olur.

Devleti zayıflatmanın çeşitli yolları vardır.

Birincisi içine paralel yapıları sızdırıp, yavaş yavaş çürütmek. Hak hukuk değerini yitirecek, inşallah maşallah lafları kıymet bulacak makamlarda. Bu olayları yakın geçmişte atlattık. Tekrar yazıp ta kimsenin kafasını şişirmeyelim. Bilen biliyor, bilmeyene de ne yazsan okumuyor.

Devleti çürütmenin ikinci yolu da itibarsızlaştırmaktır kurumları. Kurum derken de askeriyeden, yargıya kadar aklınıza ne gelirse. Kurumlara güven kaybolursa, devleti de ciddiye alan olmaz. Yargıyı, orduyu, polisi, öğretmeni din düşmanı gibi gösterirsiniz.

Din ile siyaset yapmanın kolay tarafı da budur. Kim karşınızda duruyor, din düşmanı deyin olsun bitsin. Bu memleket din dostu siyasilerden ne hayır gördü biri anlatsın da bizde öğrenelim.

Bana bir adet “din dostu” olup ta memlekete faydası olmuş siyasetçi gösterin, ben size yüz tane “din dostu” olupta memlekete zarar vermiş siyasetçi bulayım.

Kimsenin din anlayışı beni ilgilendirmiyor, siyaset yaparken dindar gözüken ve siyasetten zengin olanlardan bahsediyorum.

Devlete zarar verecek ilk iki yolu anlatmaya çalıştım sizlere. Bazen de yönetenlerimiz farkında olmadan dış güçlere yardımcı olabilirler.

Cumhurbaşkanı Erdoğan geçmişte “Ben Anayasa Mahkemesi’nin vermiş olduğu karara sadece sessiz kalırım o kadar ama onu kabul etmek durumunda değilim. Bunu çok açık net söyleyeyim ve verdiği karara da uymuyorum, saygı da duymuyorum” dediğinde keşke uyarsaydık.

Devlete bilmeden zarar veriyorsun, Cumhurbaşkanı anayasa mahkemesine uymazsa ve saygıda duymazsa devlet yıpranır deseydim. Medya önünde böyle konuşma, kanun çıkart gerekeni yap diye uyarsaydım. Suç birazda bizde!

İşte zamanında yazsaydık ve okusaydı belki de bu günlere gelmezdik. Anayasa mahkemesi de anayasada yıpranmazdı.

Zamanında yazardık fakat, “tecavüz edilen medya bakire kalkar mı” diye düşünüyordum o sıralar. Bence bugün bile bekaretine tekrar dönemedi bir takım medya mensupları.

Bedenen değil fakat, doğruları öpüldü ses çıkartamadılar. Artık eskiye dönmek çok zor. Bazı siyasetçileri de öptüler, taraf değiştirdi öpülenler. İşin kötü tarafı öpülmekten zevk alanlar türedi, geçim derdi zoru ile!

20 senedir aynı hükümet, sayısını unuttuğum kadar kanun hükmünde kararname çıkartarak ülke yönetmeye devam ediyor. Her türlü iç ve dış desteği olmuş geçmişte. Fetö örgütünden yüzbinlerce insanı atmış işten. Binlerce insan yerleşmiş yargıya bu hükümet döneminde. Bugün yargıyı veya bir bölümünü vatandaşa şikâyet etmenin anlamı nedir sizce. Yetki elinizde, Libya ya asker gönderirken bile vatandaşa sormadınız.

Şimdi referanduma gitmek için kimse bahane aramasın!

Inal

En az 10 karakter gerekli
Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.